Arapça, Türkçe ve Farsça - İlber Ortaylı

Пікірлер: 1 200

  • @haruner_
    @haruner_6 жыл бұрын

    "Yabancı fiiller pasaportla gezinir"den kastı şu; "tebrik etmek", "memnun olmak" gibi sonuna illa ki bir ek gelir. Türkçedeki fiilleri kolaylikla eklerle çekebilirsin. "Gezinir" "Çekebilirsin" gibi

  • @cagraltnsk9250

    @cagraltnsk9250

    5 жыл бұрын

    Bilgin Bitirim Biz onlara yardimci fiil diyoruz :) Pasaport guzel benzetme olmus

  • @metinyukselbalaman7265

    @metinyukselbalaman7265

    5 жыл бұрын

    Ama bazı fiilleri özellikle arapça kökenli kelimeleri lan len yapim ekiyle gayette türetiyoruz yardımcı fiil olmadan mesela hislenmek şekillenmek gibi arapça kelimeleri yardımcı fiiil olmadan tureterek çekimleyebiliyoruz.

  • @fenerbahcesporkulubu5999

    @fenerbahcesporkulubu5999

    4 жыл бұрын

    Oğuzhan Moroğlu İlâveten; Türkçe’deki fiiller umûmen tek hece olup nitelikli izahlar yapmaz. Bu sebeple istimâli de edebî Türkçe’de bu minvâl üzere olmuştur. Aç, yap, et, as, kes, koş, at, bin, düş, sar, bas vesâire Misâlen; “Aç(mak)” fiilinin netîcesi açıktır. Bu normalde cisimler hakkında kullanılan bir ifâdedir, Kapıyı açmak. gibi Bugün TDK’nın takınmış olduğu aşırı despot bir nasyonalist tavır netîcesinde işbu fiili çapı haricine çıkarılarak kullanım sahasındaki ifadeleri kısırlaştırmaya tâbi tutmuştur. Bu sebeple de Avrupa’nın lokomotif memleketleri ve Japonya’nın lise son sınıf ders kitapları takrîben 40 bin kelîmeye hâvî iken Türkiye’de bu miktar 6 bin civârındadır. Bu felâketin öncüsü olduğu ârızât ise (âkil insanların malûmu olduğu üzere) pek fazladır. Günümüzde mezkûr fiilin, bugün Osmanlıca olarak tâbir edilen hakîkî Türkçe’deki kapsama sahası; Alenî Bâriz Âşikâr Âyân Bedîhî Vâzıh Sarîh Müstehcen Münhal Üryân Defisiter Mubîn Bir ifade sarîh olabilir ama bir iş sarîh olmaz. Bir mahâl alenî olabilir ama bir alâmet alenî olmaz. Bir netîce âşikâr olabilir ama bir cümle âşikâr olmaz. İlâ-âhir

  • @darkprofile

    @darkprofile

    4 жыл бұрын

    @@metinyukselbalaman7265 Adam arapça fiiller Turkceye pasaportsuz gecemez diyor. Yani fiili alip direk cekemezsin. Ingilzce de Rusca da tonla orbekleri var. Yabanci fiili alip kendi dillerinde cekiyorlar. Sen sekillenmek diyorsun. Sekil kelimesi fiil mi? Ayrica yapim eki ile fiillestirdigin ismi, o yapim eki ile zaten Turkcelestiriyorsun. Yani yapim eki ile Turkcelestirdigin bir sozcuge pasaport gerekmiyor.

  • @ademtekin3495

    @ademtekin3495

    4 жыл бұрын

    @@fenerbahcesporkulubu5999 fazla kasma direk arapça konuş.

  • @beyhanhusein2204
    @beyhanhusein22044 жыл бұрын

    Merhaba, Çok mutluyum ki teknoliji sayesinde uzaktan uzağa bilgi aktarılabilmekte ve çok beğendim,saygı duyduğum hocamız Ilber Ortaylı'nın youtube'da seyrede bildiğim için.Böyle bir hocam olsun isterdim.Amma simdi artık var. Onun her yeni yüklenen videolarını beğenerek seyrediyorum. Konuşurken kurduğu her cümle mükemmel,eğitici,bilgi dolu daha ne diyeyim....Hele ona yöneltilen sorulara cevaplandırması var ya,müthiş!!! O nadir ve saygıdeğer bir kişi. Ben Bulgaristanlı,hocamıza sağlıklı bir yaşam diliyorum.

  • @oguzhandal8718
    @oguzhandal87185 жыл бұрын

    Gramer yapısı itibarıyla dünyanın en kurallı dillerinden biri güzel Turkcemiz. Ses uyumlarina bu kadar dikkat eden başka bir dil yok. Ayrıca Türklerin genel yapısı itibarıyla pratik yaşam da dilimize yansımış. Konuya hakim bir çok uzman açıklıyor zaten. Bununla beraber Arapça da hafife alınacak bir dil değil. Edebi yapısı çok güzel. Kelime hazinesi en zengin iki dilden birisi.1 milyondan fazla kelime var icerisinde. Turkce mi Arapca mi bence sacma bir soru. Ikisinin de yapısı bir birinden farklı ve her irk anlayacağı ve isine yarayacagi şekilde dilini evirmis.

  • @huseyinali2001

    @huseyinali2001

    4 жыл бұрын

    Sadece bu yorumda 14 arapça kelime kullandın

  • @boribey9301

    @boribey9301

    4 жыл бұрын

    Hüseyin Ali senin arapça dediğin dil de süryanice, ibranice, keldanice, aramimice hatta persçeden toplama bir dil. Kuran da binlerce kökeni arapça olmayan kelime var. Hiç kimsenin dili saf değildir. Dangalakça yorum yapma.

  • @Turk-ug1bi

    @Turk-ug1bi

    4 жыл бұрын

    @@huseyinali2001 bak hele arap sevici, İngilizcedeki kelimelerin çoğu da Fransızca. Ama İngilizlerin gelip de kendi dillerini aşağıladığını görmedim. İngilizceye Fransızcadan geçen kelime sayısı 14 bin. Türkçedeki yabancı kelime sayısı ise 12 bin. Bu de Türkçe'nin gayet de temiz bir dil olduğunu gösterir. Asıl yalama olan Arapçadır. İbranicenin yandan yemişidir. Özentisidir.

  • @boribey9301

    @boribey9301

    4 жыл бұрын

    Türk en basit örneklerinden Rabb= İbranice kökenli İncil= Yunanca kökenli Daha böyle sayısız binlerce kelime var. Bu ibneler bütün arapçayı saf arapça diye yutturmaya çalışıyor millete.

  • @boribey9301

    @boribey9301

    4 жыл бұрын

    YorgunTitan orada İZAHLI GÖRÜNÜM var. Ona bas daha iyi anlarsın.

  • @tahayildirim9532
    @tahayildirim95322 жыл бұрын

    Arapçanın 2 tane büyük avantajı vardı: 1.si sami dillerinden olması 2.si ise Kur'an'ın Arapça olmasıdır. risaletten sonraki senelerde Arapça üzerine birçok çalışma yapılmış; alfabesi, kelimeleri ve gramer yapısı hicri 3.yy'da şekillenmiş bir dildir. Ne yazık ki Türkçe ise Atatürk ile üzerine adam gibi çalışma yapılmaya başlanmış bir dildir. bugünkü zayıflığımızın temelinde bunların olduğunu düşünüyorum. Türkler de yani dedelerimiz yaklaşık bin yıl önce bu işlere başlasaydı bu gün Türkçe çok farklı bir seviyede olurdu. Bunlar çok güzel konulardır fakat bunları konuşurken ırkçı bir kafayla değil, bilgi odaklı konşalım.

  • @TarihFanKanali

    @TarihFanKanali

    Жыл бұрын

    Samş olması ne işe yaradı, dişil erilden dolayı sözcük sayısı otomatik 2 katına çıkıyor, ki nesnelere de dişil erkek demek mantıksızlık. Çoğul eklerin yine her bir dişili erkeğine göre düzensiz yapıda olması sözcük sayısını arttırıyor, ki bu da yine gereksiz ve kötülüktem kaynaklanan durum. Bir de karşılaştırma yapısındaki düzensizlik de sözcük sayısını arttırır, yani sözcük çok olması dilin güzelliğini göstermiyor, gereksiz sözcük dilbilgisinin kötülüğünden kaynaklı, Alman şarkıyatçısı Gerhard Doerfer farsçada Türkçe unsurları araştırdığı 4 ciltlik kitabında, yalnız elif harfinde 267 unsura madde başı olarak yer vermiştir. İsveçli dilbilimci Lars Johanson’a göre orta farsça zamanından beri, farsça tedricen türkçeyle birleşme yönünde hareket etmektedir. Alman doğubilimci Doerfer’e göre ise, farsça çoktandır Türk dili tipine meyletmektedir ve hatta bazı durumlarda farsça Hint- Avrupa dili görünüşünü kaybetmektedir. ,,,,,, Dilbilimcilerin Türkçe Hakkındaki Görüşleri Johan Vandewalle “...Anadili Türkçe olan bir kişinin kısa cümlelerle düşündüğü, konuşma anında ise bu kısa cümleleri çeşitli yollarla birbirine bağlayarak karmaşık yapılar kurduğu görüşündeyim. Bu “cümle bağlama eğilimi” bazı konuşurlarda zayıf, bazılarında ise adeta bir hastalık derecesinde güçlü olabilir. Bu son durumda ortaya çıkan dilsel yapılar, insan zihninin üstün olanaklarını en güzel şekilde yansıtıyor. Farklı dil gruplarına ait birçok dili incelediğim halde şimdiye kadar hiçbir dilde beni Türkçedeki karmaşık cümle yapıları kadar büyüleyen bir yapıya rastlamadığımı söyleyebilirim. Biraz duygusal olmama izin verirseniz, bazen kendime “Keşke Chomsky de gençliğinde Türkçe öğrenmiş olsaydı... “ diyorum. Eminim o zaman çağdaş dilbilim İngilizce’ye göre değil, Türkçe’ye göre şekillenmiş olurdu...” *. (Max Müller,): Türkçenin bir dilbilgisi kitabını okumak, bu dili öğrenmek niyetinde olmayanlar için bile gerçek bir zevktir. Türlü dilbilgisel biçimlerin belirtilmesindeki ustalık, ad ve eylem çekimi sistemindeki düzenlilik ve bütün dil yapısındaki saydamlık ve kolayca anlaşılabilme yeteneği, insan zekâsının dil aracıyla beliren üstün gücünü kavrayabilenlerde hayranlık uyandırır... Araç olarak, Türk dilindeki duygu ve düşüncenin en ince ayrımlarını belirtebilme, ses ve biçim öğelerini baştan sona dek düzenli ve uygulu bir sisteme göre birbiriyle bağdaştırıp dizileme gücü, insan zekâsının dille gerçekleşen bir başarısı olarak belirir. Birçok dillerde bu gibi olaylar gözden perdelenmiştir; onlar çözülmez kayalar gibi karşımızda durur ve ancak dilcinin mikroskopuyla dil yapısındaki organik öğeler ortaya çıkarılır. Türk dilinde ise, her şey saydamdır, apaçıktır. Dilin iç ve dış yapısı, billur bir arı kovanı yapısını seyrediyormuşuz gibi ortadadır. Ünlü bir doğu bilgini bu dil hakkındaki hayranlığını şöyle belirtmiştir: Türk dili, seçkin, bir bilginler kurulunun uzun bir çalışma ve oylaşmasıyla yapılmış sayılacak düzgünlüktedir Türk dilinin çekim biçimindeki hiç bozulmayan düzgünlük ve düzen, yapısından gelen kavrama kolaylığı, dilde yaratılan bu olağanüstü anlatım gücünü anlayabilenleri heyecana sürükler. Türkçedeki en ustalıklı yapı, eylem (fiil) yapısıdır. Hiçbir dilin anlatamadığı ya da ancak birçok sözcükle anlatmaya çalıştığı anlam inceliklerini, Türk dili tek bir sözcükle anlatabilir.” *Fransız Türkolog Jean Deny,:”Türk dili, seçkin bir bilginler kurulunun danışma ve tartışmaları sonucunda oluştuğu kanısını uyandırıyor.Türkçe eylem(fiil)lerde kendine özgü öyle bir özellik vardır ki, bunun bir benzerine Arian dillerinin hiçbirinde rastlanmaz. Bu özellik, yapım ekleriyle yeni sözcük oluşturma gücüdür”.”. Jean Deny *Moliere: “Türkçe; az söz ile çok anlam ifade eden, hayran olunacak mükemmel bir yapıya sahip dil.”dir. *Herbert W. Duda:“Bütün düşünce ve hisleri en mükemmel bir şekilde ifade eden Türkçe, o kadar zengin bir kelime hazinesine sahiptir ki, herkes bu dile hayranlıkla bakmakta ve onu en mükemmel bir bilim dili olarak kabul etmektedir.’”. *Herbert Jansky:“Türk dili, vokabuler, fonetik, imla, sentaks ve kelime hazinesi itibarıyla son derece zengin ve kolay anlaşılan, kolay öğrenilebilen bir bilim dili.”dir. *Paul Roux:“Türkçe, akıl ve düşünce dolu matematiksel bir dil.”dir. *Otuz iki dil bildiği için Babil Dünya Ödülü’nü alan Belçika’nın Gent Üniversitesi Doğu Dilleri ve Kültürleri Merkezi Başkanı Dr. Johann Van De Walle, günümüzde Türkçeye neden ilgi duyduğunu şöyle anlatıyor: “Türkçe, çok kısa bir zamanda öğrenilebilir. Satrançta kurallar mantıklı, basit ve az sayıdadır. Yedi yaşında bir çocuk bile satranç oynamasını öğrenebilir. Bu kolaylığa karşın, satranç oynayan kişi yaşamı boyunca sıkılmaz. Oyun imkânları sınırsızdır. Aynı durumun Türkçe dil bilgisi sisteminde bulunması, çok büyülü bir özelliktir. Türkçe dil bilgisi, hemen hemen matematik kadar düzenli ve istisnasız karaktere sahip bir dil.”dir. page 257 (261 in pdf) in book (The Science of Language by Max Müller in 1861) It is a real pleasure to read a Turkish grammar, even though one may have no wish to acquire it practically. The ingenious manner in which the numerous grammatical forms are brought out, the regularity which pervades the system of declension and conjugation, the transparency and intelligibility of the whole structure, must strike all who have a sense of that wonderful power of the human mind which has displayed itself in language. Given so small a number of graphic and demonstrative roots as would hardly suffice to express the commonest wants of human beings, to produce an instrument that shall render the faintest shades of feeling and thought;-given a vague infinitive or a stern imperative, to derive from it such moods as an optative or subjunctive, and tenses as an aorist or paulo-post future;-given incoherent utterances, to arrange them into a system where all is uniform and regular, all combined and harmonious;-such is the work of the human mind which we see realized in “language.” But in most languages nothing of this early process remains visible. They stand before us like solid rocks, and the microscope of the philologist alone can reveal the remains of organic life with which they are built up. In the grammar of the Turkic languages, on the contrary, we have before us a language of perfectly transparent structure, and a grammar the inner workings of which we can study, as if watching the building of cells in a crystal bee-hive. An eminent orientalist remarked “we might imagine Turkish to be the result of the deliberations of some eminent society of learned men;” but no such society could have devised what the mind of man produced, left to itself in the steppes of Tatary, and guided only by its innate laws, or by an instinctive power as wonderful as any within the realm of nature.

  • @aslann56
    @aslann565 жыл бұрын

    Türkcəmi bir dilci olarak o qədər zənginləşdirmək və dünyada yayqınlaşmasını sağlamaq istərəm ki. Birdə ən özəndiyim şey Anadolu və Kafkaz türkcələrinin yenidən bir şivəyə dönüşməsi ki, buda fantastik bir şey deyil, qayət zəmini olan gerçək.

  • @ahmettanriverdi5238

    @ahmettanriverdi5238

    5 жыл бұрын

    Benim de lisan meselesine alakam var. Mail yazmak istersen ahmettanriverdi82@gmail.com

  • @aslann56

    @aslann56

    5 жыл бұрын

    @@ahmettanriverdi5238 parolumu bulub yazacam inşəAllah

  • @aslann56

    @aslann56

    5 жыл бұрын

    @@ahmettanriverdi5238 qardaş, yazamadım kusura bakma. Siz nə sorsanız inşəAllah buradanda cevablamaya hazırım.

  • @ymn994

    @ymn994

    5 жыл бұрын

    Türkiye Türkçesi keşke bu kadar rafine olmasaydı. Azerbaycan'da daha güzel daha öz bir Türkçe konuşuluyor.

  • @altaiccultureandlanguage6184

    @altaiccultureandlanguage6184

    5 жыл бұрын

    @@ymn994 Azerbaycan Türkçesi çokta öz değildir en öz Türkçe Altay Türkçesidir

  • @brainblox5629
    @brainblox56294 жыл бұрын

    Almanyada yaşıyorum. Geçen işde alman işciler beni tercümanlığa çağırdı, birisi evraklarını göndermiş. Ben türkcemi sadece aile ve türkmen kökenli anadolu halkından öğrendiğim için, memurlardan yazılan, fars ve arap kökenli kelimelerle dolu olan kağıtlardan hiç bişey anlamadım. O kadar yani

  • @altaiccultureandlanguage6184

    @altaiccultureandlanguage6184

    4 жыл бұрын

    Bir de Türkçe konuşuyoruz derler biliyor musun?:Đ

  • @askceza7559

    @askceza7559

    4 жыл бұрын

    Turkce diy3 bir dil yok arapça ve farsça kirmasi

  • @michael.m-mira2665

    @michael.m-mira2665

    4 жыл бұрын

    @@askceza7559 Türkçemizi kullanmıyoruz ki?

  • @Horusian

    @Horusian

    3 жыл бұрын

    @@askceza7559 Türkçe diye bir dil var ve biz onu orta asyada konuşuyoruz.Sizin konuştuğunuz dilin adının da Türkçe olması çok garip.

  • @victoriaacdominationis4289

    @victoriaacdominationis4289

    3 жыл бұрын

    Anlamamanız çok normal çünkü bu üç dil - her ne kadar çok fazla kelime alışverişi olsa da- kökenler bakımından farklıdır. Arapça İbranice ile beraber Sami dil grubuna girer. Farsça Hint-Avrupa dillerinin İrani koluna mensuptur. Türkçenin ise Ural-Altay dil ailesinden geldiği söylenmekte. (Tabii bu konularda araştırma yapan uzmanlar bu dil teorisinin doğruluğunu tartışıyor. Şuanlık genel olarak kabul görülen gruplardır bunlar.)

  • @ugurs531
    @ugurs5316 жыл бұрын

    Evet türkçe zor bir dil.Çok zengin bir dil.Eğer biz gelişmiş bir ülke olsaydık şuan türkçe bilmek çok büyük bir ayrıcalık olabilirdi bence

  • @a.thales7641

    @a.thales7641

    5 жыл бұрын

    1. Zor değildir. 2. Zengin değildir

  • @futbol7005

    @futbol7005

    5 жыл бұрын

    @@a.thales7641 ​ Muhammed Koçak 1.En zor öğrenilen dillerden birisidir. Kelimeleri yan yana getirebilir. Yazıldığı gibi okunduğu için kelimeleri daha çabuk ezberleyip okuyabilir. Ancak eş anlamlı kelimelerin mantığını çözmesi uzun sürer. ekler hele baş belasıdır. Sondan eklemeli bir dil olduğu için anadili ingilizce almanca gibi dilleri olana çok zor gelir. Seninle ben şuraya gitmek diyebilir. Ancak uzun süre yaşamadan uzmanlaşamaz. İngilizceyi 6 ayda öğrenip 2 yılda uzmanlaşabilirsin. Türkçe için bu uzun yıllar demektir. Osmanlı Türkçesi bana göre çok zengindi. Daha sonra fakirleşti.

  • @Kethudabeg

    @Kethudabeg

    5 жыл бұрын

    Dilimiz yok oluyor artık

  • @salihozbek4485

    @salihozbek4485

    5 жыл бұрын

    @@futbol7005 zor dil diye bir kavram yok kime gör neye göre zor ural dil ailesine mensup dilleri konuşan insanlar için ögrenmek kolaydır misal arapça zordur derler ama türkiye de insanlar avrupalılara göre daha kolay ögre ir

  • @futbol7005

    @futbol7005

    5 жыл бұрын

    @@salihozbek4485 Ustalaşmada zor bir dil. İngilizce veya fransızcadan zor. Hangi dil ailesinden olursan ol. İngilizce kolay bir dil iken Türkçe öyle değil.

  • @Abeturk
    @Abeturk2 жыл бұрын

    Deriving a new verb in turkish 1.(Der-mek= ~to set layout & to provide)=ter'kib & ter'tib etmek (used after the verbs which ending with a consonant) Verb+"Der" is used as suffix for the subtle voiced words (ter-tir-tür/der-dir-dür/er-ir-ür) Verb+"Dar" is used as suffix for the thick voiced words (tar-tır-tur/dar-dır-dur/ar-ır-ur) (ak-mak>aktarmak)(bakmak>baktırmak)(almak>aldırmak)(çıkmak>çıkarmak)(kaçmak>kaçırmak) 2.(Et-mek = ~ to make) (mostly used after the verbs ending with a vowel sound and when the suffix "der" was used before) Verb+"T" is used as suffix for the subtle voiced words (t-it-üt) Verb+"T" is used as suffix for the thick voiced words (t-ıt-ut) (ak-mak>akıtmak)(bakmak>bakıtmak)(yürümek>yürütmek)(yırmak>yırtmak)(öldürmek>öldürtmek) 3.(Eş=partner) (together or with partner)-(all together or altogether)-(each other or about each one) Verb+"Eş" is used as suffix for the subtle voiced words (eş-iş-üş) Verb+"Aş" is used as suffix for the thick voiced words (aş-ış-uş) (gör-mek-görüşmek) (bulmak>buluşmak)(uğramak-uğraşmak) (çalmak-çalışmak) 4.(Al / El)= come to a state/a form through someone or something (to get being ...ed) Verb+"El" is used as suffix for the subtle voiced words (el-il-ül) Verb+"Al" is used as suffix for the thick voiced words (al-ıl-ul) (it's used as N to shorten some verbs) (gör-mek-görülmek) (satmak>-satılmak)(vermek>verilmek)(yemek>yeyilmek/yenmek) 5."En"=own diameter(self environment)=(about own self) Verb+"En" is used as suffix for the subtle voiced words (en-in-ün) Verb+"An" is used as suffix for the thick voiced words (an-ın-un) (gör-mek>görünmek) (bulmak>bulunmak) (tıkamak>tıkanmak) (kıvırmak>kıvranmak) Mak/Mek...(emek)=exertion /process Git=Go (verb root) Git-mek= to go (the process of going)>to get there (Git-der-mek>gittirmek)=1.Götürmek= to take away (2. Gidermek=~to resolve) (Git-en-der-mek>gidindirmek)= Göndermek= to send Gel-mek= to come (Gel-der-mek>geltirmek)=Getirmek= to bring 1.Gelmek...2.Getirmek...3.Getirtmek...4.Getirttirmek..5.Getirttirtmek..and it's going so on Der-mek= (~to provide) to set the layout by bringing together (der-le-mek= to compile) Dar-mak= to bring into a different order by disrupting the old (thara-mak=to comb) Dur-mak= to keep being present/there (~to remain/~to survive) (thor/hidher/hadeer/hızır) Dur-der-mak> durdurmak= ~to stop Dür-mek= to roll it up (to make it become a roll) Türe-mek=(törüv-mek)= to get created a new layout/form by coming together in the same medium Töre=the order established over time= custom/tradition > (torah=sacred order) (tarih=history) Üre-mek=to get increased /proliferate Üre-et-mek>üretmek= to produce / generate Törü-et-mek=türetmek= to create a new layout by adding in each other= to derive Dör-mek= to rotate on its axis ( Törmek=old meaning)- to stir /to mix (current meaning) (döngü)törüş/törüv=tour (törüv-çi=turqui)(törüv-giş=turkish)=tourist...(thörük halk=mixed people in ownself) Tör-en-mek>dörünmek= to rotate oneself /(2. to turn by oneself) Dörn-mek>Dönmek= to turn oneself (Dön-der-mek)>döndürmek= to turn something (Dön-eş-mek)>dönüşmek= to turn (altogether) to something (Dön-eş-der-mek)>dönüştürmek= to convert/ to transform simple wide tense for positive sentences Var-mak= to arrive (for the thick voiced words) (positive suffixes)=(Ar-ır-ur) Er-mek= to get (at) (for the subtle voiced words) (positive suffixes)=(Er-ir-ür) for negative sentences Ma=not Bas-mak= to dwell on /tread on (bas git= ~leave and go) Maz=(negativity suffix)=(Ma-bas) =(No pass)=Na pas=not to dwell on > vaz geç= give up (for the thick voiced words) Ez-mek= to crush (ez geç= ~think nothing about) Mez=(negativity suffix)=(Ma-ez) =(No crush)=does not > es geç = skip (for the subtle voiced words) Tan= the dawn Tanımak= to recognize (~to get the differences of) (Tanı-ma-bas)= tanımaz= ~doesn't recognize (Tanı-et-ma-bas)= tanıtmaz= doesn't make it get recognized (Tanı-en-ma-bas)= tanınmaz= doesn't inform about oneself (doesn't get known by any) (Tanı-eş-ma-bas)= tanışmaz= doesn't get known each other Tanışmak= to get to know each other =(~to meet first time) Danışmak= to get information from each other Uç=~top point (o-bir-uç=burç= the extreme point= bourge) (Uç-mak)= to fly (Uç-a-var)= Uçar=it flies (arrives flying/has a chance to fly) (Uç-ma-bas)= uçmaz= doesn't fly (~gives up flying) (Uç-der-ma-bas)=(uçturmaz)=uçurmaz= doesnt fly it (doesn't make it fly) (Uç-eş-ma-bas)=uçuşmaz= doesn't (all)together fly (Uç-al-ma-bas)=uçulmaz= doesn't get being flown Su=water (Suv)=fluent-flowing (suvu)=Sıvı=fluid, liquid Suv-mak=~to make it flow onwards/upward (>suvamak) Suy-mak=~to make it flow over Süv-mek=~to make it flow inwards Sür-mek=~to make it flow on (something) Suv-up =liquefied=(soup) Sür-up(shurup)=syrup Suruppah(chorba)=soup Suruppat(sherbet)=sorbet sharap=wine mashrubat=beverage Süp-mek=~to make it flow outwards Süp-der-mek>süptürmek>süpürmek=to sweep Say-mak=~to make it flow one by one (from the mind) = ~ to count ~ to deem (sayı=number) (bilgisayar=computer) Söy-mek=~to make it flow from the mind (Söy-le-mek= to make the sentences flowing through the mind =~to say, ~to tell ) Sev-mek=~to make it flow from the mind (to the heart) = to love Söv-mek=~call names (to say whatever's on own mind) Süy-mek=~to make it flow through (süyüt) =Süt= milk Soy-mak=~to make it flow over it/him/her ( to peel, ~to strip, ~to rob ) (Soy-en-mak)>soyunmak=to undress (Suy-der-mak)>sıyırmak= skimming, ~skinning Siy-mek=~to make it flow downwards =to pee Siyitik>Sidik= urine Süz-mek=~to make it lightly flow from up to downwards (~to filter, strain out) Sez-mek=~to make it lightly flow into the mind (~to perceive, to intuit) Sız-mak=~to get flowed slightly/slowly (~to infiltrate) Sun-mak=to extend it forwards (presentation, exhibition, to serve up) Sün-mek=to expand reaching outwards (sünger=sponge) Sın-mak=to reach by extending upwards or forwards Sin-mek=to shrink (oneself) by getting down or back (to lurk, to hide onself) Sön-mek=to get decreased by getting out or in oneself (to be extinguished) Sağ-mak= ~ to make it's poured down (Sağanak=downpour) Sağ-en-mak>sağınmak= ~to make oneself poured from thought into emotions Sağn-mak>San-mak= ~to make it pour from thought to idea (to arrive at the idea) Sav-mak=~ to make it pour outwards (2.>put forward /set forth in) (sağan)=Sahan=the container to pour water (Sav-der-mak)>savdurmak>savurmak (Sav-der-al-mak)>savurulmak> savrulmak=to get (scattered) driven away (Sav-en-mak)>savunmak=to defend (Sav-en-al-mak)>savunulmak=to get being defended (Sav-eş-mak)1>savaşmak=to pour blood / to shed each other's blood (savaş= the war) 2>savuşmak=to get spilled around (altogether/downright)=(sıvışmak=~running away in fear) (Sav-eş-der-mak)1>savaştırmak= ~to make them fight each other 2>savuşturmak =(ward off/fend off) Sürmek = ~to make it flow on something (Sür-e--er)= sürer = lasts /gets go on /drives / spreads on (Sür-der-mek)> sürdürmek= to make it continue (~to sustain) (Sür-der-e--er)= sürdürür = makes it last forwards ,(makes it continue) (Sür-ma-ez)= sürmez = doesn't drive / gives up fllowing on / skips the spread of (Sür-der-ma-ez)= sürdürmez =doesn't make it go on (doesn't make it continue) (Sür-al-ma-ez)= sürülmez =doesnt get driven by any.. (2.doesnt get followed by any) Sür-en-mek> sürünmek= (~to makeup) (~rides odor) (~to paint oneself) Sürü-mek= to take it away forward / backward on floor (Sürü-e--er)=sürür=takes it forward (Sürü-et-mek)=(sürütmek) sürtmek=~to rub (Sürü-al-mek)=2.sürülmek=to get expelled (Sürü-en-mek)=2.sürünmek=to creep on (Sürü-en--der-mek)=süründürmek=~to make it's creeping on (Sürü-et-en-mek)=sürtünmek=to have a friction (Sürü-et--eş-mek)=sürtüşmek=to get rubbed each other (Gör-mek)=to see (Gör-e-er)=görür=(that) sees (Gör-ma-ez)=görmez= doesn't see (Gör-en-ma-ez)= görünmez= doesn't show oneself (doesn't seem) (Gör-al-ma-ez)= görülmez= doesn't get seen by any.. (Gör-eş-ma-ez)= görüşmez= doesn't get seen each other (Görs-der-ma-ez)>göstermez=(that) doesn't show (Görs)=(Khorus) Göz=Eye (Görs-et-mek)>görsetmek=to make it visible (Görs-der-mek)>göstermek=to show 1.(la/le = to make via-~getting by means of ~to do through it -to make by this way ~doing it with (used after the nouns and adjectives) (.lemek-.lamak) (.letmek- .latmak) (.lettirmek-.lattırmak) Tıŋı= the tune (timbre) Tıŋı-la-mak= to get the sound out >(Tınlamak=~reacting /answering )(~to take heed of) Tıŋ-mak=to react vocally/verbally Tiŋi-le-mek=to get the sound in >(Dinlemek= to listen) Tiŋ-mek=to get at the silence >(Dinmek= to calm down / to get quiescent 2.(laş/leş =(ile-eş)= (begin to be equivalent / getting the same) (used after the nouns and adjectives) (.leşmek-.laşmak.) (.leştirmek-.laştırmak) (.leştirtmek- .laştırtmak) 3.(lan/len =(ile-en)= (to become with /to get it /to have something such this) (used after the nouns and adjectives) (.lenmek-.lanmak.) (.lendirmek-.landımak) (.lendirtmek- .landırtmak) by reiterations (Parıl Parıl) parıl-da-mak= to gleam (Kıpır Kıpır) kıpır-da-mak (Kımıl Kımıl) kımıl-da-mak by colors Ak= white Ağar-mak = to turn to white Kara= black Karar-mak=to become blackened Kızıl= red Kızar-mak= to turn red (to blush) (to be toasted) by a whim or a want Su-sa-mak= to thirst Kanık-sa-mak öhö-tsu-ur (öksür-mek)=to cough tüh-tsu-ur (tüksür-mek/tükürmek)=to spit out hak-tsu-ur (aksır-mak) hap-tsu-ur (hapşur-mak)=to sneeze

  • @Abeturk

    @Abeturk

    2 жыл бұрын

    29+ tenses in turkish language Anatolian Turkish verb conjugations A= To (towards /~for) (for words with a thick vowel in the last syllable) E= To (towards /~for) (for words with a thin vowel in the last syllable) Okul=School U=(ou)=it’s (that)>(I /U /i /ü=~it’s about) Git=Go Mak/Mek (emek)=exertion /process Git-mek=(verb)= to Go (the process of going= getmek =to get there) Gel-mek= to Come 1 .present continuous tense (right now or soon, now on or later, currently or nowadays) Used to explain the current actions or planned events (for the specified times) YOR-mak =to tire ( to try , to be busy) >Yor=~go over it (yorgunum=I’m tired) A/E Yormak=(to arrive at any opinion over what it is) I/U Yormak=(to arrive wholly over it) used as the suffix=” ı/u - i/ü + Yor" positive Okula gidiyorsun ( you are going to school)= Okul-a Git-i-Yor-u-Sen >School-to Go-to-Try that-You Evden geliyorum ( I'm coming from home) = Ev-de-en Gel-i-yor-u-Men >(from Home I’ try to Come) =Come-to-try that-Me Home-at-then negative A)..Mã= Not B)Değil= it's not (the equivalent of) examples A: Okula gitmiyorsun ( you’re not going to school)= Okul-a Git-Mã-i-yor-u-Sen >You don't try to Go to school B: Okula gidiyor değilsin ( you aren’t going to school)=Okul-a Git-i-yor değil-sen >You aren't try..to Go to School Question sentence: Mã-u =Not-it =(is) Not it? Used as the suffixes =" Mı / Mu / Mi / Mü “ Okula mı gidiyorsun? ( Are you going to school )= Okul-a Mã-u Git-i-yor-u-sen? (To-school/ Not-it / You-try-to-go)(Are you going towards the school or somewhere else?) Okula gidiyor musun? ( Do you go to school )= Okul-a Git-i-yor Mã-u-sen ? (To school /Try-to-go /Not-it-you)(~You try to go to school (now) or not ?) (~Do you go to school ? (at some specific times) Okula sen mi gidiyorsun ? (Are (only) you that going to school?) 2 .simple extensive tense ( it's used to explain our own thoughts about the topic) (always, since long.., for a long time, sometimes, right now, soon or later /gets a chance/ it's possible/ inshallah ) positive VAR-mak = to arrive -at (to attain) (var= ~have got) used as the suffixes >"Ar-ır-ur" (for bold vowel) ER-mek= to get -at (to reach) (er= ~become got) used as the suffixes >"Er-ir-ür" (for thin vowel) examples Okula gidersin ( You get to go to school)= Okul-a Git-e-er-sen > You become got (a chance) to go to school Kuşlar gökyüzünde uçar (lar) (~ Birds fly in the sky )=Kuş-lar gökyüzü-n’de uç-a-var(u-lar)= The birds have got (an opportunity) to fly in the sky/ ~ Birds arrive flying in the sky Bunu görebilirler = (They can see this) = Bu-n’u Gör-e-Bil-e-er-ler =(They-get-to-Know-to-See this-what’s)>They get (at) the knowledge to see what this is Question sentence: in interrogative sentences it means : what do you think about this topic?/ is not it so? Okula gider misin? (Do you get to go to school ?)= Okul-a Git-e-er Mã-u-Sen >~You get to Go to School -is Not it?=~What about you getting to go to school Okula mı gidersin? =Do you get to go to school or somewhere else ? negative Bas-mak =to tread on/ to dwell on/ to stand on (bas git=~leave and go > pas geç=pass by> vaz geç=give up Ez-mek = to crush/ to run over (ez geç= think nothing about > es geç=skip/ quit thinking about) Mã= Not the suffix ="MAZ" Ma-bas=(No-pass)=Na pas=(not to dwell on)>(to give up) (for bold vowel) the suffix ="MEZ" Mã-ez= (No-crush) =does not>(to skip) (for thin vowel) examples Okula gitmezsin (you don't/ won't go to school)= Okul-a Git-mã-ez-sen > you skip of going to school Babam bunu yapmaz (my dad doesn't do this)= Baba-m bu-n’u yap-ma-bas > my dad doesn't dwell into doing this Niçün bunlara da bakmazsınız =Why don't you look at these too =Ne-u-çün bu-n’lar-a da bak-ma-bas-sen-iz (2. plural)> what-that-factor you give up looking at these too 3.simple future tense (soon or later) Used to describe events that we are aiming for or think are in the future Çak-mak =~to fasten , ~to tack, ~to keep beside (for thick vowel) Çek-mek=~to attract , ~to pull ,~to feel inside , ~to take along, ~to want / to will (for thin vowel) can be pronounced as a/ı/u+ jeok or e/i/ü+ jaek in spoken language positive.. Okula gideceksin ( you'll go to school)= Okul-a Git-e-çek-sen (~You fetch/take (in mind)-to-Go to school) Ali kapıyı açacak ( Ali is gonna open the door)= Ali Kapı-y-ı Aç-a-çak (~Ali wants/takes to open the door) negative A. Okula gitmeyeceksin (you won't go to school)= Okul-a Git-mã-e-çek-sen (~you don't keep/take (in mind) to go to school) B. Okula gidecek değilsin (you aren't gonna go to school)= Okul-a Git-e-çek değil-sen >~you're not (wanting/wanted) to go to school 4 . simple past tense (currently or before) Used to explain the completed events we're sure about Di = now on (anymore) Di-mek(demek) = ~ to deem , ~ to mean, ~ to think this way Used as the suffixes= (Dı /Di /Du/ Dü - Tı /Ti /Tu /Tü) positive Okula gittin = You went to school = Okul-a Git-di-N Dün İstanbul'da kaldım= I stayed in Istanbul yesterday Okula gittin mi ? (Did you go to school ?)= Okul-a Git-di-n Mã-u?> You went to school or not? negative Okula gitmedin =You didn't go to school / Okul-a Git-mã-di-N Bugün pazara gitmediler mi? =Didn't they go to the (open public) market today? Dün çarşıya mı gittiniz? =Where did you go yesterday, to the (covered public) market? Bu akşam bakkala (markete) gittik mi?= Did we go to the grocery store in this evening? 5 .narrative past tense- (just now or before) Used to explain the completed events that we're unsure of MUŞ-mak = ~ to inform (muşu=inform /notice> muşuş/mesaj=message /muştu=müjde=evangel) that means -I've been informed/ I heard and learnt that/ I saw and realized that/ I've noticed that/ or it seems such (to me) used as the suffixes= (Mış/ Muş - Miş/ Müş) positive Okula gitmişsin= I heard that you went to school> Okul-a Git-miş-u-sen Yanlış yapmışım=~I noticed I made something wrong >Yaŋlış Yap-muş-u-men Okula gitmiş durumdasın=You've gone to school Yanılmışım=(got it) I'm fallen in a mistake negative A. Okula gitmemişsin (I’ve learned> you didn't go to school)= Okul-a Git-mã-miş-sen (I heard you' haven’t gone to school) B. Okula gitmiş değilsin =(You haven't been to school) Okul-a Git--miş değil-sen in a question sentence it means: Do you have any inform about- have you heard- are you aware -does it look like this? İbrahim bugün okula gitmiş mi? =Have you heard / did Abraham go to school today? 6.Okula varmak üzeresin =You're about to arrive at school 7.Okula gitmektesin (You're in (process of) going to school)= ~you’ve been going to school 8.Okula gitmekteydin =~You had been going to school /Okula gidiyor olmaktaydın 9.Okula gitmekteymişsin =I learned/heard >you've been going to school 10.Okula gidiyordun (Okula git-i-yor er-di-n) = You were going to school 11.Okula gidiyormuşsun (Okula git-i-yor er-miş-sen)= I heard that you are going to school > I learned you were going to school 12.Okula gidiyor olacaksın (Okula git-i-yor ol-a-çak-sen)= You will be going to school 13.Okula gitmekte olacaksın (Okula git-mek-de ol-a-çak-sen)= You will have been going to school 14.Okula gitmiş olacaksın (Okula git-miş ol-a-çak-sen)= You will have gone to school 15.Okula gidecektin (Okula git-e-çek er-di-n)(You would gonna go to school) (~You would go to school )(Said you or I had thought you'll be going to school) 16.Okula gidecekmişsin (Okula git-e-çek ermişsen)=I learned you'll go to school>I heard that you'd like to go to school 17.Okula giderdin ( Okula git-e-er erdin)=You used to go to school bf >~You would go to school 18.Okula gidermişsin ( Okula git-e-er ermişsen)=I heard that you used to go to school> I realized that you'd get to go to school 19.Okula gittiydin ( Okula git-di erdin)= I had seen you went to school >I remember you had gone to school 20.Okula gitdiymişsin = I heard you went to school -but if what I heard is true 21.Okula gitmişmişsin = I heard you've been to school -but what I heard didn't sound very convincing 22.Okula gitmiştin (Okula git-miş er-di-n)= you had gone to school 23.Okula gitmiş oldun (Okula git-miş ol-du-n)= you have been to school Dur-mak=to keep to be present/there = ~to remain Durur=remains to exist used as the suffixes=(Dır- dir- dur- dür / Tır- tir-tur-tür) It's often used in correspondences and literary language its meaning in official conversations= keeps going like this Bu Bir Elma = This is an apple Bu bir elmadır= (bu bir elma-durur)= This is an apple (and keeps to be such) Bu Bir Kitap = This is a book Bu bir kitaptır= (bu bir kitap-durur)= This is a book (and keeps to be such) informal meaning in everyday conversations=(I think /looks so /probably) Bu bir elmadır= (bu bir elma-durur)= remaining in my mind/ I think> this is an apple Bu bir kitaptır= (bu bir kitap-durur)= this is a book (it seems so) Bu bir elma gibi duruyor=(looks like an apple this is )>This looks like an apple Bu bir kitap gibi duruyor=This looks like a book 24.Okula gidiyordursun =(guess>likely-You were going to school 25.Okula gidiyorsundur =(I think> you are going to school 26.Okula gidecektirsin =(guess>likely- You would (gonna) go to school 27.Okula gideceksindir=(I think> You'll go to school 28.Okula gitmiştirsin =(guess >likely- You had gone to school 29.Okula gitmişsindir =(I think> You've been to school

  • @Abeturk

    @Abeturk

    2 жыл бұрын

    The names of some organs at the body In turkish.. Ak= ~each one of both (Yan= side) (Gül= rose) (Şek=facet) (Dal=subsection, branch) (Taş=stone) Yan-ak= each one of both sides=Yanak=the cheek Kül-ak = each one of both roses=Kulak= the ear Şek-ak=şakak = both sides of the forehead Tut-ak=dudak=the lip Dal-ak=dalak=the spleen Böbür-ak=böbrek=the kidney Paça-ak=bacak= the leg Paytı-ak=(phathi-ak>hadyak>adyak)=Ayak= the foot Taş-ak=testicle Her iki-ciğer...=Akciğer=the lung Tül-karn-ak =that obscures/ shads each one of both dark/ covert periods= her iki karanlık/batıni çağı örten tül Zhu'l-karn-eyn=the (shader) owner of each one of both time (periods) Dhu'al-chorn-ein=two horned one=(horned hunter)Herne the hunter= Cernunnos = Cornius

  • @Abeturk

    @Abeturk

    2 жыл бұрын

    Ancient turkish language.. 1. Der-mek= ~to set the layout & to provide =ter'kib & ter'tib etmek 2. Et-mek = to make 3. Al/ El = Al-mak =~ to get / to have EL = bearer / carrier 4. En = own diameter ( about oneself) 5. Eş = partner ( each other / together with /all together or altogether) Ko-mak / koymak = yerleştirmek (to place) Ko-der-mak= Kotarmak= yerli yerine yerleşmesini sağlamak / hale yola koymak /halletmek (Ko-y-der-mak)= Koydurmak= yerine yerleştirilmesini sağlamak (Ko-y-et-mak)= Kayıtmak= geri yerleştirmek , tekrar geri getirmek (to replace) Ko-al-mak= (Koyulmak)/ Konulmak = yerleşim elde etmek/ biri veya birşey tarafından yerleştirilmek.. Ko-eş-mak = Koşmak = tamamen yerine yerleştirmek/ tümüyle (yanına) katmak ( atı arabaya koşmak/ öküzü sabana koşmak /.. eş, ortak koşmak..) Ko-en-mak = Konmak = (özünü) kendini yerleştirmek Ko-en-eş-mak = Konuşmak= özünü sözünü tümüyle ortaya koymak / kendini ifade etmek Konuş > speak= put forth/reveal altogether your thoughts Yap-mak =üzerine veya yanına ekleyerek oluşturmak (to do / to make) Yap-der-mak= yaptırmak = bir şeyin yapılmasını ../ birinin yapmasını sağlamak Yap-al-mak = yapılmak = biri veya bir şey tarafından oluşum elde etmek Yap-en-mak= yapınmak /yapılanmak =kendine bir şey ekleyerek bir bütünlük oluşturmak- elde etmek Yap-eş-mak = yapışmak = üzerine veya yanına tümüyle eklenmiş olmak Yap-eş-der-mak = yapıştırmak = tümüyle üzerine veya yanına eklenmesini sağlamak Bat-mak = to get/dive downward slowly over (anywhere or anything / to sink) (batı=west) Bas-mak =to make it stand on/get stopped on, to tread on , (to dive forward-onward) Baz = base (standing on the groundwork) , Baş= head (standing on the body) Bit-mek= losing own current layout/form and/or transforming into another form Biç-mek= to cut neatly/throughly/from the root (biç-ek> bıçak=knife) Bar-mak =to exist there/ to be in front of/ to be standing by (Var-mak= to arrive) Ber-bir-per-pre-pri-fre =fore / fir-st Ber-mek = to present forward (Ver-mek = to give ) Bak-mak = to look Bezmek=sıkılmak, (sıkışmak) Büzmek=sıkıştırarak ezmek Ezmek= üstüne basarak inceltmek Üzmek=(inceltip koparmak) incitip kırmak Yüzmek= Yüzeyinden (sıyırıp) gitmek Yormak=(mecazen) üstüne gitmek, üstüne varmak ( tümüyle uğramak= uğraşmak) (A-yormak)=Bunun ne olduğu üzerine bir fikre/görüşe varmak... Yörmek/Yörümek=üstünde gitmek, üzerinde gezip dolaşmak ( yöre=....) (yörük=...) Yürmek/Yürümek=üstünde gitmek/üzerinde gitmek (yürü=go on) Yülmek/Yülümek=üstünden sıyırıp gitmek Yalmak/Yalamak=üstünden sıyırıp almak Yolmak=üstünden çekmek, koparmak (~üstünü düzleştirmek) Yılmak=üstünden aşağı (üstten alta) atmak, tırsmak, ürkmek (Yıldırım=...Yıldız=.. Yılan=..) Yurmak= üstüne çekmek/örtmek (yur-ut=yurt ..yur-gan=yorgan) Yırmak= içten/dışa gelmek, altından/üstüne çıkmak, üste gelmek (yırışmak=yarışmak= birbirine üstün gelmek) Yarmak=üstten aşağı (doğrudan) inmek, aşağıya doğru kesmek Yermek=(mecazen) üstten aşağı çekmek (yere çekmek, çekiştirmek) Germek= dört bir yandan çekmek Yıkmak= üstten aşağı almak,devirmek Yığmak= üstüne koymak, üst üste koymak Yağmak= üstüne dökülmek /üstten aşağıya dökülmek Yoğmak=sıkışıp saflaşmak (mecazen)=ruhundan arınmak, ölmek (yoğunlaşıp arınmak.....yoga) Yoğurmak=sıkıp yoğunlaştırmak ,bir kıvama getirmek (Yoğurt= yoğunlaştırılmış pastörize süt) Yuğmak=sıkarak arındırdırmak (temizlemek) (yuğamak=yıkamak) Yuvmak=sıkıp inceltmek, daraltmak ( yufka= ince hamur) (yuvka=yuka=ince, sığ) (yuvuz=yağız= ince, zayıf, narin) (yiv=sivri) Yuvarlamak= döndürerek daraltmak (yuva=en dar/en ufak barınak) (yavru..=en ufak..) Yummak=sıkarak kapamak, sıkıca kapamak (yumurmak=sıkıca kapatmak ) (yumruk=..) (yumurta=..) (yukarı=yuka-yeri=sığ tarafı, dar tarafı, üst tarafı) (aykırı= arkırı= arka-yeri = arka taraftan, ters taraftan) (üzeri=yüz-yeri= üst yüzeyi) (astarı=ast-yeri= alt yüzeyi) (astarı=asarı) (aşağı= eşiği =eşik tarafı) (dışarı=dış-yeri= dış taraf) ağrı= çapraz yönde uğru=(ön veya arka) yönü eğri= doğru= geri= (ilek-yeri=ilgeri)= ileri ilemek/ilenmek/iletmek/ ulamak/ulanmak/ulaşmak/ulaştırmak ilek /elik /ulak= vehicle/bearer/carrier el/elik=hand

  • @Abeturk

    @Abeturk

    2 жыл бұрын

    Ka=(Qua)= which Ön=(eun)=(fore/ first- one ) (Ka-ön) = which one (Ka-eun) = (Gæn/gên) = (ğan/ğen )= an/ en Gel = come (Gel-qa-êun)=gel-gên =gelen = which one is coming /(what or who comes) (Get-gên) = which one is going /(what or who goes) (Sat-gên) =satan = which one is selling /(who sells) (Bak-gên) =bakan =which one is looking /(what or who looks) (Gör-mã-gên) =görmeyen =which one is not seeing /(who doesn't see) Kak-mak= to direct Kaktırmak= to steer Kakılmak> to get being oriented/ to get being fixed =kağılmak >kalmak= to stay /~to remain Kakılmak>to be directed any side >kalıkmak>kalkmak =to stand up / to get up Kakıldırmak>kağıldırmak> to get being steered away = kaldırmak = to remove / ~to lift up (Yukarı Kak)>Yukarı Kalk = (direct yourself up) =Get up Kak-ak = which thing to direct it = what to steer it Kakak= Gagak=Gaga (All of them are the same meaning) (Kuş'nuŋ Gagağı) Kuşun Gagası = ( the router of bird ) the beak of bird=(it's not bird's mouth or nose) Uç-ak=which thing to fly (uçak=airplane) Bür-ek= what to wring by twisting (börek=patty) (mantı=pasty) Ka=(Qua)= which Ön=(eun)=fore/ first-one Kakğan= Kak-kan=(kak-ka-eun)= ( which one leads )= Who's directing Kakğan=Kağan=Hakan=Hahan=Khan=Han (All of them are the same meaning) Han = director- manager-leader Kohen = religious leader Kãhin= who directs us regarding the future (Mu-eun)=men/man= this one Kak-man=Kağ-man= kaoman=kaman=Xaman=Haman=Amon=the manager is this one=(commander) Çün=(chun)=factor ( Jiŋ= agency /being the agent/element of..) Ka=(Qua)= (which) U=(ou)= it (that) (Ka-u)= Ki=(Qui)=which that (Çün-ka-u) =Çünki =(parce que/ c'est-pour-quoi)=(that's why))=(therefore)= Because (U-çün)= İçün=için= (that factor..)= For.. (it's for) (Ne-u-çün)=Niçün=Niçin=(what-that-factor)= Why.. (what-for) for deriving new adjectives from nouns and adjectives Çün=factor ( Jiŋ= agency /being the agent/element of..) suffixes.. (Cı-ci-cu-cü) or (Çı-çi-çu-çü) = (jui / tchui ) (ish-jiŋ)İşçi= work-er (Kapuğ-jın) Kapıcı=doorman Temür=Demir= Iron /ferrum (Temür-jin) Demirci=ironsmith (Temouchin/ mongolian) gemici=sailor Tengiz=Deŋiz= Sea (Tchenggis/mongolian) (Tengiz-jin) Deŋizci=seaman Yaban =faraway/ out of center =Jaban (Jaban-jiŋ) Yabancı = (outsider)=foreign-er (Yaban Halk)=Japon halkı=Japan People=off-center people (just by us) but (2.hun=ni-fun)Nippon people for the Japanese

  • @Abeturk

    @Abeturk

    2 жыл бұрын

    Question words in turkish .. (Mu)=Bu= this (Tsu)=Şu= that...(ts=~th))=θ (peltek S) Ka=(Qua)= (which) U=(ou)= it (that) (Ka-u)= Ki=(Qui)=which that Ne = what (Ça -çe)(Ca-ce)= As An (en) = time (moment) Dem= time (demurrage) Vakit= (time) while Saat=hour / (its o'clock) (Tsu-dem-an)=(the-time-moment)=- Zaman =the time (Dem-u-en)= Demin= Just now Di= now on (Tsu-dem-di)= Şimdi=(that time now on)= now Tsu-an=Şu an= this moment (now) Tsu-an-da =Şu anda= right now (currently)(at present) Hal= situation (status) Hal-en =Hâlen= currently Hâlã= still Henüz=yet Hazır=ready (Hal-i hazır-da)=hâli hazırda= at present Hem-di =emdi=imdi=Now on Hem-an =Hemen=(all the same-as moment)(exactly the same time)=in no time (Hem-mã)=(not exactly the same) / not really ...(amma) Ama= but (An-ça)= Anca =as moment= (just) for that moment =(barely) (An-ça-ka-u)= Ancak =so this much (for that moment)=(just this for now)=all but=( but just this ? ) Denk=(deng)=equal Denge=balance (equilibrium) ....(deŋer)=değer=value Dar= nearest to the other- (narrow) Dara=specific weight (Ka-dara)= which specific weight.. (Ka-değer)= which value.. (Ka-dar)= which proximate Kader=~potential (specified extent/ratio) Kadar=extent (Ka-u)=Ki=(Qui)=which that=(it's so)= so that (Ka-u-mu)=(Ki-mu)=Kim=(which that so this)= Who? (ki-mu(=which that such this)=kimi=gibi=like) Ki-mu-tsu-ne=(kimesne)= kimse=any one (whosoever) (U-çün)= İçün=için= (that factor)= For.. (that's for) (Ne-u-çün)=Niçün=niçin=(what-that-factor)= Why.. (what-for) (Çün-ka-u) =Çünki =(c'est-pour-quoi/parce que)=(that's why))=(therefore)= Because Ne-ğ-e = Neye=(what to) what-where toward = ~for what Ne-u-ğ-e=Niye =(what that to )= Why Ne-çe =Neçe/nece=How.. (like what) (as what) (Ne-u-çe) =Niçe/nice=what as that= how long/how much... (how too much) (Ka-ne-çe)=Kança =(which-what-as) (Ka-çe)=(which-as)= kaç..=how many /how much /which number O Bunu Yaptığınca=Bu'nu yap-tı-ka-u-ne-çe= (how much/long (through a specific time) s/he did this)=as much as s/he does this O Bunu Yaptıkca=Bu'nu yap-tı-ka-çe= how much/many (in each once) s/he did this=as s/he does this (whenever) (Ka-ne-çe)=Kança ............(Ka-çe)=Kaç........ =How many (as a numerical quantity)/ which number (does it have) (Ne-ka-dar)= Ne kadar =(what extent)= what-which-nearest= How much (as the attribute) Ne-ğ-e ka-dar= Neye kadar =what which closest to Ne-yir-e ka-dar=Nereye kadar =where which nearest to =where up to Ne zaman=When ......Ka-çe-an= Haçan= when.... Ne vakit= when Ne zamana kadar=(when which nearest to)= when up to Ne-yir-e-denk = Nereye dek=(where equal to)= where till Ne-yir-e denk-u-en= Nereye değin=(then where equal to)= where until Ne-zaman-a denk-u-en= Ne zamana değin=(when-equal-to-then)= when until (Ka-en)= Ken=which time=~(When) (U-ka-en)= İken = (that-which-time)=when it's (that when...) (Ka-ne-u) =Hani =which what so Ka-u-tsu= Kaysı.... Ka-ne-tsu=Hansı..... (Ka-ne-ki) = Hangi =which Ka-ne-ki-tsu=Hangisi=which one Ka-yir= which place.... Ne-yir= what place Ka-yir-de= Kayda=harda= where.......Ne-yir-de= Nerde=nerede= where Ka-ile-u=Kalay....Ne-u-ile=Neyle....Ka-ne-deng =kanday........Ne-asıl=Nasıl= How Ne-de-en=Neden=thereat what (at what reason then)= why Ne-yir-de-en=Nereden (nerden)=thereat where =(1.where from)=(2.under what condition)=when/where and how Dã-en=(Dan-Den) =from (at.. then) (than) (thereat) (when there's it/ then there's it)

  • @burcuhepal4909
    @burcuhepal49092 жыл бұрын

    Allah benim ömrümden alsın sana versin hocam. Bu dünyanın bilginlere ihtiyacı var

  • @uludag5067

    @uludag5067

    2 жыл бұрын

    Ömür dünya ihtiyaç arapça kökenli Hoca Farsça kökenli BAZI ARAPÇA KÖKENLİ KELİMELER Lütfen,ve,şey,tamam,yani,alaka kadar,teşekkür,devam,dikkat,nokta Hazır,izin,dünya,özür,aile,iptal,dert sabah,akşam,namus,tabak,tabii,ırk tatil,Seyahat,saat,dakika,saniye,aşı zaman,kına,kalp,sabun,sel,fen,bez vakit,mesafe,tekrar,küfür,ayıp,ayar gurur,gurbet,çorap,iklim,imza,kayıt vakit,sofra,hamam,ahlak,temiz,af mevsim,nefret,mutfak,kafa,merkez salı,cuma,tehlike,davet,helal,acil elbise,kıyafet,taksim,heykel,keşif hayvan,insan,harita,sokak,cadde derece,kalabalık,sıra,masa,kalem defter,siyaset,millet,vekil,halk,vekil Cumhur,siyaset,belediye,icraat,kira hesap,müşteri,fiyat,nakit,ücret,cilt Hizmet,umur,şurup,hap,ilaç,tedavi muayene,ameliyat,mucize,fayda Zarar,kayıp,lezzet,nefis,istila,israf asker,şehit,vatan,tabut,istiklal,hak Hukuk,adalet,hükümet,mahkeme Silah,ceza,cenaze,karar,mezar,halı kabir,bina,arsa,Daire,hürriyet,taraf mücadele,raf,tasarruf,şaka,latife cumhuriyet,marş,ithal,ihraç,sanayi müsabaka,zeki,zevk,veba,veda marş,küsurat,takip,kira,müstakil cinayet,tecavüz,taciz,meslek,meclis zirve,sevda,aşk,dükkan,bakkal,kına suikast,Hareket,manzara,mağara harika,mükemmel,muhteşem,kibir müthiş,nüfus,sanat,resim,tarih edebiyat,inkılap,kimya,coğrafya cümle,kelime,mide,şube,miras hakaret,fazla,fırsat,imkan,vücut süre,zabıt,ittifak,itilaf,müteffik,hata edep,ahlak,temiz,taharet,hama galiba,galip,kaza,hapis,aptal,iğrenç Kabul,heyecan,cins,inat,defa,kere ret,felç,kalabalık,kitle,kütle,çaba dahil,facia,leblebi,lehçe,bela,fare,fil zürafa,mücevher,taş,lezzet,hariç, kumaş,işaret,kahve,helva,patlıcan Künefe,heves,islam,şeref,takdir leylek,ukala,defin,itiraf,mecaz,keyif Medeniyet,sahip,emanet,hareket kasap,kepab,haciz,hadım,çakmak hareket,arsa,daire,icra,müdür diyanet,mağara,hedef,fikir,madde macera,Aşk,Aynen,maden,hilal ceviz,servet,battaniye,iade,teslim?sebep,hayat,zaman,vakit,muayene devlet,millet,meclis,karar,dava nisan,haziran,temmuz,eylül,kasım, kitap,defter,sıra,masa,kalem,adam mantık,şemsiye,şiir,hikâye,masal, haber,sahte,cihat,harp,eczane,firın havuz,mevsim,ela,fırsat,imkân helal,ırk,battaniye,fark,aynı,kolye tecrübe,tercüme,şifa,hamam,temiz facia,hazine,maliye,budala,kürsü zafer,fincan,fidye,cesaret,taç,naaş, sevda,ceset,nabız,kumar,nafaka nefis,kumaş,vezir,sadrazam, alemdar,alay,fistan,Ferace,tesettür, kılıf,hile,hilal,zihin,fakir,refakat rehin,rekabet,muhtaç,mağdur ziraat,mal,şerit,vadi,şükür,bilakis Hain,ihanet,mizah,izah,lahmacun, toplamda 6467 tane Arapça kökenli kelime vardır BAZI FARSÇA KÖKENLİ KELİMELER Çarşamba,Perşembe,Pazar,hafta hiç,her,herkes,ki, para,renk,,zengin,merdiven,rüzgar, hava,namaz peygamber,abdest, günah,oruç,bayram,bahar,ateş,çöp zincir,yabancı,mühür,gül,nilüfer çarşı,cadı,ses,pamuk,ıspanak zıvana,torba,pul,keşke ?tencere,piç,orospu,pul,destan sincap,torba,çuval,şive,leğen,ayna düşman,asal,çanta,şeker,şirin,dere piç,cam,pencere,cehre,ciğer,ceylan, padişah,saray,rehber,şehir,beste hemşire,kulübe,hemen,sert,zor çubuk,hazan,eyvah,sade,meyve sebze,havuç,şeftali,armut,sepet zehir,zemin,satranç,perde,dolap Yaren,efsane,tere,tiryaki,belki yahni,pervane,tahta,Sude,müjgan sütun,nişan,fındık,fıstık,kağıt çabuk,padişah,,tüfek,beraber,bel afitap,nargile,ferah,fişek,sert herkes,hiç,sucuk,mercimek,pirinç Menekşe,pilav, reçel,tohum,yaban, yasemin,külah,gül,köşe,günah siyah,pembe,çoban,destan,dürüst, ezber,gerdek,mum,koza,kireç,kin kumbara,köfte,ejderha,terazi karşı,karpuz,kör,zor,leke,lüle mehter,meydan,nilüfer,nişasta nohut,peri,pes,zımba,çakal,çene Çeşme,çeltik,hoca,hurda,incir,kemer,keriz,keşke,lacivert,bahçe,saray,kilit, ahenk,duvar,eğer,terzi,tez,nar,köşk çift,çirkin,kelepçe,çünkü,post,kireç tembel,müjde,pehlivan,kepçe, rastgele...(toplamda 1359 tane Farsça kökenli kelime vardır) BAZI FRANSIZCA KÖKENLİ KELİMELER Alo,telefon,program,doktor,polis fotoğraf,grafik,kafe,tip,karakter kalite,kalori,kalorifer,kontör kamera,kamp,kampüs,kanepe kanser,olimpiyat,virüs,kantin kapasite,karakter,karbon,kare karizma karnaval,karne,kart,kartvizit,kazak klasik,klima,kolej,kolera,kolonya, komik,kompleks,komutan,mağaza mesaj,program,stüdyo,not, Müzik,abone,kanal,analiz antrenman,okul,lise,üniversite tuş elektrik,kablo,tuvalet,lig,lider,puan lavabo,şifon,vites,direksiyon sinema,stüdyo,teori,teleskop terör,turist,şampiyon,şans,şifre taktik,rezerv,römork,sembol slogan,rezonans,roket,spor,sosis sodyum prezervatif,porno,seks,taksi türban,park,kamyon,kamyon,okul film,mikrop, mikrofon,manyak,ambulans,anten ateist,atlet,atom,avans,avantaj azot, bakteri,bale,balkon,bant,baraj barbar,bilet,bezik,biyosfer,blok boks,bir,branş,burs,buldozer bülten,büro,centilmen,dans daktilo,delta,demografi,deplasman depo,detay,diktatör,dijital,dinozor diploma,direksiyon,disko,diyafram doküman,dosya,dram,dublaj montaj,editör,ekip,ekonomi,ekran ,ekselans,ekstra,ekvator,elips embesil,empati,empoze,endeks endüstri,enflasyon,enstrüman espri,eşarp,etnik,etüt,fabl,faks fantastik,fay,faşişt,feodalite,festival figür,filozof,filtre,final,fizik,fiyort flaş,flüt,fon,fonksiyon,formül frekans,fragman,fuar,füze,galeri galos,garaj,garanti,gardiyan garson,gastronomi,gaz,gazoz geometri,gitar,glikoz,gofret,gram granül,gramer,gri,grup,halter helyum,ideal,idol,organik inorganik,istatistik,jaguar jenerasyon,jest,jeopolitik,jips,jübile kostüm,kredi,krem,kristal,kulüp kongre,konfor,konservatuar, laboratuvar,lastik,limit,lüks,makyaj maraton,mars,matematik,mayo metre,metro,milyon,milyar minibüs,misket,mobil,molekül motor,motosiklet,negatif,pozitif organ,otogar,otomatik,palet,paket park,pantolon,paragraf,paraşüt paten,pense,periyot,pijama,pil pilot,pist,portre,pratik,prens prenses,priz,radyo,obezite,kontrol koordinat,koreografi,koridor randevu,rektör,reform,viraj,vize(toplamda 5253 tanedir) BAZI İTALYANCA KÖKENLİ KELİMELER Afrika,asya,amerika,Avrupa,lira marka,maske,fabrika,numara tabela,sigorta,portakal,mandalina limonata,poğaça,salça,salata pırlanta,orkestra,toka,kasa,piyano makarna,plaka,makine,vanilya pizza,madalya,madalyon,fatura posta,parola,kaptan,korsan,antika imparator,fulya,zebra,kampanya çikolata,tornavita,bravo,gazino, şırınga,güverte,villa,kopya,familya fiyasko,iskele,banka,makine, palyaço,opera,tersane,mafya,bilye kurdele,bomba,kolonya,borsa karga,brokoli,çinko,çimento,pusula diva,düello,manevra,mekanizma diaspora,bilanço,bilardo,pirzola röveşata,falçata,lunapark,reçete, raçon

  • @uludag5067

    @uludag5067

    2 жыл бұрын

    Allahta arapçada o kalsın

  • @letsplaionline
    @letsplaionline4 жыл бұрын

    Bilen varsa yazsın lütfen! Çok merak ediyorum. Türkçe "merhaba" ya karşılık gelen bir sözcük var mı? Orta Asya'daki atalarımız nasıl selamlaşıyormuş??

  • @vayanasn7489

    @vayanasn7489

    4 жыл бұрын

    Evet vardır. Esenlikler dersek türkçesini kullanmış oluruz. Merhaba : esenlikler Baybay: esen kalın

  • @letsplaionline

    @letsplaionline

    4 жыл бұрын

    @@vayanasn7489 teşekkür ederim. Peki bu sözcük Orta Asya kökenli mi yoksa TDK kökenli mi? Güncel olarak bir halk tarafından, bir coğrafyada kullanılıyor mu?

  • @vayanasn7489

    @vayanasn7489

    4 жыл бұрын

    @@letsplaionline anlamı "esen olun, afiyette olun, sağlıklı olun" demektir. Merhaba da benden sana zarar gelmez demekmiş yani merhabanın anlamı bir bakıma dilek dilemektir. Altay türkçesinde "ezender" denilirmiş.

  • @buvatankimin3748

    @buvatankimin3748

    3 жыл бұрын

    @@vayanasn7489 Esen Farsça kökenli ama

  • @turukbodunucuntunudmadmkun2088

    @turukbodunucuntunudmadmkun2088

    3 жыл бұрын

    @@zaferkalem749 Türkçedir. Kökeni yazılı olmayan her Türkçe sözcüğe, kulp takmaya çalışmayın

  • @pitbullsami8475
    @pitbullsami84753 жыл бұрын

    farsçadan günümüz Türkçesine geçen kelimelerin bir çoğu da eski Türkçeden farsçaya oradan da günümüz Türkçesine geçmiş kelimelerdir (katun -> hatun -> hatun)

  • @kaiser4977

    @kaiser4977

    3 жыл бұрын

    Bunu daha ayrıntılı nereden araştırabilirim acaba?

  • @michael.m-mira2665

    @michael.m-mira2665

    3 жыл бұрын

    @@kaiser4977 Türkische und Mongolische Elemente im Neupersischen buna bir göz atın 👍

  • @kaiser4977

    @kaiser4977

    3 жыл бұрын

    @@michael.m-mira2665 teşekkürler

  • @TarihFanKanali

    @TarihFanKanali

    Жыл бұрын

    Alman şarkıyatçısı Gerhard Doerfer farsçada Türkçe unsurları araştırdığı 4 ciltlik kitabında, yalnız elif harfinde 267 unsura madde başı olarak yer vermiştir. İsveçli dilbilimci Lars Johanson’a göre orta farsça zamanından beri, farsça tedricen türkçeyle birleşme yönünde hareket etmektedir. Alman doğubilimci Doerfer’e göre ise, farsça çoktandır Türk dili tipine meyletmektedir ve hatta bazı durumlarda farsça Hint- Avrupa dili görünüşünü kaybetmektedir. ,,,,,, Dilbilimcilerin Türkçe Hakkındaki Görüşleri Johan Vandewalle “...Anadili Türkçe olan bir kişinin kısa cümlelerle düşündüğü, konuşma anında ise bu kısa cümleleri çeşitli yollarla birbirine bağlayarak karmaşık yapılar kurduğu görüşündeyim. Bu “cümle bağlama eğilimi” bazı konuşurlarda zayıf, bazılarında ise adeta bir hastalık derecesinde güçlü olabilir. Bu son durumda ortaya çıkan dilsel yapılar, insan zihninin üstün olanaklarını en güzel şekilde yansıtıyor. Farklı dil gruplarına ait birçok dili incelediğim halde şimdiye kadar hiçbir dilde beni Türkçedeki karmaşık cümle yapıları kadar büyüleyen bir yapıya rastlamadığımı söyleyebilirim. Biraz duygusal olmama izin verirseniz, bazen kendime “Keşke Chomsky de gençliğinde Türkçe öğrenmiş olsaydı... “ diyorum. Eminim o zaman çağdaş dilbilim İngilizce’ye göre değil, Türkçe’ye göre şekillenmiş olurdu...” *. (Max Müller,): Türkçenin bir dilbilgisi kitabını okumak, bu dili öğrenmek niyetinde olmayanlar için bile gerçek bir zevktir. Türlü dilbilgisel biçimlerin belirtilmesindeki ustalık, ad ve eylem çekimi sistemindeki düzenlilik ve bütün dil yapısındaki saydamlık ve kolayca anlaşılabilme yeteneği, insan zekâsının dil aracıyla beliren üstün gücünü kavrayabilenlerde hayranlık uyandırır... Araç olarak, Türk dilindeki duygu ve düşüncenin en ince ayrımlarını belirtebilme, ses ve biçim öğelerini baştan sona dek düzenli ve uygulu bir sisteme göre birbiriyle bağdaştırıp dizileme gücü, insan zekâsının dille gerçekleşen bir başarısı olarak belirir. Birçok dillerde bu gibi olaylar gözden perdelenmiştir; onlar çözülmez kayalar gibi karşımızda durur ve ancak dilcinin mikroskopuyla dil yapısındaki organik öğeler ortaya çıkarılır. Türk dilinde ise, her şey saydamdır, apaçıktır. Dilin iç ve dış yapısı, billur bir arı kovanı yapısını seyrediyormuşuz gibi ortadadır. Ünlü bir doğu bilgini bu dil hakkındaki hayranlığını şöyle belirtmiştir: Türk dili, seçkin, bir bilginler kurulunun uzun bir çalışma ve oylaşmasıyla yapılmış sayılacak düzgünlüktedir Türk dilinin çekim biçimindeki hiç bozulmayan düzgünlük ve düzen, yapısından gelen kavrama kolaylığı, dilde yaratılan bu olağanüstü anlatım gücünü anlayabilenleri heyecana sürükler. Türkçedeki en ustalıklı yapı, eylem (fiil) yapısıdır. Hiçbir dilin anlatamadığı ya da ancak birçok sözcükle anlatmaya çalıştığı anlam inceliklerini, Türk dili tek bir sözcükle anlatabilir.” *Fransız Türkolog Jean Deny,:”Türk dili, seçkin bir bilginler kurulunun danışma ve tartışmaları sonucunda oluştuğu kanısını uyandırıyor.Türkçe eylem(fiil)lerde kendine özgü öyle bir özellik vardır ki, bunun bir benzerine Arian dillerinin hiçbirinde rastlanmaz. Bu özellik, yapım ekleriyle yeni sözcük oluşturma gücüdür”.”. Jean Deny *Moliere: “Türkçe; az söz ile çok anlam ifade eden, hayran olunacak mükemmel bir yapıya sahip dil.”dir. *Herbert W. Duda:“Bütün düşünce ve hisleri en mükemmel bir şekilde ifade eden Türkçe, o kadar zengin bir kelime hazinesine sahiptir ki, herkes bu dile hayranlıkla bakmakta ve onu en mükemmel bir bilim dili olarak kabul etmektedir.’”. *Herbert Jansky:“Türk dili, vokabuler, fonetik, imla, sentaks ve kelime hazinesi itibarıyla son derece zengin ve kolay anlaşılan, kolay öğrenilebilen bir bilim dili.”dir. *Paul Roux:“Türkçe, akıl ve düşünce dolu matematiksel bir dil.”dir. *Otuz iki dil bildiği için Babil Dünya Ödülü’nü alan Belçika’nın Gent Üniversitesi Doğu Dilleri ve Kültürleri Merkezi Başkanı Dr. Johann Van De Walle, günümüzde Türkçeye neden ilgi duyduğunu şöyle anlatıyor: “Türkçe, çok kısa bir zamanda öğrenilebilir. Satrançta kurallar mantıklı, basit ve az sayıdadır. Yedi yaşında bir çocuk bile satranç oynamasını öğrenebilir. Bu kolaylığa karşın, satranç oynayan kişi yaşamı boyunca sıkılmaz. Oyun imkânları sınırsızdır. Aynı durumun Türkçe dil bilgisi sisteminde bulunması, çok büyülü bir özelliktir. Türkçe dil bilgisi, hemen hemen matematik kadar düzenli ve istisnasız karaktere sahip bir dil.”dir. page 257 (261 in pdf) in book (The Science of Language by Max Müller in 1861) It is a real pleasure to read a Turkish grammar, even though one may have no wish to acquire it practically. The ingenious manner in which the numerous grammatical forms are brought out, the regularity which pervades the system of declension and conjugation, the transparency and intelligibility of the whole structure, must strike all who have a sense of that wonderful power of the human mind which has displayed itself in language. Given so small a number of graphic and demonstrative roots as would hardly suffice to express the commonest wants of human beings, to produce an instrument that shall render the faintest shades of feeling and thought;-given a vague infinitive or a stern imperative, to derive from it such moods as an optative or subjunctive, and tenses as an aorist or paulo-post future;-given incoherent utterances, to arrange them into a system where all is uniform and regular, all combined and harmonious;-such is the work of the human mind which we see realized in “language.” But in most languages nothing of this early process remains visible. They stand before us like solid rocks, and the microscope of the philologist alone can reveal the remains of organic life with which they are built up. In the grammar of the Turkic languages, on the contrary, we have before us a language of perfectly transparent structure, and a grammar the inner workings of which we can study, as if watching the building of cells in a crystal bee-hive. An eminent orientalist remarked “we might imagine Turkish to be the result of the deliberations of some eminent society of learned men;” but no such society could have devised what the mind of man produced, left to itself in the steppes of Tatary, and guided only by its innate laws, or by an instinctive power as wonderful as any within the realm of nature.

  • @TarihFanKanali
    @TarihFanKanali Жыл бұрын

    Alman şarkıyatçısı Gerhard Doerfer farsçada Türkçe unsurları araştırdığı 4 ciltlik kitabında, yalnız elif harfinde 267 unsura madde başı olarak yer vermiştir. İsveçli dilbilimci Lars Johanson’a göre orta farsça zamanından beri, farsça tedricen türkçeyle birleşme yönünde hareket etmektedir. Alman doğubilimci Doerfer’e göre ise, farsça çoktandır Türk dili tipine meyletmektedir ve hatta bazı durumlarda farsça Hint- Avrupa dili görünüşünü kaybetmektedir. ,,,,,, Dilbilimcilerin Türkçe Hakkındaki Görüşleri Johan Vandewalle “...Anadili Türkçe olan bir kişinin kısa cümlelerle düşündüğü, konuşma anında ise bu kısa cümleleri çeşitli yollarla birbirine bağlayarak karmaşık yapılar kurduğu görüşündeyim. Bu “cümle bağlama eğilimi” bazı konuşurlarda zayıf, bazılarında ise adeta bir hastalık derecesinde güçlü olabilir. Bu son durumda ortaya çıkan dilsel yapılar, insan zihninin üstün olanaklarını en güzel şekilde yansıtıyor. Farklı dil gruplarına ait birçok dili incelediğim halde şimdiye kadar hiçbir dilde beni Türkçedeki karmaşık cümle yapıları kadar büyüleyen bir yapıya rastlamadığımı söyleyebilirim. Biraz duygusal olmama izin verirseniz, bazen kendime “Keşke Chomsky de gençliğinde Türkçe öğrenmiş olsaydı... “ diyorum. Eminim o zaman çağdaş dilbilim İngilizce’ye göre değil, Türkçe’ye göre şekillenmiş olurdu...” *. (Max Müller,): Türkçenin bir dilbilgisi kitabını okumak, bu dili öğrenmek niyetinde olmayanlar için bile gerçek bir zevktir. Türlü dilbilgisel biçimlerin belirtilmesindeki ustalık, ad ve eylem çekimi sistemindeki düzenlilik ve bütün dil yapısındaki saydamlık ve kolayca anlaşılabilme yeteneği, insan zekâsının dil aracıyla beliren üstün gücünü kavrayabilenlerde hayranlık uyandırır... Araç olarak, Türk dilindeki duygu ve düşüncenin en ince ayrımlarını belirtebilme, ses ve biçim öğelerini baştan sona dek düzenli ve uygulu bir sisteme göre birbiriyle bağdaştırıp dizileme gücü, insan zekâsının dille gerçekleşen bir başarısı olarak belirir. Birçok dillerde bu gibi olaylar gözden perdelenmiştir; onlar çözülmez kayalar gibi karşımızda durur ve ancak dilcinin mikroskopuyla dil yapısındaki organik öğeler ortaya çıkarılır. Türk dilinde ise, her şey saydamdır, apaçıktır. Dilin iç ve dış yapısı, billur bir arı kovanı yapısını seyrediyormuşuz gibi ortadadır. Ünlü bir doğu bilgini bu dil hakkındaki hayranlığını şöyle belirtmiştir: Türk dili, seçkin, bir bilginler kurulunun uzun bir çalışma ve oylaşmasıyla yapılmış sayılacak düzgünlüktedir Türk dilinin çekim biçimindeki hiç bozulmayan düzgünlük ve düzen, yapısından gelen kavrama kolaylığı, dilde yaratılan bu olağanüstü anlatım gücünü anlayabilenleri heyecana sürükler. Türkçedeki en ustalıklı yapı, eylem (fiil) yapısıdır. Hiçbir dilin anlatamadığı ya da ancak birçok sözcükle anlatmaya çalıştığı anlam inceliklerini, Türk dili tek bir sözcükle anlatabilir.” *Fransız Türkolog Jean Deny,:”Türk dili, seçkin bir bilginler kurulunun danışma ve tartışmaları sonucunda oluştuğu kanısını uyandırıyor.Türkçe eylem(fiil)lerde kendine özgü öyle bir özellik vardır ki, bunun bir benzerine Arian dillerinin hiçbirinde rastlanmaz. Bu özellik, yapım ekleriyle yeni sözcük oluşturma gücüdür”.”. Jean Deny *Moliere: “Türkçe; az söz ile çok anlam ifade eden, hayran olunacak mükemmel bir yapıya sahip dil.”dir. *Herbert W. Duda:“Bütün düşünce ve hisleri en mükemmel bir şekilde ifade eden Türkçe, o kadar zengin bir kelime hazinesine sahiptir ki, herkes bu dile hayranlıkla bakmakta ve onu en mükemmel bir bilim dili olarak kabul etmektedir.’”. *Herbert Jansky:“Türk dili, vokabuler, fonetik, imla, sentaks ve kelime hazinesi itibarıyla son derece zengin ve kolay anlaşılan, kolay öğrenilebilen bir bilim dili.”dir. *Paul Roux:“Türkçe, akıl ve düşünce dolu matematiksel bir dil.”dir. *Otuz iki dil bildiği için Babil Dünya Ödülü’nü alan Belçika’nın Gent Üniversitesi Doğu Dilleri ve Kültürleri Merkezi Başkanı Dr. Johann Van De Walle, günümüzde Türkçeye neden ilgi duyduğunu şöyle anlatıyor: “Türkçe, çok kısa bir zamanda öğrenilebilir. Satrançta kurallar mantıklı, basit ve az sayıdadır. Yedi yaşında bir çocuk bile satranç oynamasını öğrenebilir. Bu kolaylığa karşın, satranç oynayan kişi yaşamı boyunca sıkılmaz. Oyun imkânları sınırsızdır. Aynı durumun Türkçe dil bilgisi sisteminde bulunması, çok büyülü bir özelliktir. Türkçe dil bilgisi, hemen hemen matematik kadar düzenli ve istisnasız karaktere sahip bir dil.”dir. page 257 (261 in pdf) in book (The Science of Language by Max Müller in 1861) It is a real pleasure to read a Turkish grammar, even though one may have no wish to acquire it practically. The ingenious manner in which the numerous grammatical forms are brought out, the regularity which pervades the system of declension and conjugation, the transparency and intelligibility of the whole structure, must strike all who have a sense of that wonderful power of the human mind which has displayed itself in language. Given so small a number of graphic and demonstrative roots as would hardly suffice to express the commonest wants of human beings, to produce an instrument that shall render the faintest shades of feeling and thought;-given a vague infinitive or a stern imperative, to derive from it such moods as an optative or subjunctive, and tenses as an aorist or paulo-post future;-given incoherent utterances, to arrange them into a system where all is uniform and regular, all combined and harmonious;-such is the work of the human mind which we see realized in “language.” But in most languages nothing of this early process remains visible. They stand before us like solid rocks, and the microscope of the philologist alone can reveal the remains of organic life with which they are built up. In the grammar of the Turkic languages, on the contrary, we have before us a language of perfectly transparent structure, and a grammar the inner workings of which we can study, as if watching the building of cells in a crystal bee-hive. An eminent orientalist remarked “we might imagine Turkish to be the result of the deliberations of some eminent society of learned men;” but no such society could have devised what the mind of man produced, left to itself in the steppes of Tatary, and guided only by its innate laws, or by an instinctive power as wonderful as any within the realm of nature.

  • @michael.m-mira2665
    @michael.m-mira26653 жыл бұрын

    Ünlü dilbilimci Max Müller Türkçeyi şöyle övmüştür: “Türkçenin bir dilbilgisi kitabını okumak, bu dili öğrenmek niyetinde olmayanlar için bile gerçek bir zevktir. Türlü dilbilgisel biçimlerin belirtilmesindeki ustalık, ad ve eylem çekimi sistemindeki düzenlilik ve bütün dil yapısındaki saydamlık ve kolayca anlaşılabilme yeteneği, insan zekâsının dil aracıyla beliren üstün gücünü kavrayabilenlerde hayranlık uyandırır... Araç olarak, Türk dilindeki duygu ve düşüncenin en ince ayrımlarını belirtebilme, ses ve biçim öğelerini baştan sona dek düzenli ve uygulu bir sisteme göre birbiriyle bağdaştırıp dizileme gücü, insan zekâsının dille gerçekleşen bir başarısı olarak belirir. Birçok dillerde bu gibi olaylar gözden perdelenmiştir; onlar çözülmez kayalar gibi karşımızda durur ve ancak dilcinin mikroskopuyla dil yapısındaki organik öğeler ortaya çıkarılır. Türk dilinde ise, her şey saydamdır, apaçıktır. Dilin iç ve dış yapısı, billur bir arı kovanı yapısını seyrediyormuşuz gibi ortadadır. Bunu bilim adamları söylüyor ben değil :) Arapça'da bu mükemmellik var mı? 🤔

  • @enginbozkaya2

    @enginbozkaya2

    2 жыл бұрын

    Türkçeyi sonradan öğrenip onun içindeki mucizeleri daha iyi anlamak isterdim diye düşünüyorum bazen. Çünkü içinde büyüdüğüm bu dile karşı alışkanlık geliştirmişim ve çoğu güzel yanını kaçırıyorum.

  • @atilla1881

    @atilla1881

    2 жыл бұрын

    Türk Araştırmaları Ensitüsü Başkanı Prof. Dr. David CUTHELL: “Birçok yabancı dil bilirim. Bu diller arasında Türkçe öyle farklı bir dildir ki, 100 yüksek matematik profesörü bir araya gelerek Türkçe’yi yaratmışlar sanki..Bir kökten bir düzine sözcük üretiliyor. Ses uyumuna göre anlam değişiyor.Türkçe öyle bir dildir ki, başlı başına bir duygu, düşünce, mantık ve felsefe dilidir.”

  • @0xkraltrx0

    @0xkraltrx0

    2 жыл бұрын

    @@atilla1881 Ses uyumuna göre anlam mı değişiyor?

  • @huseyinkaradas9493

    @huseyinkaradas9493

    2 жыл бұрын

    Nacizane Arapça bilen bir türk olarak Arapça. Bazen Arapça bir dilse Arapça.dışında konuşulan diller ne diye düşünmüyor degilim. Kendinden sonra gelen dilden bile 20 kat fazla kelimeye sahip yanlış hatırlamıyorsam 20milyon civari kelimeye sahip. Arapçadaki zenginliği hiç bir dillede olmadığına eminim. Basit bir ornek vermek gerekirse sadece gelme fiilini bile türkçede "gelmek" disinda baska bir ifadeyle söylemeniz mümkün değil ama bunu arapçada belki 10 15 kelime ile ifade etmeniz mümkün ayrica bu 10 15 kelimenin her birinin ayrı nüans farkları var tabiki yani bizim türkçemizde gelmek diye ifade ettiğimiz her fiil icin arapçada ayri bir kelime var....

  • @michael.m-mira2665

    @michael.m-mira2665

    2 жыл бұрын

    @@huseyinkaradas9493 dilbilgisel olarak Da Türkçe çok önplanda biliyorum :)

  • @ahmettanriverdi5238
    @ahmettanriverdi52385 жыл бұрын

    Bir lisanin kemale ermesi ve kalici iz birakabilmesi için belli bir bran$ta etkin bir biçimde kullanilmasi gerekir; mesela bilim, felsefe, sanat, mimari... Zamanimizin etkin dili Ingilizce. Bir zamanlar Arapça, ondan önce Yunanca ve Latince olmus. Bu üçü olmadan ilmî, felsefî ve dinî metinler yorumlanamaz.

  • @alidonmez6739

    @alidonmez6739

    4 жыл бұрын

    Arapça Latince Yunanca ve İbranice Tanrıların Sanatın Felsefenin Mimarinin Askeriyenin Bilimin neredeyse herşeyin kökeni bu 4 dilden kaynaklanıyor.

  • @Turk-ug1bi

    @Turk-ug1bi

    4 жыл бұрын

    @@alidonmez6739 o saydığın dillerin askeriye ile gram alakası yok. Askeriye dili Türkçe'dir. Moğol İmparatorluğu dahi askeriyede Türkçe kullandı. Latince Avrupa Medeniyetinin ortak dilidir. Sanatta, politikada, bilimde 1. sıradır.

  • @nofire8658

    @nofire8658

    4 жыл бұрын

    @@Turk-ug1bi asker dili akaddir tarihite ilk ordu kuran bir medeniyeti akad ayrica asker kelimesi akad ve arapça dilinden kokenli

  • @michael.m-mira2665

    @michael.m-mira2665

    3 жыл бұрын

    @@nofire8658 Sü var Çeri var?

  • @nofire8658

    @nofire8658

    3 жыл бұрын

    @@michael.m-mira2665 ordu var ayrica sadece asker turkce degil

  • @aslancimbom1923
    @aslancimbom19233 жыл бұрын

    Tartışmalara göre benim de fikrim şöyle Türkçe zengin bir dil her anlama gelen harflerin yeri değişse bile kolay kolay cümlenin bozulmadığı bir dil 50 yıl içinde konuşulan Türkçe ile 15 20 yıl içinde konuşulan Türkçe arasında hem konuşma hem de yazı olarak fark var bu en azından benim gözlemim böyle Türkçenin içindeki arapça ve farsça kelimelerin olma nedeni sağolsun islam dini sayesinde oldu

  • @aslancimbom1923

    @aslancimbom1923

    2 жыл бұрын

    @AltaX-BS Türkçe de bulamaç oldu zaten yabancı yeni kelimeler girdikçe

  • @aslancimbom1923

    @aslancimbom1923

    2 жыл бұрын

    @AltaX-BS kendi özümüze dönmemiz lazım Atatürk harf devriminde latin alfabesini uygun görmüş ki dil öğrenimi okuma yazma oranı osmanlı'ya oranla yükseldi

  • @aslancimbom1923

    @aslancimbom1923

    2 жыл бұрын

    @AltaX-BS göktürk çok zordur hele bizim millete uymaz

  • @TarihFanKanali

    @TarihFanKanali

    Жыл бұрын

    Alman şarkıyatçısı Gerhard Doerfer farsçada Türkçe unsurları araştırdığı 4 ciltlik kitabında, yalnız elif harfinde 267 unsura madde başı olarak yer vermiştir. İsveçli dilbilimci Lars Johanson’a göre orta farsça zamanından beri, farsça tedricen türkçeyle birleşme yönünde hareket etmektedir. Alman doğubilimci Doerfer’e göre ise, farsça çoktandır Türk dili tipine meyletmektedir ve hatta bazı durumlarda farsça Hint- Avrupa dili görünüşünü kaybetmektedir. ,,,,,, Dilbilimcilerin Türkçe Hakkındaki Görüşleri Johan Vandewalle “...Anadili Türkçe olan bir kişinin kısa cümlelerle düşündüğü, konuşma anında ise bu kısa cümleleri çeşitli yollarla birbirine bağlayarak karmaşık yapılar kurduğu görüşündeyim. Bu “cümle bağlama eğilimi” bazı konuşurlarda zayıf, bazılarında ise adeta bir hastalık derecesinde güçlü olabilir. Bu son durumda ortaya çıkan dilsel yapılar, insan zihninin üstün olanaklarını en güzel şekilde yansıtıyor. Farklı dil gruplarına ait birçok dili incelediğim halde şimdiye kadar hiçbir dilde beni Türkçedeki karmaşık cümle yapıları kadar büyüleyen bir yapıya rastlamadığımı söyleyebilirim. Biraz duygusal olmama izin verirseniz, bazen kendime “Keşke Chomsky de gençliğinde Türkçe öğrenmiş olsaydı... “ diyorum. Eminim o zaman çağdaş dilbilim İngilizce’ye göre değil, Türkçe’ye göre şekillenmiş olurdu...” *. (Max Müller,): Türkçenin bir dilbilgisi kitabını okumak, bu dili öğrenmek niyetinde olmayanlar için bile gerçek bir zevktir. Türlü dilbilgisel biçimlerin belirtilmesindeki ustalık, ad ve eylem çekimi sistemindeki düzenlilik ve bütün dil yapısındaki saydamlık ve kolayca anlaşılabilme yeteneği, insan zekâsının dil aracıyla beliren üstün gücünü kavrayabilenlerde hayranlık uyandırır... Araç olarak, Türk dilindeki duygu ve düşüncenin en ince ayrımlarını belirtebilme, ses ve biçim öğelerini baştan sona dek düzenli ve uygulu bir sisteme göre birbiriyle bağdaştırıp dizileme gücü, insan zekâsının dille gerçekleşen bir başarısı olarak belirir. Birçok dillerde bu gibi olaylar gözden perdelenmiştir; onlar çözülmez kayalar gibi karşımızda durur ve ancak dilcinin mikroskopuyla dil yapısındaki organik öğeler ortaya çıkarılır. Türk dilinde ise, her şey saydamdır, apaçıktır. Dilin iç ve dış yapısı, billur bir arı kovanı yapısını seyrediyormuşuz gibi ortadadır. Ünlü bir doğu bilgini bu dil hakkındaki hayranlığını şöyle belirtmiştir: Türk dili, seçkin, bir bilginler kurulunun uzun bir çalışma ve oylaşmasıyla yapılmış sayılacak düzgünlüktedir Türk dilinin çekim biçimindeki hiç bozulmayan düzgünlük ve düzen, yapısından gelen kavrama kolaylığı, dilde yaratılan bu olağanüstü anlatım gücünü anlayabilenleri heyecana sürükler. Türkçedeki en ustalıklı yapı, eylem (fiil) yapısıdır. Hiçbir dilin anlatamadığı ya da ancak birçok sözcükle anlatmaya çalıştığı anlam inceliklerini, Türk dili tek bir sözcükle anlatabilir.” *Fransız Türkolog Jean Deny,:”Türk dili, seçkin bir bilginler kurulunun danışma ve tartışmaları sonucunda oluştuğu kanısını uyandırıyor.Türkçe eylem(fiil)lerde kendine özgü öyle bir özellik vardır ki, bunun bir benzerine Arian dillerinin hiçbirinde rastlanmaz. Bu özellik, yapım ekleriyle yeni sözcük oluşturma gücüdür”.”. Jean Deny *Moliere: “Türkçe; az söz ile çok anlam ifade eden, hayran olunacak mükemmel bir yapıya sahip dil.”dir. *Herbert W. Duda:“Bütün düşünce ve hisleri en mükemmel bir şekilde ifade eden Türkçe, o kadar zengin bir kelime hazinesine sahiptir ki, herkes bu dile hayranlıkla bakmakta ve onu en mükemmel bir bilim dili olarak kabul etmektedir.’”. *Herbert Jansky:“Türk dili, vokabuler, fonetik, imla, sentaks ve kelime hazinesi itibarıyla son derece zengin ve kolay anlaşılan, kolay öğrenilebilen bir bilim dili.”dir. *Paul Roux:“Türkçe, akıl ve düşünce dolu matematiksel bir dil.”dir. *Otuz iki dil bildiği için Babil Dünya Ödülü’nü alan Belçika’nın Gent Üniversitesi Doğu Dilleri ve Kültürleri Merkezi Başkanı Dr. Johann Van De Walle, günümüzde Türkçeye neden ilgi duyduğunu şöyle anlatıyor: “Türkçe, çok kısa bir zamanda öğrenilebilir. Satrançta kurallar mantıklı, basit ve az sayıdadır. Yedi yaşında bir çocuk bile satranç oynamasını öğrenebilir. Bu kolaylığa karşın, satranç oynayan kişi yaşamı boyunca sıkılmaz. Oyun imkânları sınırsızdır. Aynı durumun Türkçe dil bilgisi sisteminde bulunması, çok büyülü bir özelliktir. Türkçe dil bilgisi, hemen hemen matematik kadar düzenli ve istisnasız karaktere sahip bir dil.”dir. page 257 (261 in pdf) in book (The Science of Language by Max Müller in 1861) It is a real pleasure to read a Turkish grammar, even though one may have no wish to acquire it practically. The ingenious manner in which the numerous grammatical forms are brought out, the regularity which pervades the system of declension and conjugation, the transparency and intelligibility of the whole structure, must strike all who have a sense of that wonderful power of the human mind which has displayed itself in language. Given so small a number of graphic and demonstrative roots as would hardly suffice to express the commonest wants of human beings, to produce an instrument that shall render the faintest shades of feeling and thought;-given a vague infinitive or a stern imperative, to derive from it such moods as an optative or subjunctive, and tenses as an aorist or paulo-post future;-given incoherent utterances, to arrange them into a system where all is uniform and regular, all combined and harmonious;-such is the work of the human mind which we see realized in “language.” But in most languages nothing of this early process remains visible. They stand before us like solid rocks, and the microscope of the philologist alone can reveal the remains of organic life with which they are built up. In the grammar of the Turkic languages, on the contrary, we have before us a language of perfectly transparent structure, and a grammar the inner workings of which we can study, as if watching the building of cells in a crystal bee-hive. An eminent orientalist remarked “we might imagine Turkish to be the result of the deliberations of some eminent society of learned men;” but no such society could have devised what the mind of man produced, left to itself in the steppes of Tatary, and guided only by its innate laws, or by an instinctive power as wonderful as any within the realm of nature.

  • @mustafayilmaz2259
    @mustafayilmaz22592 жыл бұрын

    İlber huca..... Türk olmanın verdiği üstün performans kaç kilo ve ne renk oluyor.

  • @TarihFanKanali

    @TarihFanKanali

    Жыл бұрын

    Alman şarkıyatçısı Gerhard Doerfer farsçada Türkçe unsurları araştırdığı 4 ciltlik kitabında, yalnız elif harfinde 267 unsura madde başı olarak yer vermiştir. İsveçli dilbilimci Lars Johanson’a göre orta farsça zamanından beri, farsça tedricen türkçeyle birleşme yönünde hareket etmektedir. Alman doğubilimci Doerfer’e göre ise, farsça çoktandır Türk dili tipine meyletmektedir ve hatta bazı durumlarda farsça Hint- Avrupa dili görünüşünü kaybetmektedir. ,,,,,, Dilbilimcilerin Türkçe Hakkındaki Görüşleri Johan Vandewalle “...Anadili Türkçe olan bir kişinin kısa cümlelerle düşündüğü, konuşma anında ise bu kısa cümleleri çeşitli yollarla birbirine bağlayarak karmaşık yapılar kurduğu görüşündeyim. Bu “cümle bağlama eğilimi” bazı konuşurlarda zayıf, bazılarında ise adeta bir hastalık derecesinde güçlü olabilir. Bu son durumda ortaya çıkan dilsel yapılar, insan zihninin üstün olanaklarını en güzel şekilde yansıtıyor. Farklı dil gruplarına ait birçok dili incelediğim halde şimdiye kadar hiçbir dilde beni Türkçedeki karmaşık cümle yapıları kadar büyüleyen bir yapıya rastlamadığımı söyleyebilirim. Biraz duygusal olmama izin verirseniz, bazen kendime “Keşke Chomsky de gençliğinde Türkçe öğrenmiş olsaydı... “ diyorum. Eminim o zaman çağdaş dilbilim İngilizce’ye göre değil, Türkçe’ye göre şekillenmiş olurdu...” *. (Max Müller,): Türkçenin bir dilbilgisi kitabını okumak, bu dili öğrenmek niyetinde olmayanlar için bile gerçek bir zevktir. Türlü dilbilgisel biçimlerin belirtilmesindeki ustalık, ad ve eylem çekimi sistemindeki düzenlilik ve bütün dil yapısındaki saydamlık ve kolayca anlaşılabilme yeteneği, insan zekâsının dil aracıyla beliren üstün gücünü kavrayabilenlerde hayranlık uyandırır... Araç olarak, Türk dilindeki duygu ve düşüncenin en ince ayrımlarını belirtebilme, ses ve biçim öğelerini baştan sona dek düzenli ve uygulu bir sisteme göre birbiriyle bağdaştırıp dizileme gücü, insan zekâsının dille gerçekleşen bir başarısı olarak belirir. Birçok dillerde bu gibi olaylar gözden perdelenmiştir; onlar çözülmez kayalar gibi karşımızda durur ve ancak dilcinin mikroskopuyla dil yapısındaki organik öğeler ortaya çıkarılır. Türk dilinde ise, her şey saydamdır, apaçıktır. Dilin iç ve dış yapısı, billur bir arı kovanı yapısını seyrediyormuşuz gibi ortadadır. Ünlü bir doğu bilgini bu dil hakkındaki hayranlığını şöyle belirtmiştir: Türk dili, seçkin, bir bilginler kurulunun uzun bir çalışma ve oylaşmasıyla yapılmış sayılacak düzgünlüktedir Türk dilinin çekim biçimindeki hiç bozulmayan düzgünlük ve düzen, yapısından gelen kavrama kolaylığı, dilde yaratılan bu olağanüstü anlatım gücünü anlayabilenleri heyecana sürükler. Türkçedeki en ustalıklı yapı, eylem (fiil) yapısıdır. Hiçbir dilin anlatamadığı ya da ancak birçok sözcükle anlatmaya çalıştığı anlam inceliklerini, Türk dili tek bir sözcükle anlatabilir.” *Fransız Türkolog Jean Deny,:”Türk dili, seçkin bir bilginler kurulunun danışma ve tartışmaları sonucunda oluştuğu kanısını uyandırıyor.Türkçe eylem(fiil)lerde kendine özgü öyle bir özellik vardır ki, bunun bir benzerine Arian dillerinin hiçbirinde rastlanmaz. Bu özellik, yapım ekleriyle yeni sözcük oluşturma gücüdür”.”. Jean Deny *Moliere: “Türkçe; az söz ile çok anlam ifade eden, hayran olunacak mükemmel bir yapıya sahip dil.”dir. *Herbert W. Duda:“Bütün düşünce ve hisleri en mükemmel bir şekilde ifade eden Türkçe, o kadar zengin bir kelime hazinesine sahiptir ki, herkes bu dile hayranlıkla bakmakta ve onu en mükemmel bir bilim dili olarak kabul etmektedir.’”. *Herbert Jansky:“Türk dili, vokabuler, fonetik, imla, sentaks ve kelime hazinesi itibarıyla son derece zengin ve kolay anlaşılan, kolay öğrenilebilen bir bilim dili.”dir. *Paul Roux:“Türkçe, akıl ve düşünce dolu matematiksel bir dil.”dir. *Otuz iki dil bildiği için Babil Dünya Ödülü’nü alan Belçika’nın Gent Üniversitesi Doğu Dilleri ve Kültürleri Merkezi Başkanı Dr. Johann Van De Walle, günümüzde Türkçeye neden ilgi duyduğunu şöyle anlatıyor: “Türkçe, çok kısa bir zamanda öğrenilebilir. Satrançta kurallar mantıklı, basit ve az sayıdadır. Yedi yaşında bir çocuk bile satranç oynamasını öğrenebilir. Bu kolaylığa karşın, satranç oynayan kişi yaşamı boyunca sıkılmaz. Oyun imkânları sınırsızdır. Aynı durumun Türkçe dil bilgisi sisteminde bulunması, çok büyülü bir özelliktir. Türkçe dil bilgisi, hemen hemen matematik kadar düzenli ve istisnasız karaktere sahip bir dil.”dir. page 257 (261 in pdf) in book (The Science of Language by Max Müller in 1861) It is a real pleasure to read a Turkish grammar, even though one may have no wish to acquire it practically. The ingenious manner in which the numerous grammatical forms are brought out, the regularity which pervades the system of declension and conjugation, the transparency and intelligibility of the whole structure, must strike all who have a sense of that wonderful power of the human mind which has displayed itself in language. Given so small a number of graphic and demonstrative roots as would hardly suffice to express the commonest wants of human beings, to produce an instrument that shall render the faintest shades of feeling and thought;-given a vague infinitive or a stern imperative, to derive from it such moods as an optative or subjunctive, and tenses as an aorist or paulo-post future;-given incoherent utterances, to arrange them into a system where all is uniform and regular, all combined and harmonious;-such is the work of the human mind which we see realized in “language.” But in most languages nothing of this early process remains visible. They stand before us like solid rocks, and the microscope of the philologist alone can reveal the remains of organic life with which they are built up. In the grammar of the Turkic languages, on the contrary, we have before us a language of perfectly transparent structure, and a grammar the inner workings of which we can study, as if watching the building of cells in a crystal bee-hive. An eminent orientalist remarked “we might imagine Turkish to be the result of the deliberations of some eminent society of learned men;” but no such society could have devised what the mind of man produced, left to itself in the steppes of Tatary, and guided only by its innate laws, or by an instinctive power as wonderful as any within the realm of nature.

  • @ayseatalik1333
    @ayseatalik13333 жыл бұрын

    Güzel Türkçe'min matematik yapısı beni her zaman heyecanlandırır!

  • @enginbozkaya2

    @enginbozkaya2

    3 жыл бұрын

    @Erkan Özçelik Arapça'da 2000'e yakın Türkçe kelime var

  • @katitobyt

    @katitobyt

    3 жыл бұрын

    @Adolf Hitler Bana hatırlat sana bunların Türkçelerini yazayım. Bunların hepsinin Türkçesi var fakat kimse kullanmıyor.

  • @enginbozkaya2

    @enginbozkaya2

    3 жыл бұрын

    @Adolf Hitler dostum benim alanım Arapça. Ayrıca internetten Deniz Karakurt'un Aktarma sözlüğünü indirebilirsin diğer arkadaşla konuştuğunuz konu için

  • @habibbalkc334

    @habibbalkc334

    3 жыл бұрын

    @Adolf Hitler Hava kelimesi Arapça’dır.

  • @arslanduha

    @arslanduha

    3 жыл бұрын

    @@katitobyt devamın tamamın fazlanın Türkçesi ne, merak ettim

  • @ART-mu9fc
    @ART-mu9fc4 жыл бұрын

    Hocam bize okulda, - Çocuklar arap harfleri anlaşılması ve dahi yazılması gayet karışık ve zor olduğundan atatürk harf devrimini yapmıştır Hocam iranlılar türklerden çok daha mı zeki?

  • @benimadmkrmz6836

    @benimadmkrmz6836

    4 жыл бұрын

    Evet İbni Sina Harezmi Gazali .. Hatta Araplarda bizden çok iyi bilim olarak ve Yunanlar İyi araştır gör

  • @demir3174

    @demir3174

    4 жыл бұрын

    Atatürk'ün harf devrimi yapması zor olduğundan değil Türkiye'nin yönünü batıya çevirmesindendir.İsmet İnönü Atatürk'ün Arap alfabesiyle yazmaya devam ettiğini hatıralarında yazmış diye hatırlıyorum

  • @ayseatalik1333

    @ayseatalik1333

    3 жыл бұрын

    İranlılar, Türklerden çok daha fazla okuryazar! Halen de öyle!

  • @ART-mu9fc

    @ART-mu9fc

    3 жыл бұрын

    @@ayseatalik1333 iran dediğimiz ( yarısi güney azerbaycan zaten)

  • @ayseatalik1333

    @ayseatalik1333

    3 жыл бұрын

    @@ART-mu9fc Kuzey Azarbaycan da Tekrar Latin alfabesine geçti zaten, Kurul alfabesinden sonra!

  • @omerumit9718
    @omerumit97183 ай бұрын

    Nu het Sami Banarlinin Türkçe ile alâkalı kitaplarını okuyun güzel bilgiler var. Köyde kullanılan türkçeyi unutmayın. Her Türk ayrıca bir lehçe öğrenmelidir. Mesela Türkiye Türkleri Kazak lehçesini öğrenmelidir. (Kazak lehçesini bilirsek diğer Türk boylarıyla kolay anlaşırız. Dilde fikirde işte birlik Ismail Gaspirali Cibinlik= bebekleri sineklerden koruyan örtü ( Anadolu Turkcesi) Cibin = sinek ( Türkistan Turkcesi)

  • @MG-jl9sn
    @MG-jl9sn3 жыл бұрын

    Salam bar ostad elber.cok tarek beler.iran

  • @muratozezer2572
    @muratozezer25726 жыл бұрын

    Brnim dilim TURKCE....OLENE KADARDA TURKCE KALİCAK..DİLİMİ HERSEYDEN CK SEVİYORUM

  • @zeynepsudetokgoz2921

    @zeynepsudetokgoz2921

    6 жыл бұрын

    Eğer Türkçeni seviyor isen, yazım kurallarına dikkat et. Birine saygı duymadığın zaman onu sevmiş olmuyorsun!

  • @hzaydin

    @hzaydin

    6 жыл бұрын

    Gülmece yaptığını varsayıyorum. Umarım öyledir :D

  • @RyuzenTV

    @RyuzenTV

    6 жыл бұрын

    Memlekette gerizekalı sayısı her geçen gün artıyor...

  • @lelouchvibritannia2329

    @lelouchvibritannia2329

    6 жыл бұрын

    Yazım kurallarını kenara atarak seviyorsun sanırım sen. "Ayılar, sevdiklerini severken öldürür imiş."

  • @lelouchvibritannia2329

    @lelouchvibritannia2329

    6 жыл бұрын

    Yavrum senin dinin hani evrensel idi? Niye arapça konuşacakmışız?

  • @Tokmakchishahap
    @Tokmakchishahap3 жыл бұрын

    Bizim dil tekil çekilir evet ama kök zenginliği arapçada daha bol. Eğer Ortaylı Öztürkçeden bahsediyorsa yani arapça farsça ingilizce Fransızca katkılı olmayan dilimizden bahsediyorsa görürki bir çok kavram için sıfırdan kelime türetmek gerekir. Ama arapça bunlara daha hazırlıklı. Çünkü onlar dillerini yoğurmuş asırlarca. Bizim dilimiz 1000li yıllardan sonra yükselen bir hızla arapça ve farsçaya yerini bırakmış ve hazır kavramlar terimler kullanılmış. Hasta diyoruz sayrı demiyoruz. Yani bu sebeplerle dil tembelleşmiş yoksullaşmış. Kusura bakmasın zengin bir dil olmanın bence bir kriteri de kök bolluğu ve karşılama kolaylığıdır. Rüşvet gasp tecavüz taciz zorbalık.. Bunları ha deyince karşılayın. Ya da nusret himmet muavenet medet müzaveret iane vb. hepsine yardım deyince olmuyor. Ama hepsi yardım demek.

  • @selcukozer3374

    @selcukozer3374

    3 жыл бұрын

    BAZI ARAPÇA KÖKENLİ KELİMELER Davet,helal,Zabıt,fazla,Elbise dikkat,izin,tekrar,fayda,zarar,nokta kıyafet,adam,Tamam,devam,yani Lütfen,Ve,Şey,kayıt,mesafe,ayar,af,sofra,aşı,teşekkür,alaka,kadar,halk,cumhur,aile,millet,muhalefet,sel mutfak,harita,cadde,sokak,sanat iktidar,heykel,keşif,cins,inat,gurbetgurur,kibir,defa,kere,ret,şube,galipgaliba,tedavi,kaza,sabah,akşam namus,tabak,tabii,felç,kalabalık nefret,tecavüz,taciz,cinayet,ceza hapis,taksim,takip,kabul,kitle,kütleküsurat,çaba,dahil,merkez,facia derece,leblebi,lehçe,dikkat,bela kafa,fare,fil,zürafa,mücevher taş,lezzet,iklim,hariç,acil,kumaş salı,cuma,çorap,imza,işaret,leylek cilt,vücut,ukala,medeniyet,yani şaka,Latife,cumhuriyet,marş İstiklal,şehit,Asker,silah,tabut mezar,kabir,hürriyet,mide,defin halı,raf,taraf,saat,dakika,saniye Tatil,seyahat,tasarruf,tehlike,itiraf iptal,hareket,ithal,ihraç,kasap kepab,haciz,hadım,ameliyat dükkan,bakkal,nüfus,çakmak suikast,ücret,nakit,müşteri?fiyat,hareket,arsa,daire,icra,müdür diyanet,mağara,hedef,fikir,madde macera,Aşk,Aynen,maden,mavi, kırmızı,Beyaz,hilal,ceviz,dünya servet,battaniye,iade,teslim?sebep,hayat,tehlike,zaman,vakit sanat,manzara,muayene devlet,millet,meclis,karar,dava mahkemehak,hukuk,siyaset,Adalet vaka,küfür,memleket,insan Hayvan,zirve,mahalle,sokak,cadde,nisan,haziran,temmuz,eylül,kasım,kitap,defter,sıra,masa,kalem,adam coğrafyaedebiyat,tarih,inkılap kimya,mantık,şemsiye,şiir,hikâye,masal,haber,sahte,cihat,harp eczane,Hakaret,mağara,kıyafet elbise,firın,miras,havuz,resim mevsim,harika,mükemmel,müthiş,muhteşem,kelime,ela,fırsat,imkân,helal,ırk,battaniye,fark,aynı,kolye tecrübe,tercüme,şifa,hamam,temiz,facia,hazine,maliye,belediye heyecan,budala,kürsü,zafer,sabun,vatan,fincan,fidye,cesaret,ayıp karar,hakem,taç,naaş,sevdaceset nabız,kumar,nafaka,nefis,kumaş vezir,sadrazam,alemdar,alay,fistan,ferace,tesettür,kılıf,hile,hilal, toplamda 6467 tane Arapça kökenli kelime vardır BAZI FARSÇA KÖKENLİ KELİMELER Çarşamba,Perşembe,Pazar,hafta para,renk,,zengin,merdiven,rüzgar,hava,namaz peygamber,abdest, günah,oruç,bayram,bahar,ateş,çöpzincir,yabancı,mühür,gül,nilüfer çarşı,cadı,ses,pamuk,ıspanak zıvana,torba,pul,keşke?tencere,piç,orospu,pul,destan sincap,torba,çuval,şive,leğen,ayna düşman,asal,çanta,şeker,şirin,derepiç,cam,pencere,cehre,ciğer,ceylan,padişah,saray,rehber,şehir,beste hemşire,kulübe,hemen,sert,zor çubuk,hazan,eyvah,sade,meyve sebze,havuç,şeftali,armut,sepet zehir,zemin,satranç,perde,dolap Yaren,efsane,tere,tiryaki,belki yahni,pervane,tahta,Sude,müjgan sütun,nişan,fındık,fıstık,kağıt çabuk,padişah,,tüfek,beraber,bel afitap,nargile,ferah,fişek,sert herkes,hiç,sucuk,mercimek,pirinç Menekşe,pilav, reçel,tohum,yaban, yasemin,külah,gül,köşe,günah siyah,pembe,çoban,destan,dürüst,ezber,gerdek,mum,koza,kireç,kin kumbara,köfte,ejderha,terazi karşı,karpuz,kör,zor,leke,lüle mehter,meydan,nilüfer,nişasta nohut,peri,pes,zımba,çakal,çene Çeşme,çeltik,hoca,hurda,incir,kemer,keriz,keşke,lacivert,bahçe,saray,kilit,ahenk,duvar,eğer,terzi,tez,nar,köşk,çift,çirkin,kelepçe,çünkü,post,kireç,tembel,müjde,pehlivan,kepçerastgele...(toplamda 1359 tane Farsça kökenli kelime vardır) BAZI FRANSIZCA KÖKENLİ KELİMELER Alo,telefon,program,doktor,polis fotoğraf,grafik,kafe,tip,karakter kalite,kalori,kalorifer,kontör kamera,kamp,kampüs,kanepe kanser,olimpiyat,virüs,kantin,kapasite,karakter,karbon,kare,karizma karnaval,karne,kart,kartvizit,kazak,klasik,klima,kolej,kolera,kolonya, komik,kompleks,komutan,mağaza,mesaj,program,stüdyo,not, Müzik,abone,kanal,analiz antrenman,okul,lise,üniversite tuş elektrik,kablo,tuvalet,lig,lider,puan,lavabo,şifon,vites,direksiyon sinema,stüdyo,teori,teleskop terör,turist,şampiyon,şans,şifre taktik,rezerv,römork,sembol slogan,rezonans,roket,spor,sosis sodyum prezervatif,porno,seks,taksi türban,park,kamyon,kamyon,okul,film,mikrop, mikrofon,manyak,ambulans,anten,ateist,atlet,atom,avans,avantaj azot, bakteri,bale,balkon,bant,baraj barbar,bilet,bezik,biyosfer,blok boks,bir,branş,burs,buldozer bülten,büro,centilmen,dans daktilo,delta,demografi,deplasman,depo,detay,diktatör,dijital,dinozor,diploma,direksiyon,disko,diyafram,doküman,dosya,dram,dublaj montaj,editör,ekip,ekonomi,ekran,ekselans,ekstra,ekvator,elips embesil,empati,empoze,endeks endüstri,enflasyon,enstrüman espri,eşarp,etnik,etüt,fabl,faks fantastik,fay,faşişt,feodalite,festival,figür,filozof,filtre,final,fizik,fiyort flaş,flüt,fon,fonksiyon,formül frekans,fragman,fuar,füze,galeri galos,garaj,garanti,gardiyan garson,gastronomi,gaz,gazoz geometri,gitar,glikoz,gofret,gram granül,gramer,gri,grup,halter helyum,ideal,idol,organik inorganik,istatistik,jaguar jenerasyon,jest,jeopolitik,jips,jübilekostüm,kredi,krem,kristal,kulüp kongre,konfor,konservatuar, laboratuvar,lastik,limit,lüks,makyaj,maraton,mars,matematik,mayo metre,metro,milyon,milyar minibüs,misket,mobil,molekül motor,motosiklet,negatif,pozitif organ,otogar,otomatik,palet,paket,park,pantolon,paragraf,paraşüt paten,pense,periyot,pijama,pil pilot,pist,portre,pratik,prens prenses,priz,radyo,obezite,kontrol koordinat,koreografi,koridor randevu,rektör,reform,viraj,vize(toplamda 5253 tanedir) BAZI İTALYANCA KÖKENLİ KELİMELER Afrika,asya,amerika,Avrupa,lira marka,maske,fabrika,numara tabela,sigorta,portakal,mandalina limonata,poğaça,salça,salata pırlanta,orkestra,toka,kasa,piyano,makarna,plaka,makine,vanilya pizza,madalya,madalyon,fatura posta,parola,kaptan,korsan,antika,imparator,fulya,zebra,kampanya çikolata,tornavita,bravo,gazino, şırınga,güverte,villa,kopya,familya,fiyasko,iskele,banka,makine, palyaço,opera,tersane,mafya,bilye,kurdele,bomba,kolonya,borsa karga,brokoli,çinko,çimento,pusula,diva,düello,manevra,mekanizma diaspora,bilanço,bilardo,pirzola röveşata,falçata,lunapark,reçete,raçon

  • @enginbozkaya2

    @enginbozkaya2

    2 жыл бұрын

    Arapça da İslam gelene kadar çok zengin bir dil değildi. Eski Arapça şiirleri okursanız aşırı düzensiz olduğunu görürsünüz. Kuran ile adeta Tanrısal bir müdahale yapılmış Arapça'ya, bu değişim çok muazzam ancak bu haliyle bile yapısı çok bozuk. Kelime haznesine bakacak olursak ta 7-8. Yüzyıl dillerini kıyasladığımızda aslında Türkçe'nin çağının ötesinde bir dil olduğunu görürüz. Bilmem bunun nedeni nedir? Belki de maharet dilde değildi de Tonyukuk ve Yollug Tigin'de idi. Ama yinede dil malzeme sunmadan yazar ne yapabilir ki?

  • @yesilgunes9709

    @yesilgunes9709

    2 жыл бұрын

    @@enginbozkaya2 Niye böyle saçma vakit yakan tartışmalara heycanla koşuyoruz. Bu video ve onun içeriği gibi taşıyan videoların görüntüleme sayısı korkutucudur.

  • @user-my4wj2dp9r

    @user-my4wj2dp9r

    2 жыл бұрын

    @@enginbozkaya2 Bilmelisiniz ki, Arap dilinin temeli, düzensiz olarak nitelendirdiğiniz şiirlere dayanmaktadır. Affedersiniz, düzensiz çünkü Arap değilsiniz ve Arapça anadiliniz değilse anlamını asla anlayamazsınız. Çünkü konu çok karmaşık ve dili Arap olmayanlar için çok ama çok zor. Saf Arapça ile yazılmış bir şiir olan Elfiya bin Malik'i alimlerinize sormanızı tavsiye ederim, onlar size anlamanın ne kadar zor olduğunu ve insanların açıklayamayacağı şekilde nasıl düzenlendiğini size açıklayacaklardır.

  • @enginbozkaya2

    @enginbozkaya2

    2 жыл бұрын

    @@user-my4wj2dp9r dostum bana açıklar mısın yabancıların anlamasının mümkün olmadığı bir dil sence düzenli midir?

  • @muhammet4356
    @muhammet43566 жыл бұрын

    Hızı 1.25 yapın dadınnyan yenmiyor...

  • @ahmetagr6062
    @ahmetagr60624 жыл бұрын

    *Prof. Dr. Halil İnalcık:* *Bin kelimeyle iktifa edersek zihni melekelerimiz dumura uğrar, herkesin ağzında bir stres.* *İyi de stresten maksadın ne güzelim?* *Dert mi, gam mı, kahır mı, keder mi, gussa mı, yeis mi, tasa mı, mihnet mi, elem mi, üzüntü mü, endişe mi, kasvet mi, nedamet mi, melal mi, enduh mu, hüzün mü, hüsran mı, hicran mı, ızdırap mı, inkisar mı, kabus mu, hafakan mı, teessüf mü, teessür mü, vehim mi, buhran mı, matem mi, gaile mi? Söyle hangisi?’’*

  • @letsplaionline

    @letsplaionline

    4 жыл бұрын

    Bunların içinde Türkçe kelime 2 ya da 3 tanedir. Türkçe duygusal ve bilimsel ifade gücü düşük bir dil olduğu için bu eksiklerini yabancı kelimeler ile kapatıyor. Bunun sebebi de sanırım medeniyetle geç tanışmış, göçebe bir toplum olmamız. Yine de çok severim Türkçeyi. Çok zekice bir dil ve halk şiiri çok güzel 😊

  • @goatslayer8378

    @goatslayer8378

    4 жыл бұрын

    ​@@letsplaionline Sizin kelime darağacınız zengin olmayabilir, bu Türkçe'yi ifade gücü düşük kılmıyor. "Stres" kelimesinin yerini alabilecek Türkçe kelimeleri aklıma gelebildiğince sıraladım. Eminim kapsamlı bir araştırma yapılsa daha fazlası bulunur. "İyi de stresten maksadın ne güzelim?" Diye sorulmuş biri hangi duyguları hissediyor olabilir?; üzgün, bitkin, bıkkın, sıkkın, kırgın, gergin, acılı, yaslı, düşünceli, duygulu, ağrılı, yıkılmış, karalar bağlamış, karamsar, derin, sızı, ezinti. Görüldüğü üzere örnekler az değil. Arapça'nın diğer Semitik diller'den alabildiğince kelime aldığını unutmamak gerek. Ha keza, Semitiklerin yazılı edebiyatı 4 bin yıl önceye dayanıyor, Türklerin ise yalnızca 1,500 yıl önceye... Dolayısıyla onların kaydettiği ve gelecek nesile aktardığı kelimeler bizden daha fazla. Türklerde dil ağız yoluyla aktarılıyor ve birçok kelime kullanılmadığından zamanla unutulup gidiyor. Semitikler bulundukları konum gereği gerek Hititler, Persler gibi Hint Avrupalılarla, gerekse Sümerler ve Mısırlılar ile kayda değer etkileşim ve kültür alışverişinde bulundular. Bu sebeple dilleri de daha zengin bir hal aldı. Türklerse tek başlarına bozkırda at sürmekten başka bir şey yapmadılar., konumları gereği isteseler de yapamazlardı. Uçsuz bucaksız sibirya bozkırlarında kültür alışverişi yapacak bir atlar, bir de Moğollar var, o kadar. Buna rağmen Türkçe oldukça zengin bir dil.

  • @letsplaionline

    @letsplaionline

    4 жыл бұрын

    @GOATSLAYER Türkçe zengin bir dil dememizle, Türkçe zengin bir dil olmuyor maalesef. Ikına sıkına yazdığınız kelimelerin de zenginlik göstergesi olmadığı - nitelik ve nicelik bakımından - açıkça görülüyor. Ben yabancı kelime kullanımına karşı değilim. Özellikle bilimsel ve felsefik konularla hiç ilgilenmemiş bir toplum olduğumuz için bu alanlarda yabancı kelime almamız bir zorunluluktur. Atatürk'ün geometri terimleri - Üçgen, teğet, açıortay vs. - ya da bilgisayar vs. nokta atışı üretilen güzel kelimeler ancak bunlar genele hitap eden kelimeler olduğu için kabul görmüştür. Üçgen ya da bilgisayar hemen herkesi ilgilendirir. Ama tutup da empresyonizmi izlenimcilik diye çevirmek abestir bence. Onu bilmesi gereken kesim bir zahmet açıp da İngilizce ya da Fransızca öğrensin.

  • @michael.m-mira2665

    @michael.m-mira2665

    4 жыл бұрын

    @@letsplaionline yalnızca Bilgisayar mı Sınalgı = Televizyon (Kırgızca) Telefon = Çınka çok var daha Bütün kavramların Türkçesi var!

  • @hamzalahjouji187

    @hamzalahjouji187

    3 жыл бұрын

    6 kelimeden Hariç diğerleri hepsi Arapça, 6 olan kelimeleri belki bilmediğimden, onlarda Arapça olabilir.

  • @ilyaskarademir8765
    @ilyaskarademir87654 жыл бұрын

    Arapça dersi alan birisi olarak Arapça Türkçe'den daha zor daha kurallı.edebiyat alanında hitabet alanında ilerlemiş bir dil .bir kelimeyi 7 8 cümlede degisik anlamda kullanibiliyorsun

  • @brainblox5629

    @brainblox5629

    4 жыл бұрын

    Işte oda bir dilin dürüst bir işe yaramadığına bir kanıttır. Ben elektrik mühendisliği okuyorum, öyle bir dille bi halt çözemem.

  • @ilyaskarademir8765

    @ilyaskarademir8765

    4 жыл бұрын

    @@brainblox5629 sen turkceyleden bir halt cizemezsin.kullandigin kelimelerin hiçbiri Türkçe değil yabancı.korkma

  • @brainblox5629

    @brainblox5629

    4 жыл бұрын

    @@ilyaskarademir8765 senin gibo arap putlaşdıran çeyrek türkler bu devleti çöktürmeselerdi daha fazla türk kelimelerimiz olurdu yani

  • @ilyaskarademir8765

    @ilyaskarademir8765

    4 жыл бұрын

    @@brainblox5629 kardeş şuan önünü tutan yok .git öğren şuan konuştuğun Türkçe'nin yüzde altmış rapaca yüzde otuzu Farsça .o zaman Türkçeyi konuşma Göktürk eti öğren tutan yok.istersen sıradan sana Türkçe sanıp Arapça olan kelimeleri sana atabilurim

  • @Turk-ug1bi

    @Turk-ug1bi

    4 жыл бұрын

    @@ilyaskarademir8765 hadi lan ordan! Türkçe hakkında gram bilgin yok %60'ı Arapçaymış ha yalancı arapsever? Türkçe'nin %86'sı Türkçe sözcüklerden oluşur. %5'i Arapça, %4'ü Fransızca, %2'si Farsça, %3'ü ise diğer dillerdendir. Türkçe gayet de varlıklı bir dildir. Arapçada cümleyi bir çok şekilde söyleyebiliyorsan bunun neden lehçe farklılığıdır, başka bir s*kim değil.

  • @abcdefghijklmnopqr8521
    @abcdefghijklmnopqr8521 Жыл бұрын

    Çok komik farkındasınız komik ve fark kelimesi yabancı bir kelimedir ama kelime sözü bile Arapça

  • @AkıncıV2
    @AkıncıV2 Жыл бұрын

    Hocam kaşgarlî ahmet deyil Mahmut 😅

  • @ercancoskun5310
    @ercancoskun53104 жыл бұрын

    Hocam ayette, “ biz her kavme kendi dilleriyle hitap edecek peygamberler gönderdik ki anlayasınız” diyor, Türkler İslamiyetten önce olduğuna göre ve Türk kavmine peygamber gelmediğine göre biz kurandan (haşa)muaf mıyız yoksa bizde araplardanmıyız?

  • @Avrasyamt2

    @Avrasyamt2

    4 жыл бұрын

    tefsire bak anlarsın

  • @traveler717

    @traveler717

    3 жыл бұрын

    Türklere peygamber gelmediğine nasıl bu kadar eminsin ? Kuran'da 25 peygamberin adı geçer ama rivayetlere göre 124.000 ya da 224.000 peygamber gelmiştir

  • @runyes3926
    @runyes39263 жыл бұрын

    Adam konuşurken uykum geliyor

  • @alipoyrazfersahoglu7844
    @alipoyrazfersahoglu78446 жыл бұрын

    Beyler ve hanımlar! Konuşan şahıs öyle cahil bir adam değil. Saygın bir tarih bilginidir.

  • @gokhanmeral5383

    @gokhanmeral5383

    3 жыл бұрын

    Adam yaşayan bir kütüphane üstelik kitap bile tek bir dilde bilgi verir ilber hoca anadili seviyesinde 7 dil konuşur.

  • @ahmedasperatus4180

    @ahmedasperatus4180

    3 жыл бұрын

    Evet cahil değil zırcahil

  • @mehmetylmaz6341
    @mehmetylmaz63413 жыл бұрын

    şu dandik mikrofonu şu adamın önüne hangi işbilmez koyduysa .....

  • @Mustafa-yw8hx
    @Mustafa-yw8hx3 жыл бұрын

    Türkçe Medeniyet kelimesinin karşılığı var mı?

  • @Turanid.209

    @Turanid.209

    3 жыл бұрын

    Uygarlık olabilir eğer yabancı değilse

  • @turukbodunucuntunudmadmkun2088

    @turukbodunucuntunudmadmkun2088

    3 жыл бұрын

    Var Çöl bedevisi. Sözcük olarak Türkçe karşılığı uygardır.

  • @candarbeg6238

    @candarbeg6238

    3 жыл бұрын

    Uygar sözü nerden çıktı: İlk yerleşik hayata Uygurlar geçti, öyleyse Uygurlar ilk medeni Türklerdir, ortanca harfi değiştirelim, medeniyetin Türkçe karşılığı olsun. İşte dil kurumumuzun başında böyle hainler olduğu için Türkçe'miz bir çıkmazın içine girmiştir.

  • @turukbodunucuntunudmadmkun2088

    @turukbodunucuntunudmadmkun2088

    3 жыл бұрын

    @@candarbeg6238 boş herif. Dil dediğin zaten insanların uydurması ile ortaya çıkmıştır. Ayrıca senin dediğin gibi de değil

  • @Mustafa-yw8hx

    @Mustafa-yw8hx

    3 жыл бұрын

    Uygurluk kelimesidir o da 1930 larda türetilmiştir.Çünkü karşılığı 1930 lara kadar yokmuş.

  • @veve4517
    @veve45174 жыл бұрын

    arapça bilmiyorum ama öğrenmek isterdim. bir sözcük öğreniyorum, aslında şu kökten geliyor, bu sözcük de o kökle bağlantılı filan derken içine düşüyorum. kulağa da hoş geliyor şarkıları farsca için aynı şeyleri söyleyemem. itici bir tonlaması var, abartılı.

  • @veve4517

    @veve4517

    4 жыл бұрын

    @Ayıoğluayı Knut beni de uzaklaştıran o tonlama. o dil grubundan ispanyolca, fransızca ve yerel çingene dilini seviyorum.

  • @bilgehanyaseminasena3591
    @bilgehanyaseminasena35915 жыл бұрын

    Puan bizim konuştuğumuz Türkçeye değil öz Türkçemiz ile kıyaslsyın sonra konuşun

  • @altaiccultureandlanguage6184

    @altaiccultureandlanguage6184

    4 жыл бұрын

    @Marilyn Manson :/?

  • @talebe7772

    @talebe7772

    3 жыл бұрын

    O Öztürkçe daha garabet. Moğolcadan manasız kelimeler alıp mana vererek kullanmak ile lûgat kurulmaz

  • @p0kem0nu

    @p0kem0nu

    3 жыл бұрын

    Dünyada öz dil varmı sana soruyorum İngilizce'de 14 bin fransızca kelime var çincede 500 600 türkçe kelime var sen ne anlatıyorsun.

  • @p0kem0nu

    @p0kem0nu

    3 жыл бұрын

    Günümüz Türkçesinde 12 bin yabancı kelime var bunların 6 bini Arapça 5 bini fransızca.

  • @tufankahraman8428

    @tufankahraman8428

    3 жыл бұрын

    Şu an konuştuğumuz dil bile fizik ve felsefe anlamak için yeterli değil. O kadar kelime transferine rağmen bu kadar olmuş. Yukarıda bir arkadaşın dediği gibi Türkçe komut verme dili ilaveten dedikodu dili. Türkçe soyut kavramları ifade etmede yetersiz kalıyor.

  • @hayalkurdu
    @hayalkurdu2 жыл бұрын

    Yabancı kelimeler doğru pasaportsuz gezemezler fakat Nihat Sami Banarlı hocanın uyardığı üzere örnek kelimesi ermeniceden - gin ekiyle geçmiştir ve ne yazık ki "örneğin" şeklinde yaygın olarak kullanılır.

  • @ascavus4800

    @ascavus4800

    Жыл бұрын

    Tdk başkanı agop dilaçarın işi olmasın o

  • @Turanid.209
    @Turanid.209 Жыл бұрын

    Bir dili güzel yapan birden çok unsur vardır bence. Zenginliği, yapısı, öğrenim kolaylığı, konuşması ve kulağa hoş gelmesi. Arapça zengin ve yapılı. Ama ne öğrenmesi ne konuşması kolay. Hırıltılı ve çatlatarak çıkan harfleri söylemesi zor ve kulağa itici geliyor

  • @TarihFanKanali

    @TarihFanKanali

    Жыл бұрын

    Alman şarkıyatçısı Gerhard Doerfer farsçada Türkçe unsurları araştırdığı 4 ciltlik kitabında, yalnız elif harfinde 267 unsura madde başı olarak yer vermiştir. İsveçli dilbilimci Lars Johanson’a göre orta farsça zamanından beri, farsça tedricen türkçeyle birleşme yönünde hareket etmektedir. Alman doğubilimci Doerfer’e göre ise, farsça çoktandır Türk dili tipine meyletmektedir ve hatta bazı durumlarda farsça Hint- Avrupa dili görünüşünü kaybetmektedir. ,,,,,, Dilbilimcilerin Türkçe Hakkındaki Görüşleri Johan Vandewalle “...Anadili Türkçe olan bir kişinin kısa cümlelerle düşündüğü, konuşma anında ise bu kısa cümleleri çeşitli yollarla birbirine bağlayarak karmaşık yapılar kurduğu görüşündeyim. Bu “cümle bağlama eğilimi” bazı konuşurlarda zayıf, bazılarında ise adeta bir hastalık derecesinde güçlü olabilir. Bu son durumda ortaya çıkan dilsel yapılar, insan zihninin üstün olanaklarını en güzel şekilde yansıtıyor. Farklı dil gruplarına ait birçok dili incelediğim halde şimdiye kadar hiçbir dilde beni Türkçedeki karmaşık cümle yapıları kadar büyüleyen bir yapıya rastlamadığımı söyleyebilirim. Biraz duygusal olmama izin verirseniz, bazen kendime “Keşke Chomsky de gençliğinde Türkçe öğrenmiş olsaydı... “ diyorum. Eminim o zaman çağdaş dilbilim İngilizce’ye göre değil, Türkçe’ye göre şekillenmiş olurdu...” *. (Max Müller,): Türkçenin bir dilbilgisi kitabını okumak, bu dili öğrenmek niyetinde olmayanlar için bile gerçek bir zevktir. Türlü dilbilgisel biçimlerin belirtilmesindeki ustalık, ad ve eylem çekimi sistemindeki düzenlilik ve bütün dil yapısındaki saydamlık ve kolayca anlaşılabilme yeteneği, insan zekâsının dil aracıyla beliren üstün gücünü kavrayabilenlerde hayranlık uyandırır... Araç olarak, Türk dilindeki duygu ve düşüncenin en ince ayrımlarını belirtebilme, ses ve biçim öğelerini baştan sona dek düzenli ve uygulu bir sisteme göre birbiriyle bağdaştırıp dizileme gücü, insan zekâsının dille gerçekleşen bir başarısı olarak belirir. Birçok dillerde bu gibi olaylar gözden perdelenmiştir; onlar çözülmez kayalar gibi karşımızda durur ve ancak dilcinin mikroskopuyla dil yapısındaki organik öğeler ortaya çıkarılır. Türk dilinde ise, her şey saydamdır, apaçıktır. Dilin iç ve dış yapısı, billur bir arı kovanı yapısını seyrediyormuşuz gibi ortadadır. Ünlü bir doğu bilgini bu dil hakkındaki hayranlığını şöyle belirtmiştir: Türk dili, seçkin, bir bilginler kurulunun uzun bir çalışma ve oylaşmasıyla yapılmış sayılacak düzgünlüktedir Türk dilinin çekim biçimindeki hiç bozulmayan düzgünlük ve düzen, yapısından gelen kavrama kolaylığı, dilde yaratılan bu olağanüstü anlatım gücünü anlayabilenleri heyecana sürükler. Türkçedeki en ustalıklı yapı, eylem (fiil) yapısıdır. Hiçbir dilin anlatamadığı ya da ancak birçok sözcükle anlatmaya çalıştığı anlam inceliklerini, Türk dili tek bir sözcükle anlatabilir.” *Fransız Türkolog Jean Deny,:”Türk dili, seçkin bir bilginler kurulunun danışma ve tartışmaları sonucunda oluştuğu kanısını uyandırıyor.Türkçe eylem(fiil)lerde kendine özgü öyle bir özellik vardır ki, bunun bir benzerine Arian dillerinin hiçbirinde rastlanmaz. Bu özellik, yapım ekleriyle yeni sözcük oluşturma gücüdür”.”. Jean Deny *Moliere: “Türkçe; az söz ile çok anlam ifade eden, hayran olunacak mükemmel bir yapıya sahip dil.”dir. *Herbert W. Duda:“Bütün düşünce ve hisleri en mükemmel bir şekilde ifade eden Türkçe, o kadar zengin bir kelime hazinesine sahiptir ki, herkes bu dile hayranlıkla bakmakta ve onu en mükemmel bir bilim dili olarak kabul etmektedir.’”. *Herbert Jansky:“Türk dili, vokabuler, fonetik, imla, sentaks ve kelime hazinesi itibarıyla son derece zengin ve kolay anlaşılan, kolay öğrenilebilen bir bilim dili.”dir. *Paul Roux:“Türkçe, akıl ve düşünce dolu matematiksel bir dil.”dir. *Otuz iki dil bildiği için Babil Dünya Ödülü’nü alan Belçika’nın Gent Üniversitesi Doğu Dilleri ve Kültürleri Merkezi Başkanı Dr. Johann Van De Walle, günümüzde Türkçeye neden ilgi duyduğunu şöyle anlatıyor: “Türkçe, çok kısa bir zamanda öğrenilebilir. Satrançta kurallar mantıklı, basit ve az sayıdadır. Yedi yaşında bir çocuk bile satranç oynamasını öğrenebilir. Bu kolaylığa karşın, satranç oynayan kişi yaşamı boyunca sıkılmaz. Oyun imkânları sınırsızdır. Aynı durumun Türkçe dil bilgisi sisteminde bulunması, çok büyülü bir özelliktir. Türkçe dil bilgisi, hemen hemen matematik kadar düzenli ve istisnasız karaktere sahip bir dil.”dir. page 257 (261 in pdf) in book (The Science of Language by Max Müller in 1861) It is a real pleasure to read a Turkish grammar, even though one may have no wish to acquire it practically. The ingenious manner in which the numerous grammatical forms are brought out, the regularity which pervades the system of declension and conjugation, the transparency and intelligibility of the whole structure, must strike all who have a sense of that wonderful power of the human mind which has displayed itself in language. Given so small a number of graphic and demonstrative roots as would hardly suffice to express the commonest wants of human beings, to produce an instrument that shall render the faintest shades of feeling and thought;-given a vague infinitive or a stern imperative, to derive from it such moods as an optative or subjunctive, and tenses as an aorist or paulo-post future;-given incoherent utterances, to arrange them into a system where all is uniform and regular, all combined and harmonious;-such is the work of the human mind which we see realized in “language.” But in most languages nothing of this early process remains visible. They stand before us like solid rocks, and the microscope of the philologist alone can reveal the remains of organic life with which they are built up. In the grammar of the Turkic languages, on the contrary, we have before us a language of perfectly transparent structure, and a grammar the inner workings of which we can study, as if watching the building of cells in a crystal bee-hive. An eminent orientalist remarked “we might imagine Turkish to be the result of the deliberations of some eminent society of learned men;” but no such society could have devised what the mind of man produced, left to itself in the steppes of Tatary, and guided only by its innate laws, or by an instinctive power as wonderful as any within the realm of nature.

  • @Turanid.209

    @Turanid.209

    Жыл бұрын

    @@TarihFanKanali Çok teşekkür ederim. Mutlu oldum bu yoruma. Ne yazık ki ecnebi dediğimiz insanlar hakkımızı teslim ederken,kardeş dediğimiz ya da içimizdeki aşağılık duygusu olan kişiler benim dilimi yerden yere vuruyor. Kendi dillerine bakmadan. Hem sinirleniyor,hem üzülüyorum. Ve kızıyorum atalara. Arabına,Farsına ve bunların dillerine bu kadar hürmet edip, ilgi göstereceğinize kendi dilinize hürmet ve ilgi gösterseydiniz. Derler ki dönemin kültür dilleri. Hâlbuki egemen güç kimse kültürü oluşturan o'dur. Bugün Amerika gibi. Son 1000 yıl da,bu topraklarda egemen güç Türklerdi. Türkçeyi 3 kıtada hakim kılamazlar mıydı, kılarlardı. Biz Arapça ve Farsçayı değil Arapça ve Farsça bizi takip ederdi. Dil böylelikle çok daha gelişirdi. Kaldı ki tabiri caizse anadan doğma hiç bir dil gelişmez. Kullanılarak,benimsenerek belli bir süreç içerisinde gelişir. Bu konu beni örselemiştir. Hâlbuki Türkçe harika bir dildir. Çok kıvrak ve etkili bir dildir. Doğru ve düzgün kullanıldığı zaman. Bakın sizin de belirttiğiniz gibi dünyanın en ünlü dilbilimcileri bunu dile getirmiş. Bizden olana bizden başka düşman yok. Biz kendi değerlerimizi bilmek de çok ama çok zayıfız.

  • @TarihFanKanali

    @TarihFanKanali

    Жыл бұрын

    @@Turanid.209 Arapça Farsça ve Türkçeyi ana dili gibi bilen ve hatta Araplar gelsin dillerini benden öğrensinler diyen Kaşgarlı Mahmut, Türkçenin Farsçadan çok üstün olduğunu, Türkçe ve Arapçanın ise zenginlik açısından eşit olduğunu, söylüyor, Bir de Türkçe kuralların düzenli olduğunu söylüyor, ben üstte yalnızca yabancılarınkini eklemiştim. bir de Hadisi şerif aktarıyor,” Türk dilini öğreniniz çünkü onların hakimiyeti uzun sürecektir” diye. KAŞGARLI MAHMUD'UN TÜRKLER VE TÜRKÇE İLE İLGİLİ SÖZLERİ: Tanrının devlet güneşini Türk burçlarında doğdurmuş olduğunu ve onların mülkleri üzerinde göklerin bütün teğre-lerini döndürmüş bulunduğunu gördüm.. Tanrı onlara Türk adını verdi ve onları yeryüzüne ilbeyi kıldı. Zamanımızın hakanlarını onlardan çıkardı. Dünya uluslarını yönetim yularını onların ellerine verdi. Onları herkese üstün eyledi. Kendilerini hak üzere güçlendirdi. Onlarla birlikte çalışanı, onlardan yana olanı aziz kıldı ye Türkler yüzünden onları her dilediklerine eriştirdi. Bu kimseleri kötülerin, Ayaktakımının şerrinden korudu. Okları dokunmaktan korunabilmek için, aklı olana düşen şey, bu adamların tuttuğu yolu tutmak oldu. Derdini dinletebilmek ve Türklerin gönlünü almak için onların dilleriyle konuşmaktan başka yol yoktur… And içerek söylüyorum: Ben Buhara’nın sözüne güvenilir, imamlarının birinden ve başkaca Nişabur’lu bir imamdan işittim. İkisi de senetleriyle bildiriyorlar ki, Peygamberimiz kıyamet alâmetlerini, ahir zaman karışıklıklarını ve Oğuz Türkleri’nin ortaya çıkacaklarını söylediği sırada : "Türk dilini öğreniniz, çünkü onlar için uzun sürecek egemenlik vardır. Buyurmuştur. …» 2. TÜRK MADDESİ’nden : Türk, Tanrı yarlıgayası Nuh’un oğlunun adıdır. Bu Tanrının Nuh oğlu Türk’ün oğullarına verdiği bir addır. Biz ad olarak Türk adını ulu Tanrı vermiştir, dedik. Çünkü bize, Kaşgarlı Halef oğlu İmam Şeyh Hüseyin, ona da İbnül Garkî denilen kişi, İbnü Ebüddünya olarak ünlü Eş Şeyh Ebu Bekir El Müfidül Cerceraî’nin dünyanın sonu üzerine yazdığı kitabında ulu Peygambere tanıkla varan bir HADİS yazmış. Hadis şöyledir : «Yüce Tanrı «BENİM BİR ORDUM VARDIR, ONA TÜRK ADINI VERDİM. Onları Doğuda birleştirdim. Bir ulusa kızarsam TÜRKLERİ O ULUSUN ÜZERİNE GÖNDERİRİM» diyor.» İşte bu, Türkler için bütün insanlara karşı bir üstünlüktür. Onları yeryüzünün en yüksek yerinde, havası en temiz ülkelerinde yerleştirmiş, onlara «KENDİ ORDUM» demiştir. Bununla beraber Türkler’de güzellik, sevimlilik, tatlılık, edep, büyükleri ağırlamak, sözünü yerine getirmek, sadelik, öğünmemek, yiğitlik, mertlik gibi öğülmeye değer sayısız iyilikler görülmektedir

  • @TarihFanKanali

    @TarihFanKanali

    Жыл бұрын

    @@Turanid.209 Türk tarihi ile ilgili kitapları kanalımdan indirebilirsiniz. Kanalın hakkında kısmında bazı kitaplar var, topluluk kısmındaki en alt yorumda çoğu kitaplar var, Hepsi bir arada ise sabit başlayan videonun açıklama kısmında ve sabit yorumunda var, ayrıca ilgili videoların altında ilgili kitaplar var, Oğuz Kağan hakkında olan videolara ve altındaki kitap bölümlerine bakmanı öneririm, en azından,

  • @Turanid.209

    @Turanid.209

    Жыл бұрын

    @@TarihFanKanali Şuan çalışıyorum. Mutlaka göz atacağım teşekürler🙏☺️

  • @guzelnsan1328
    @guzelnsan13283 жыл бұрын

    Arapça ve Farsça kadar mükemmel bir dil var mı? İnanılmaz sistematik diller.

  • @guzelnsan1328

    @guzelnsan1328

    2 жыл бұрын

    Türkçe bunların yanında hiçbir şey

  • @guzelnsan1328

    @guzelnsan1328

    2 жыл бұрын

    @AltaX-BS Türkçe'nin Farsça tanımlamalar da olmak üzere onlarca gramer kuralı aldığını ve Farsça'nın en büyük Türk devletlerinin resmi dilleri olduğunu biliyorsundur umarım.

  • @guzelnsan1328

    @guzelnsan1328

    2 жыл бұрын

    Biliyorum da bu Arapça ve Farsça'nın, daha sistematik ve zengin bir dil olduğu gerçeğini değiştirmez.

  • @Abeturk

    @Abeturk

    2 жыл бұрын

    21+ tenses in turkish language... Anatolian Turkish verb conjugations A= To (towards /~for) (for the thick voiced words) E= To (towards /~for) (for the subtle voiced words) Okul=School U=(ou)=it= (it's that)>(I /U /i /ü=~about ) Git=Go Mak/Mek (emek)=exertion /process Git-mek=(verb)= to Go (the process of going= getmek =to get there) Gel-mek= to Come 1 .present continuous tense (right now or soon, now on or later, currently or nowadays) Used to explain the current actions or planned events (for the specified times) YOR-mak =to tire ( to try , to deal with) >Yor=~go over it (for the subtle and thick voiced words) A/E Yormak=(to arrive at any idea/opinion over what it is) I/U Yormak=(to arrive wholly over it) used as the suffix="Yor"(yaʊr) positive. Okula gidiyorsun ( you're going to school)= Okul-a Git-i-yor-u-Sen >(You’ try to Go to school) =School-to /Go-to-try /are-You Evden geliyorum ( I'm coming from home) = Ev-de-en Gel-i-yor-u-Men >(from Home I’ try to Come) =Home-at-then/ Come-to-try/ I-am negative A)..Mã= Not B)Değil= it's not (the equivalent of)=(deŋi.le) examples A: Okula gitmiyorsun ( you're not going to school)= Okul-a Git-Ma-i-yor-u-Sen =(You don't try to-Go to school)=(School-to /Go-Not-it-try /are-You) B: Okula gidiyor değilsin ( you are not going to school)=Okul-a Git-i-yor değil-sen (You aren't try..to Go to School) Question sentence: Mã-u =Not-it =(is) Not it? Used as the suffixes ="Mı /Mu/Mi /Mü" Okula mı gidiyorsun? ( Are you going to school?)= Okul-a Mã-u Git-i-yor-u-sen ? (To-school/ Not-it / You-try-to-go)(~Towards the school or somewhere else are you going ?) Okula gidiyor musun? ( Do you go to school?)= Okul-a Git-i-yor Mã-u -sen ? (To school /Try-to-go /Not-it-you) (~You try to go to school (now on) or not ?) (~Do you go to school ? / at some specific times) Okula sen mi gidiyorsun ? (~Are only you that going to school ?) 2 .simple wide tense ( it's used to explain our own thoughts about the topic) (everytime, always or at all, often,rarely, any time or sometimes, now on, soon or afterwards, inshallah/ possible to get a chance ) positive VAR-mak =~ to arrive (at) (to attain) (for the thick voiced words) used as the suffixes >"Ar-ır-ur" (~have got) ER-mek=~ to get (at) (to reach) (for the subtle voiced words) used as the suffixes >"Er-ir-ür" (~become got) examples Okula gidersin ( You get to go to school)= Okul-a Git-e-er-sen > You become (got a chance) to go to school Kuşlar gökyüzünde uçar (~The birds fly in the sky )=Kuş-lar gökyüzü-n’de uç-a-var-u-lar = The birds have (got a chance) to fly in the sky/ The birds arrive (at) flying in the sky Bunu görebilirler = (they can see this) = Bu-n’u Gör-e-Bil-e-er-ler =(They-get-to-Know-to-See this-what-is)>They get the knowledge to see (about) what's this Question sentence: in interrogative sentences it means : is not it so? or what do you think about this topic? Okula gider misin? (Do you get to go to school )= Okul-a Git-e-er Mã-u-Sen ?>You get to Go to School, Not it ?=(~What about you getting to go to school ?) negative Bas-mak =to dwell on/to tread on (bas git= ~leave and go > pas geç / vaz geç=give up) Ez-mek = to crush (ez geç= think nothing about / es geç=skip ) Mã= Not the suffix ="MAZ" Ma-bas=(No pass)=Na pas=(not to dwell on)>(to give up) (in the thick voiced words) the suffix ="MEZ" Ma-ez= (No crush) =does not>(to skip) (in the subtle voiced words) example Okula gitmezsin ( You don't/(won't) go to school)= Okul-a Git-mã-ez-sen ( you skip of going to school) Babam bunu yapmaz (my dad doesn't do this)= Baba-m bu-n’u yap-ma-bas= ( my dad doesn't dwell into doing this / gives up doing this) Niçün buna bakmazsınız =(Why don't you look at this)=Ne-u-çün bu-n’a bak-ma-bas-sen-iz (2. plural)= what-that-factor you give up looking at this 3.simple future tense (soon or later) Used to describe events that we are aiming for or think are in the future Çak-mak =~to fasten , ~to tack, ~to keep beside (for the thick voiced words) Çek-mek=~to attract , ~to take ,~to fetch , ~to keep close, ~to want ,~to will (for the subtle voiced words) can be used as a/ı/u+Cak and e/i/ü+Cek in spoken language positive.. Okula gideceksin ( you'll go to school)= Okul-a Git-e-çek-sen (~You fetch/take (in mind)-to-Go to school) Ali kapıyı açacak ( Ali is gonna open the door)= Ali Kapı-y-ı Aç-a-çak (~Ali keeps close to open the door) negative A. Okula gitmeyeceksin (you won't go to school)= Okul-a Git-mã-e-çek-sen (~you don't keep/take (in mind) to go to school) B. Okula gidecek değilsin (you aren't gonna go to school)= Okul-a Git-e-çek değil-sen (~you're not (wanting / wanted) to go to school) 4 . simple past tense (currently or before) Used to explain the completed events we're sure about Di = now on (anymore) Di-mek(demek) = ~ to deem , ~ to mean, ~ to think this way Used as the suffixes=.Dı /Di /Du/ Dü - (Tı /Ti /Tu /Tü) positive Okula gittin ( You Went to school)= Okul-a Git-di-N Okula gittin mi ? (Did you go to school ?)= Okul-a Git-di-n Mã-u ?( You went to school -Not it?) Dün tüm gün İstanbul'da kaldım= I stayed in Istanbul all day yesterday negative Okula gitmedin ( you didn't go to school)= Okul-a Git-ma-di-N Çarşıya mı gittiniz? =(Did you go to the covered/public market?) Henüz eve varmadık mı? = Have we arrived home yet (not it?) / Didn't still we get home? 5 .narrative past tense- (just now or before) Used to explain the completed events that we're unsure of MUŞ-mak = ~ to inform (muşu=inform - notice /muşuş=mesaj=message /muştu=müjde=evangel) that means -I've been informed that/ I heard that/ I noticed that/ I got it/ I found out that/ or it seems such (to me) used as the suffixes= (Mış-miş-muş-müş) positive Okula gitmişsin=(I realized that you went to school) Okul-a Git-miş-u-sen (I heard you've been to school) Yanlış Yapmışım=Yaŋlış Yap-muş-u-men (~Seems that I've made something wrong) /Yanılmışım (I noticed I fell in a mistake) negative A. Okula gitmemişsin (I heard) you didn't go to school)= Okul-a Git-mã-miş-sen (I learned you're not gone to school) B. Okula gitmiş değilsin =(I'm aware you haven't gone to school) Okul-a Git--miş değil-sen (Got it you’re not been to school) in interrogative sentences it means .Do you have any inform about? have you heard?.are you aware?. or does it look like this? İbrahim bugün okula gitmiş mi? =(do you know /have you heard): Has Abraham gone to school today? 6.Okula varmak üzeresin =You're about to arrive at school 7.Okula gitmektesin (You're in (process of) going to school)= ~you have been going to school 8.Okula gitmekteydin =You had been going to school 9.Okula gitmekteymişsin =I learned/heard > you've been going to school 10.Okula gidiyordun (Okula git-e-yor er-di-n) = You were going to school 11.Okula gidiyormuşsun (Okula git-e-yor er-miş-sen) ( I heard that) You are going to school) (I learned you were going to school) 12.Okula gidecektin (Okula git-e-çek erdin) (You would go to school after/then)(.~I had thought you'll go to school)(~You've said about you're going to go to school) 13.Okula gidecekmişsin (Okula git-e-çek ermişsen) (I heard that you'd like to go to school then)(I learned that you'll go to school) 14.Okula giderdin ( Okula git-e-er erdin) (You used to go to school bf) ( you would go to school bf/then) 15.Okula gittiydin ( Okula git-di erdin) ( I had seen you went to school) (~I remember you've gone to school) 16.Okula gitmiştin (Okula git-miş er-di-n) ( I know that > you had gone to school) 17.Okula gitmiş oldun (Okula git-miş ol-du-n) (you have been to school) Dur-mak=to keep to be present there Durur=it keeps to be present there used as the suffixes=(Dır- dir- dur- dür / Tır- tir-tur-tür) It's usually used on correspondences and literary language Meaning in the formal conversations =(that keeps to be present there) Bu bir Elma = This is an apple Bu bir Kitap = This is a book Bu bir Elmadır= (bu bir elma-durur)= This is an apple (that keeps to be present there) Bu bir Kitaptır= (bu bir kitap-durur)= This is a book (that keeps to be present there) Meaning within everyday conversations as informal=( I think that /I guess/ that looks as ) Bu bir Elmadır= (bu bir elma-durur)= (guess so> this is an apple (so looks such) Bu bir elma gibi duruyor=(Looks like an apple this is it)=This looks like an apple Bu bir Kitaptır= (bu bir kitap-durur)= (think so> this is a book (so looks such) Bu bir kitap gibi duruyor=This looks like a book 18.Okula gidiyordursun =(guess>likely) You were going to school 19.Okula gidiyorsundur =(I think that) you are going to school 20.Okula gidecektirim =(guess>likely) I would (have to) go to school 21.Okula gideceğimdir=(I think that) ~I'm going to go to school 21.Okula gideceklerdir=(I think that> they're going to go to school 22.Okula gitmiştirler =(guess>likely> they had gone to school) 23.Okula gitmişlerdir =(I think> they've gone to school) (informal) 23.Okula gitmişlerdir = They have been to school (officially) Anlayabilirim= Aŋı-la-y-a Bil-e-Er-Men = I Get-to-Know-to-Understand =(I get at the knowledge to understand)= I can understand Anlayamam = Aŋı-la-y-a Al-Ma-Men =I don't get (to have any thing) to-Understand it= I can not understand Aŋ= moment Aŋı= memory Aŋı-la=get via memory /save in memory= make it become a memory) Anlamak=to understand Hãtırã=keepsake/souvenir Yãdigar=momento Hatır=intangible/moral value /~ sake Hatır-la =(get via the keepsake) hatırlamak/ yãd etmek/ anmak=to remember

  • @kaan-rz9uq

    @kaan-rz9uq

    2 жыл бұрын

    @AltaX mal olduğunu biliyorsundur umarım

  • @amedbaglar2152
    @amedbaglar21524 жыл бұрын

    Gerçekleri öğrenmek isteyen varsa türk dil kurumunun internet sayfasına girin türkçe kelimeleri yazın kelimelerin kökleri hangi dilden geldiği görmüş olursun, arapça zengin bir dildir bütün dillere kelime vermiş ama hiç bir dilden kelime almamıştır en zengin dilerden biride arapçadır kuranı kerimi türkçe çevirdiğimiz zaman dile pek hakim olmadığımız için kelime kopukluğu oluyor , lütfen dil milliyetçiliği yapıp kötü yorum yapmayın

  • @tayfurtarkan1

    @tayfurtarkan1

    4 жыл бұрын

    Nasıl başka dillerden kelime almıyor ya? Neyin kafası bu? Koskoca kuran-ı kerimde bile yabancı kelimeler var. İnsanlar ticaret veya savaş gibi sebeplerle iletişme geçiyorlar ve dillerini karıştırıyorlar.

  • @amedbaglar2152

    @amedbaglar2152

    4 жыл бұрын

    @@tayfurtarkan1 söyle bizde bilelim

  • @tayfurtarkan1

    @tayfurtarkan1

    4 жыл бұрын

    Kutsal kitapların kaynakları - Turan Dursun. Eğer gerçekten bakmak istiyorsan oku. Tek tek kitapdan bakamayacağım.

  • @user-xs2uq1ey5m

    @user-xs2uq1ey5m

    4 жыл бұрын

    @@tayfurtarkan1 kuranda yabanci kelime yok aramice kelimeler var onlar yabanci sayılmaz çunku aramice eski araplar kunuştugu dili

  • @michael.m-mira2665

    @michael.m-mira2665

    4 жыл бұрын

    @@user-xs2uq1ey5m Tüm Arapça sözlerin Türkçe'si var ancak dilimizden çıkarmayacağız Arapça sözleri bir yararı olur

  • @yasarcanl2508
    @yasarcanl25084 жыл бұрын

    ARAPÇA ÇOK ZENGIN LISANUL ARAB TACUL ARUS ÇOK ZENGIN

  • @stipy
    @stipy5 күн бұрын

    Haiir irani lar turkçe yii aeab ça dan çok daha fazla sevarlar ♥️

  • @ART-mu9fc
    @ART-mu9fc4 жыл бұрын

    Hocam Arapca Kuran-i Kerimin lisani ve dillerin efendisidir. Nokta

  • @altaiccultureandlanguage6184

    @altaiccultureandlanguage6184

    4 жыл бұрын

    ŞSŞŞDDĞŞDŞFŞDŞDŞDŞDŞDŞDLZLSLDL siz develere göre öyle evet

  • @ART-mu9fc

    @ART-mu9fc

    3 жыл бұрын

    @@altaiccultureandlanguage6184 Et de dünya yemeklerinin efendisidir. Sen deve deyince yazayım dedim

  • @napoleonbonaparte532

    @napoleonbonaparte532

    2 жыл бұрын

    @@ART-mu9fc sen kendine efendi aramayı huy edindiysen arapçada efendi olur ette efendi olur eşekte...

  • @ART-mu9fc

    @ART-mu9fc

    2 жыл бұрын

    @@napoleonbonaparte532 Et, yemeklerin efendisidir. Bu bir hadisdir. Peygamberimin et hakkındaki beyanıdır. Benim yaptigim bir benzetmedir. "Gül gibi işim var" desem Sen zannedersin ki Îspartada çalışıyorum. "Bok gibi param var" desem, 30 yıllık gurbetçi ( Almanci) sanırsın. Ben bu Ilber moruğunu sevmiyorum..Bir konuşmasında "Türkiye Kıbrısa Bulgaristan göçmeni gönderseydi ya " demez mi?Ulan sen nasıl bir profesörsun? Her konuda bir fikrin var bilmediğin yok. Murat Bardakçı buna çayları ısmarlatır

  • @Turanid.209

    @Turanid.209

    2 жыл бұрын

    Diğer kutsal kitapların dillerini ne yapacaksın ? İbranice ? Ya da Kur'an-ı Kerim Türkçe ya da Rusça olsaydı böyle diyecek miydin ?

  • @hasantastan51
    @hasantastan513 жыл бұрын

    Türkçe fakir bir dildir değildir diyenler bana sade Türkçe kelimelerle ispatlasin cevap yazsın

  • @tahasamil3548

    @tahasamil3548

    3 жыл бұрын

    Türkçe varlıklı :) kurabilecekleri tek cümle bu çünkü başka bir şekilde cümle kuramazlar neden kabul etmiyorlar anlam veremiyorum türkçe arapça ve farsça ile mukayese edilemez

  • @hasantastan51

    @hasantastan51

    3 жыл бұрын

    @@tahasamil3548 haklısın mukayese edilemez şuan ifade ettiğin cümlenin içindeki "cümle" ve bağlaçlar arapça mukayese bile arapça daha ne diyelim bide gelip bizim dilimize kurtceye Türkçe diyorlardı Kürtçe nîn sadece kurmancî lehçesi Türkçe'nin hemde öz Türkçe'nin kelime kapasitesinin 3 katı yani akıl bedava abicim

  • @michael.m-mira2665

    @michael.m-mira2665

    3 жыл бұрын

    Ne yazalım ne istiyorsun Altayca mı yazayım? (sanki anlayacaksın da)

  • @michael.m-mira2665

    @michael.m-mira2665

    3 жыл бұрын

    @@hasantastan51 Bildiğim tüm Türkçe filleri yazarım sana? Discord (ne verirsen) adını felan ver buraya yazmayayım orada tartışırız.

  • @hasantastan51

    @hasantastan51

    3 жыл бұрын

    @@michael.m-mira2665 yazarsinda kullanan yok eğitim diliniz bile yarışı arapça ve Farsça kullanmak önemli

  • @michael.m-mira2665
    @michael.m-mira26653 жыл бұрын

    Moğolca Türkçe'ye zenginlik katıyor ama Arapça Farsça Türkçe için tehdittir!!!!

  • @hiraylmz789

    @hiraylmz789

    3 жыл бұрын

    Neden?

  • @michael.m-mira2665

    @michael.m-mira2665

    3 жыл бұрын

    @@hiraylmz789 Sondan Eklemeli diller o yüzden. Moğolca ek alıp Türkçe köke eklersen yeni kelime türetebilirsin Dili zenginleştiriyor Mesela Yasavul Polis Ğul eki sona getirip türetebilirsin dilimize zarar vermiyor işte Çalıştay Danıştay Yargıtay Sayıştay Tay eki Moğolca ama dilimizün yapısına uyuyor.

  • @hiraylmz789

    @hiraylmz789

    3 жыл бұрын

    @@michael.m-mira2665 Arapça zenginleştirmiyor diyorsun mesela ama sondan eklemeden de zenginlestiremezmi. teşekkürler cevabın icin bu arada. çok bilgim yok bu konuda ondan meraktan soruyorum

  • @michael.m-mira2665

    @michael.m-mira2665

    3 жыл бұрын

    @@hiraylmz789 Arapça kelimelerden sözcük türetemiyoruz ki sadece Türkçeleştirebiliyoruz Ama Moğolca ekleri kullanabiliriz Alga eki moğolca sona ekle türet istediğin kelimeyi Varalga Geçelge Girelge Çıkalga Duralga türetebiliyoruz Arapça kelimeyi kullanarak türetmeyi dene türetemezsin!!!!! Ama yine de Zenginleştiriyor Arapça ve Farsça dili belli açılardan.

  • @hiraylmz789

    @hiraylmz789

    3 жыл бұрын

    @@michael.m-mira2665 anladim cok teşekkürler yeni birsey öğrendim :)

  • @hozanatilla
    @hozanatilla3 жыл бұрын

    Senın gıbı bır tarıhcının bu söylemı Türkçe Arapçadan daha zengın ve geniştir demen benı sadece😂😂

  • @michael.m-mira2665

    @michael.m-mira2665

    3 жыл бұрын

    Grameri daha kaideli ve düzgündür diyor nerenle dinliyorsun adamı? Daha zengindir demiyor ki?

  • @bariserdogan1437
    @bariserdogan14375 жыл бұрын

    Arapçayı biraz öğrenen Türk dilinin ne kadar gelişmiş bir yapı ve içeriğe sahip olduğunu hemen anlar.

  • @burakbeee5576

    @burakbeee5576

    5 жыл бұрын

    Bence tam tersi fasih arabcayi birazcik bilirsen anlarsin ne demek istedigimi

  • @omeralak8928

    @omeralak8928

    5 жыл бұрын

    ya baris erdoğan ..güldürme beni..dedigin tam tersidir..filologlar in dediği yetet sanirim bu konuda.. arapca dillerin babasıdır..

  • @yunuszzz2330

    @yunuszzz2330

    5 жыл бұрын

    7 ay arapça kurauna gittim tek söyleceğim 1 arapçadili -2 türkçeye eşittir

  • @yunuszzz2330

    @yunuszzz2330

    5 жыл бұрын

    Baris Erdogan ben iyi dil kötü dil karşılaştırmıyorum senin iyi dilden kastın anlaşılabilir yalın dil ama arapçayı anlamaya başladığın zaman türkçenin ne kadar az kelime haznesi olduğunu ne kadar zayıf bir dil olduğu görülür benim kastettiğim dil ammice değil fasih arapçadır sen 8 sene ortadoğuda kalmışsın ama bi bok öğrenememişsin

  • @yigiter7387

    @yigiter7387

    5 жыл бұрын

    Arapça bildiğine gönülden inaniyorum.

  • @romabaltik7971
    @romabaltik79714 жыл бұрын

    Ayrıca dilimizde konuştuğumuz sözlerin yüzde 40 arapçadan geçmedir. Mesela dünya kalp kibir tekebbür . Saymakla bitmez

  • @muhammetalper876

    @muhammetalper876

    4 жыл бұрын

    Ayıoğluayı Knut kardeş köken bakımında bakarsan görürsün o 44.000kelimenin kökünü bul arapça mı türkçemi ögrenirsin o zaman neymiş köke yapım eki getirip türkçeleştirilmiş olabilir

  • @mertkandaz783

    @mertkandaz783

    4 жыл бұрын

    @Ayıoğluayı Knut fazla takma bu arkadaşı buna öteki taraftan bilgiler geliyor. Arapca en zengin dil olduğu için(!) Kuran arapça gelmiş oyle diyot

  • @omerbayraktar5931

    @omerbayraktar5931

    3 жыл бұрын

    @Neriman Akarsu 110-120 bin kelimelik dediğin türkçe hukuk, tıp vb. birçok bilimin terminolojisini kapsayan türkçedir. Onun da en az yüzde 60'ı arapça, geri kalan yüzde 10 hariç farsça, fransızca,ingilizce vs. 6000 Arapça kelime günlük dilde kullanılıyor. O da zaten max 15 bin kelimedir. Ha bu türkçenin eksik olduğu anlamına gelmez. 60-70 yıldır bilim dili olarak ingilizceyi kullanıyoruz, yeni nesil türkçeyi unuttu. Arapça 1000 yıl bilim dili olarak kullanılmış, sen düşün. ek

  • @turukbodunucuntunudmadmkun2088

    @turukbodunucuntunudmadmkun2088

    3 жыл бұрын

    Sallama la. Türkçede 6 bin Arapça sözcük vardır. Bu da Türkçenin %5'ine eşittir.

  • @romabaltik7971

    @romabaltik7971

    3 жыл бұрын

    @@turukbodunucuntunudmadmkun2088 o zaman Türkcede 120 bin söz vardır öylemi. Yani %5 - 6000 eşitse o rakam çıkıyor ortaya. Sen istersen iyi araştır. Hiç bir dilde 120 000 bin söz yoktur. Eyer Türkcede 6000 tane Arap dilinde söz varsa bu hatta % 40 dan daha fazla eder.

  • @hamzaozveren2229
    @hamzaozveren22292 жыл бұрын

    Arapçadan daha zenginmiş diyor türkce o kadar bilgili olmasina rağmen reel degilde miili duyguyla söyluyor adı gibi biliyor arapça kadar zengin bir dil olmadigini türkcede her kelimeye ler ,lar ekleyip dil zannediyorlar hangi dilde erilik dişilik varsa o dil daha zengindir

  • @hamzaozveren2229

    @hamzaozveren2229

    2 жыл бұрын

    @ø kürtçede erilik dişilik yok zazacada var

  • @hamzaozveren2229

    @hamzaozveren2229

    2 жыл бұрын

    @øgünlük hayata konuşuyoruz öyle bişi yok entelektüel gözükmeye çalişan miliyetçilik kasanlar bişiler zorluyorlarda zazacada var kürtcede yok

  • @TarihFanKanali

    @TarihFanKanali

    Жыл бұрын

    Erillik dişillik olması dili saçmalaştıran birşey. Nesnelere de dişi erkek takmak hangi aklın ürünü. Alman şarkıyatçısı Gerhard Doerfer farsçada Türkçe unsurları araştırdığı 4 ciltlik kitabında, yalnız elif harfinde 267 unsura madde başı olarak yer vermiştir. İsveçli dilbilimci Lars Johanson’a göre orta farsça zamanından beri, farsça tedricen türkçeyle birleşme yönünde hareket etmektedir. Alman doğubilimci Doerfer’e göre ise, farsça çoktandır Türk dili tipine meyletmektedir ve hatta bazı durumlarda farsça Hint- Avrupa dili görünüşünü kaybetmektedir. ,,,,,, Dilbilimcilerin Türkçe Hakkındaki Görüşleri Johan Vandewalle “...Anadili Türkçe olan bir kişinin kısa cümlelerle düşündüğü, konuşma anında ise bu kısa cümleleri çeşitli yollarla birbirine bağlayarak karmaşık yapılar kurduğu görüşündeyim. Bu “cümle bağlama eğilimi” bazı konuşurlarda zayıf, bazılarında ise adeta bir hastalık derecesinde güçlü olabilir. Bu son durumda ortaya çıkan dilsel yapılar, insan zihninin üstün olanaklarını en güzel şekilde yansıtıyor. Farklı dil gruplarına ait birçok dili incelediğim halde şimdiye kadar hiçbir dilde beni Türkçedeki karmaşık cümle yapıları kadar büyüleyen bir yapıya rastlamadığımı söyleyebilirim. Biraz duygusal olmama izin verirseniz, bazen kendime “Keşke Chomsky de gençliğinde Türkçe öğrenmiş olsaydı... “ diyorum. Eminim o zaman çağdaş dilbilim İngilizce’ye göre değil, Türkçe’ye göre şekillenmiş olurdu...” *. (Max Müller,): Türkçenin bir dilbilgisi kitabını okumak, bu dili öğrenmek niyetinde olmayanlar için bile gerçek bir zevktir. Türlü dilbilgisel biçimlerin belirtilmesindeki ustalık, ad ve eylem çekimi sistemindeki düzenlilik ve bütün dil yapısındaki saydamlık ve kolayca anlaşılabilme yeteneği, insan zekâsının dil aracıyla beliren üstün gücünü kavrayabilenlerde hayranlık uyandırır... Araç olarak, Türk dilindeki duygu ve düşüncenin en ince ayrımlarını belirtebilme, ses ve biçim öğelerini baştan sona dek düzenli ve uygulu bir sisteme göre birbiriyle bağdaştırıp dizileme gücü, insan zekâsının dille gerçekleşen bir başarısı olarak belirir. Birçok dillerde bu gibi olaylar gözden perdelenmiştir; onlar çözülmez kayalar gibi karşımızda durur ve ancak dilcinin mikroskopuyla dil yapısındaki organik öğeler ortaya çıkarılır. Türk dilinde ise, her şey saydamdır, apaçıktır. Dilin iç ve dış yapısı, billur bir arı kovanı yapısını seyrediyormuşuz gibi ortadadır. Ünlü bir doğu bilgini bu dil hakkındaki hayranlığını şöyle belirtmiştir: Türk dili, seçkin, bir bilginler kurulunun uzun bir çalışma ve oylaşmasıyla yapılmış sayılacak düzgünlüktedir Türk dilinin çekim biçimindeki hiç bozulmayan düzgünlük ve düzen, yapısından gelen kavrama kolaylığı, dilde yaratılan bu olağanüstü anlatım gücünü anlayabilenleri heyecana sürükler. Türkçedeki en ustalıklı yapı, eylem (fiil) yapısıdır. Hiçbir dilin anlatamadığı ya da ancak birçok sözcükle anlatmaya çalıştığı anlam inceliklerini, Türk dili tek bir sözcükle anlatabilir.” *Fransız Türkolog Jean Deny,:”Türk dili, seçkin bir bilginler kurulunun danışma ve tartışmaları sonucunda oluştuğu kanısını uyandırıyor.Türkçe eylem(fiil)lerde kendine özgü öyle bir özellik vardır ki, bunun bir benzerine Arian dillerinin hiçbirinde rastlanmaz. Bu özellik, yapım ekleriyle yeni sözcük oluşturma gücüdür”.”. Jean Deny *Moliere: “Türkçe; az söz ile çok anlam ifade eden, hayran olunacak mükemmel bir yapıya sahip dil.”dir. *Herbert W. Duda:“Bütün düşünce ve hisleri en mükemmel bir şekilde ifade eden Türkçe, o kadar zengin bir kelime hazinesine sahiptir ki, herkes bu dile hayranlıkla bakmakta ve onu en mükemmel bir bilim dili olarak kabul etmektedir.’”. *Herbert Jansky:“Türk dili, vokabuler, fonetik, imla, sentaks ve kelime hazinesi itibarıyla son derece zengin ve kolay anlaşılan, kolay öğrenilebilen bir bilim dili.”dir. *Paul Roux:“Türkçe, akıl ve düşünce dolu matematiksel bir dil.”dir. *Otuz iki dil bildiği için Babil Dünya Ödülü’nü alan Belçika’nın Gent Üniversitesi Doğu Dilleri ve Kültürleri Merkezi Başkanı Dr. Johann Van De Walle, günümüzde Türkçeye neden ilgi duyduğunu şöyle anlatıyor: “Türkçe, çok kısa bir zamanda öğrenilebilir. Satrançta kurallar mantıklı, basit ve az sayıdadır. Yedi yaşında bir çocuk bile satranç oynamasını öğrenebilir. Bu kolaylığa karşın, satranç oynayan kişi yaşamı boyunca sıkılmaz. Oyun imkânları sınırsızdır. Aynı durumun Türkçe dil bilgisi sisteminde bulunması, çok büyülü bir özelliktir. Türkçe dil bilgisi, hemen hemen matematik kadar düzenli ve istisnasız karaktere sahip bir dil.”dir. page 257 (261 in pdf) in book (The Science of Language by Max Müller in 1861) It is a real pleasure to read a Turkish grammar, even though one may have no wish to acquire it practically. The ingenious manner in which the numerous grammatical forms are brought out, the regularity which pervades the system of declension and conjugation, the transparency and intelligibility of the whole structure, must strike all who have a sense of that wonderful power of the human mind which has displayed itself in language. Given so small a number of graphic and demonstrative roots as would hardly suffice to express the commonest wants of human beings, to produce an instrument that shall render the faintest shades of feeling and thought;-given a vague infinitive or a stern imperative, to derive from it such moods as an optative or subjunctive, and tenses as an aorist or paulo-post future;-given incoherent utterances, to arrange them into a system where all is uniform and regular, all combined and harmonious;-such is the work of the human mind which we see realized in “language.” But in most languages nothing of this early process remains visible. They stand before us like solid rocks, and the microscope of the philologist alone can reveal the remains of organic life with which they are built up. In the grammar of the Turkic languages, on the contrary, we have before us a language of perfectly transparent structure, and a grammar the inner workings of which we can study, as if watching the building of cells in a crystal bee-hive. An eminent orientalist remarked “we might imagine Turkish to be the result of the deliberations of some eminent society of learned men;” but no such society could have devised what the mind of man produced, left to itself in the steppes of Tatary, and guided only by its innate laws, or by an instinctive power as wonderful as any within the realm of nature.

  • @savasgundogdu3292
    @savasgundogdu3292 Жыл бұрын

    Zengin bir dil değil...

  • @yaistiklalyaolum1248
    @yaistiklalyaolum12483 жыл бұрын

    Ən gözəl Türk dili Azərbaycan Türkcəsi

  • @kaiser4977

    @kaiser4977

    3 жыл бұрын

    Hem Anadolu Türkçesine yakın hem de Orta Asya Türkçesine yakın. 🇹🇷♥️🇦🇿

  • @ertugrul932

    @ertugrul932

    3 жыл бұрын

    Yanlış anlama da onlarda da acayip derecede Rusça kökenli kelime var yani öyle öz Türkçe falan değil bazılarının dediği gibi.

  • @kaiser4977

    @kaiser4977

    3 жыл бұрын

    @@ertugrul932 her dilde var birbirinden alınmış kelime bizde de arapça Farsça ve Fransızca kelime fazla. Ama dediğin doğru

  • @michael.m-mira2665

    @michael.m-mira2665

    3 жыл бұрын

    @@kaiser4977 Arapça ve Farsça olması normal de Fransızca aşırı fazla 5000 tane Fransızca kelime ne abi ya?

  • @metlebhuseynov9098

    @metlebhuseynov9098

    2 жыл бұрын

    @@ertugrul932 Bizim edebi dilimizde rusca soz yox

  • @veyseltoplu2810
    @veyseltoplu28105 жыл бұрын

    Demekki kuran arapça inmesi tam uygunmuş

  • @brainblox5629

    @brainblox5629

    4 жыл бұрын

    Türkleri kendi dillerinle öğle zaten kandıramazsın

  • @orhanbozyigit2799

    @orhanbozyigit2799

    4 жыл бұрын

    @Tonyukuk o döneme göre indi eğer o dönemde dili türkçe olsaydı türkçe olurdu

  • @orhanbozyigit2799

    @orhanbozyigit2799

    4 жыл бұрын

    @Tonyukuk haklısın ama araplara indi ama dil önemli değil arapça yerine farklı dil olsaydı günümüze farklı dil gelebilirdi

  • @orhanbozyigit2799

    @orhanbozyigit2799

    4 жыл бұрын

    @Tonyukuk haklısın ama din evrensel olduğundan önemi yok her dilde tercume edilir okunabilirlik vardır

  • @brainblox5629

    @brainblox5629

    4 жыл бұрын

    @@orhanbozyigit2799 Kuran sadece arapcadır. Atatürk çevirmeye denedi türkler ne okuduklarını anlasınlar diye ama hocalar ve arapcı siyasetciler hemen geri çevirdi

  • @denizsartas5446
    @denizsartas54462 жыл бұрын

    BAZI ARAPÇA KÖKENLI KELÍMELER Lütfen,ve,şey,tamam.yani,alaka,ya,haber kahve.eşya,selam,merhaba,mesela,sofra kadar,teşekkür,devam,dikkat.nokta,mutfak cuma,salı,mutfak,mizah,izah,lahmacun Hazır,izin,dünya,özür,aile,akraba,iptal,dert sabah,akşam,namus,tabak,tabii,ırk,makas tatil,Seyahat,saat,dakika,saniye,aşı,halı,takip zaman,kına,kalp.sabun,sel,fen,bez,taksit kitap,defter,sıra,masa,kalem,sınıf,harf sayfa,arsa,daire,icra,müdür,idare,diyanet kırmızı,beyaz,mavi,sevda,aşk,tahmin,bakiye hayvan,insan,harita,sokak,cadde,hapis tarih,edebiyat,inkılap,nüfus,sanat,resim. cumhuriyet,halk,hak,hukuk,siyaset,belediye asker,şehit,vatan,tabut,istiklal,cumhur silah,ceza,cenaze,hukuk,hükümet,mahkeme adalet,kanun,millet,meclis,karar,dava,şirket imza,mesafe,tekrar,küfür.ayıp.ayar,merkez gurur.gurbet,çorap,iklim.mevsim,devlet vakit,kayıt,darbe,adam,elbise,kıyafet zaman,sofra,hamam,ahlak,temiz,af mevsim.nefret.mutfak,kafa.merkez tehlike,davet,helal,acil,taksim,heykel,keşif derece,kalabalık,siyaset,millet,vekil kira,yunus,macun.mihenk,emel,seda hesap.müşteri,fiyat,nakit,ücret,cilt Hizmet.umur,şurup,hap.ilaç,tedavi muayene,ameliyat,mucize,fayda Zarar,kayıp.lezzet,nefis,istila,israf mezar,halı,kabir,hürriyet,taraf,hürriyet mücadele,raf,tasarruf,şaka,latife ithal,ihraç,sanayi,sema,müsabaka,zeki zevk,veba,veda,küsurat,takip,kira,müstakil cinayet,tecavüz,taciz.meslek,meclis zirve,dükkan,bakkal,kına,suikast.Hareket manzara.mağara,harika,mükemmel muhteşem,kibir,müthiş,hırs,cesaret cümle,kelime,mide,şube,miras,hakaret fazla,fırsat.imkan,vücut,süre,zabıt,ittifak ittilaf.müttefik.hata,edep,ahlak,temiz,taharet hamam,galiba,galip,kaza,hapis,aptal,iğrenç Kabul,heyecan,cins,inat,defa,kere ret,felç.kalabalık.kitle,kütle,çaba dahil,facia,leblebi.lehçe,bela,fare.fil zürafa,mücevher,taş.lezzet,hariç kumaş,işaret,kahve.helva,patlıcan Künefe.heves,islam,şeref,takdir leylek,ukala,defin,itiraf.mecaz.keyif Medeniyet,sahip,emanet.hareket kasap.kepab,haciz.hadım,çakmak hareket,mağara,hedef.fikir,madde macera,Aynen.maden,hilal,aynı ceviz,servet,battaniye,iade,teslim sebep,hayat,zaman,vakit,muayene nisan,haziran,temmuz.eylül.kasım mantık,şemsiye,şiir,hikâye.masal sahte,cihat,harp,eczane,fırın,cennet havuz,akrep.ela.firsat,imkân,cellat hela,ırk,battaniye,fark.aynı,kolye tecrübe,tercüme,şifa,hamam,temiz facia,hazine,maliye.budala,kürsü zafer,fincan,fidye,cesaret, taç.naaş ceset,nabız,kumar,nafaka,tevekkül nefis,kumaş,vezir,sadrazam,tefekkür alemdar,alay,fistan.Ferace,tesettür kılıf.hile.hilal,zihin,fakir,refakat,ilham,ihanet rehin,rekabet,muhtaç.mağdur,hain ziraat,mal,şerit,vadi,şükür,bilakis,bilhassa,tehdit,teneffüs BAZI FARSÇA KÖKENLÍ KELÍMELER Çarşamba,Perşembe,Pazar,hafta hiç.her,herkes,ki,köy,şehir.çanta para,renk,zengin,merdiven,rüzgar hava,namaz peygamber,abdest günah,oruç.bayram.bahar, ateş.çöp zincir,yabancı,mühür,gül,nilüfer,siyah çarşi.cadı,ses,pamuk,ıspanak,tahta zıvana,torba,pul,keşke,tencere,piç orospu.pul,destan,sincap,torba çuval,şive,leğen,ayna,düşman,asal çanta,şeker,şirin,dere,piç.cam.pembe pencere,cehre,ciğer.ceylan,zor padişah,saray.rehber,şehir,beste hemşire,kulübe,hemen,sert,zor çubuk,hazan,eyvah,sade,meyve sebze.havuç.şeftali,armut,sepet zehir,zemin,satranç,perde,dolap Yaren,efsane,tere,tiryaki,belki yahni.pervane,tahta,Sude,müjgan sütun,nişan,findık,fistik,kağıt çabuk,padişah,tüfek,beraber,bel afitap.nargile,ferah,fişek,sert sucuk,mercimek,pirinç Menekşe,pilav, reçel,tohum.yaban yasemin,külah,gül,köse.günah siyah,pembe,çoban,destan,dürüst ezber,gerdek,mum,koza.kireç,kin kumbara,köfte,ejderha,terazi karşı,karpuz,kör,zor,leke,lüle mehter,meydan,nilüfer,nişasta nohut peri,pes,zımba,çakal, gvçene Ceşme.çeltik.hoca.hurda,zincir,kireç kemer,keriz.keşke,,lacivert,bahçe saray.kilit,ahenk,duvar,eğer,terzi,tez nar,köşk,çift,çirkinkelepçe,çünkü,post tembel,müjde,pehlivan.kepçe,rastgele... (toplamda 1359 tane Farsça kökenli kelime vardır) BAZI FRANSIZCA KÖKENLİ KELİMELER Alo,telefon,program,doktor,polis fotoğraf,grafik,kafe,tip,karakter kalite,kalori,kalorifer,kontör kamera,kamp,kampüs,kanepe kanser,olimpiyat,virüs,kantin kapasite,karakter,karbon,kare karizma,karnaval,karne,kart,kartvizit kazak,klasik,klima,kolej,kolera kolonya,,komik,kompleks,komutan mağaza,mesaj,program,stüdyo not, Müzik,abone,kanal,analiz antrenman,okul,lise,üniversite tuş,elektrik,kablo,tuvalet,lig,lider puan,lavabo,şifon,vites,direksiyon sinema,stüdyo,teori,teleskop terör,turist,şampiyon,şans,şifre taktik,rezerv,römork,sembol slogan,rezonans,roket,spor,sosis sodyum,prezervatif,porno,seks taksi,türban,park,kamyon,kamyon okul,film,mikrop,mikrofon,manyak ambulans,anten,ateist,atlet,atom,avans, avantaj,azot,bakteri,bale balkon,bant,baraj,barbar,bilet bezik,biyosfer,blok,boks,branş burs,buldozer,bülten,büro centilmen,dans,daktilo,delta demografi,deplasman,depo,detay diktatör,dijital,dinozor,diploma direksiyon,disko,diyafram doküman,dosya,dram,dublaj montaj,editör,ekip,ekonomi,ekran ,ekselans,ekstra,ekvator,elips embesil,empati,empoze,endeks endüstri,enflasyon,enstrüman espri,eşarp,etnik,etüt,fabl,faks fantastik,fay,faşişt,feodalite,festival figür,filozof,filtre,final,fizik,fiyort flaş,flüt,fon,fonksiyon,formül frekans,fragman,fuar,füze,galeri galos,garaj,garanti,gardiyan garson,gastronomi,gaz,gazoz geometri,gitar,glikoz,gofret,gram granül,gramer,gri,grup,halter helyum,ideal,idol,organik inorganik,istatistik,jaguar jenerasyon,jest,jeopolitik,jips,jübile kostüm,kredi,krem,kristal,kulüp kongre,konfor,konservatuar, laboratuvar,lastik,limit,lüks,makyaj maraton,mars,matematik,mayo metre,metro,milyon,milyar minibüs,misket,mobil,molekül motor,motosiklet,negatif,pozitif organ,otogar,otomatik,palet,paket park,pantolon,paragraf,paraşüt paten,pense,periyot,pijama,pil pilot,pist,portre,pratik,prens prenses,priz,radyo,obezite,kontrol koordinat,koreografi,koridor randevu,rektör,reform,viraj,vize BAZI İTALYANCA KÖKENLİ KELİMELER Afrika,asya,amerika,Avrupa,lira marka,maske,fabrika,numara tabela,sigorta,portakal,mandalina limonata,poğaça,salça,salata pırlanta,orkestra,toka,kasa,piyano makarna,plaka,makine,vanilya pizza,madalya,madalyon,fatura posta,parola,kaptan,korsan,antika imparator,fulya,zebra,kampanya çikolata,tornavita,bravo,gazino şırınga,güverte,villa,kopya,familya fiyasko,iskele,banka,makine, palyaço,opera,tersane,mafya,bilye kurdele,bomba,kolonya,borsa karga,brokoli,çinko,çimento,pusula diva,düello,manevra,mekanizma diaspora,bilanço,bilardo,pirzola röveşata,falçata,lunapark,reçete raçon ERMENİCE KÖKENLİ KELİMELER örnek,avanak,pezevenk,pancar mor,tırtıl,moruk,madımak,işmar madik,godoş,bızdık,zangoç,topik şif,zangoç,mucur,ahbar,pöhrenk abur cubur,ahbarik,çemiç,ayınga aznif,astik,artun,artuş,ahçik,dasnikgağant,hışik,hoşur,kaban,ketkodoş,maşala,kreasyonizm

  • @tuna2642
    @tuna26422 жыл бұрын

    , , BAZI ARAPÇA KÖKENLI KELÍMELER Lütfen,ve,şey,tamam.yani,alaka,haber kahve.eşya,selam,merhaba,mesela,sofra kahve,kebap kadar,teşekkür,devam,dikkat.nokta,mutfak cuma,salı,mutfak,mizah,izah,lahmacun, Hazır,izin,dünya,özür,aile,akraba,iptal,dert sabah,akşam,namus,tabak,tabii,ırk,makas tatil,Seyahat,saat,dakika,saniye,aşı,halı zaman,kına,kalp.sabun,sel,fen,bez,taksit kitap,defter,sıra,masa,kalem,sınıf,harf sayfa,arsa,daire,icra,müdür,idare,diyanet kırmızı,beyaz,mavi,sevda,aşk,tahmin hayvan,insan,harita,sokak,cadde,hapis tarih,edebiyat,inkılap,nüfus,sanat,resim. cumhuriyet,halk,hak,hukuk,siyaset,belediye asker,şehit,vatan,tabut,istiklal,cumhur silah,ceza,cenaze,hukuk,hükümet,mahkeme adalet,kanun,millet,meclis,karar,dava,şirket imza,mesafe,tekrar,küfür.ayıp.ayar,merkez gurur.gurbet,çorap,iklim.mevsim,devlet vakit,kayıt,darbe,adam,elbise,kıyafet zaman,sofra,hamam,ahlak,temiz,af mevsim.nefret.mutfak,kafa.merkez tehlike,davet,helal,acil,taksim,heykel,keşif derece,kalabalık,siyaset,millet,vekil kira,yunus,macun.mihenk,emel,seda hesap.müşteri,fiyat,nakit,ücret,cilt Hizmet.umur,şurup,hap.ilaç,tedavi muayene,ameliyat,mucize,fayda Zarar,kayıp.lezzet,nefis,istila,israf mezar,halı,kabir,hürriyet,taraf,hürriyet mücadele,raf,tasarruf,şaka,latife ithal,ihraç,sanayi,sema,müsabaka,zeki zevk,veba,veda,küsurat,takip,kira,müstakil cinayet,tecavüz,taciz.meslek,meclis zirve,dükkan,bakkal,kına,suikast.Hareket manzara.mağara,harika,mükemmel muhteşem,kibir,müthiş,hırs,cesaret cümle,kelime,mide,şube,miras,hakaret fazla,fırsat.imkan,vücut,süre,zabıt,ittifak ittilaf.müttefik.hata,edep,ahlak,temiz,taharet hamam,galiba,galip,kaza,hapis,aptal,iğrenç Kabul,heyecan,cins,inat,defa,kere ret,felç.kalabalık.kitle,kütle,çaba dahil,facia,leblebi.lehçe,bela,fare.fil zürafa,mücevher,taş.lezzet,hariç kumaş,işaret,kahve.helva,patlıcan Künefe.heves,islam,şeref,takdir leylek,ukala,defin,itiraf.mecaz.keyif Medeniyet,sahip,emanet.hareket kasap.kepab,haciz.hadım,çakmak hareket,mağara,hedef.fikir,madde macera,Aynen.maden,hilal,aynı ceviz,servet,battaniye,iade,teslim sebep,hayat,zaman,vakit,muayene nisan,haziran,temmuz.eylül.kasım mantık,şemsiye,şiir,hikâye.masal sahte,cihat,harp,eczane,fırın,cennet havuz,akrep.ela.firsat,imkân,cellat hela,ırk,battaniye,fark.aynı,kolye tecrübe,tercüme,şifa,hamam,temiz facia,hazine,maliye.budala,kürsü zafer,fincan,fidye,cesaret, taç.naaş ceset,nabız,kumar,nafaka,tevekkül nefis,kumaş,vezir,sadrazam,tefekkür alemdar,alay,fistan.Ferace,tesettür kılıf.hile.hilal,zihin,fakir,refakat,ilham,ihanet rehin,rekabet,muhtaç.mağdur,hain ziraat,mal,şerit,vadi,şükür,bilakis,bilhassa toplamda 6467 tane Arapça kökenli kelime vardır BAZI FARSÇA KÖKENLÍ KELÍMELER Çarşamba,Perşembe,Pazar,hafta hiç.her,herkes,ki,köy,şehir.çanta para,renk,zengin,merdiven,rüzgar hava,namaz peygamber,abdest günah,oruç.bayram.bahar, ateş.çöp zincir,yabancı,mühür,gül,nilüfer,siyah çarşi.cadı,ses,pamuk,ıspanak,tahta zıvana,torba,pul,keşke,tencere,piç orospu.pul,destan,sincap,torba çuval,şive,leğen,ayna,düşman,asal çanta,şeker,şirin,dere,piç.cam.pembe pencere,cehre,ciğer.ceylan,zor padişah,saray.rehber,şehir,beste hemşire,kulübe,hemen,sert,zor çubuk,hazan,eyvah,sade,meyve sebze.havuç.şeftali,armut,sepet zehir,zemin,satranç,perde,dolap Yaren,efsane,tere,tiryaki,belki yahni.pervane,tahta,Sude,müjgan sütun,nişan,findık,fistik,kağıt çabuk,padişah,tüfek,beraber,bel afitap.nargile,ferah,fişek,sert sucuk,mercimek,pirinç Menekşe,pilav, reçel,tohum.yaban yasemin,külah,gül,köse.günah siyah,pembe,çoban,destan,dürüst ezber,gerdek,mum,koza.kireç,kin kumbara,köfte,ejderha,terazi karşı,karpuz,kör,zor,leke,lüle mehter,meydan,nilüfer,nişasta nohut peri,pes,zımba,çakal, gvçene Ceşme.çeltik.hoca.hurda,zincir,kireç kemer,keriz.keşke,,lacivert,bahçe saray.kilit,ahenk,duvar,eğer,terzi,tez nar,köşk,çift,çirkinkelepçe,çünkü,post tembel,müjde,pehlivan.kepçe,rastgele... (toplamda 1359 tane Farsça kökenli kelime vardır) BAZI FRANSIZCA KÖKENLİ KELİMELER Alo,telefon,program,doktor,polis fotoğraf,grafik,kafe,tip,karakter kalite,kalori,kalorifer,kontör kamera,kamp,kampüs,kanepe kanser,olimpiyat,virüs,kantin kapasite,karakter,karbon,kare karizma,karnaval,karne,kart,kartvizit kazak,klasik,klima,kolej,kolera kolonya,,komik,kompleks,komutan mağaza,mesaj,program,stüdyo not, Müzik,abone,kanal,analiz antrenman,okul,lise,üniversite tuş,elektrik,kablo,tuvalet,lig,lider puan,lavabo,şifon,vites,direksiyon sinema,stüdyo,teori,teleskop terör,turist,şampiyon,şans,şifre taktik,rezerv,römork,sembol slogan,rezonans,roket,spor,sosis sodyum,prezervatif,porno,seks taksi,türban,park,kamyon,kamyon okul,film,mikrop,mikrofon,manyak ambulans,anten,ateist,atlet,atom,avans, avantaj,azot,bakteri,bale balkon,bant,baraj,barbar,bilet bezik,biyosfer,blok,boks,branş burs,buldozer,bülten,büro centilmen,dans,daktilo,delta demografi,deplasman,depo,detay diktatör,dijital,dinozor,diploma direksiyon,disko,diyafram doküman,dosya,dram,dublaj montaj,editör,ekip,ekonomi,ekran ,ekselans,ekstra,ekvator,elips embesil,empati,empoze,endeks endüstri,enflasyon,enstrüman espri,eşarp,etnik,etüt,fabl,faks fantastik,fay,faşişt,feodalite,festival figür,filozof,filtre,final,fizik,fiyort flaş,flüt,fon,fonksiyon,formül frekans,fragman,fuar,füze,galeri galos,garaj,garanti,gardiyan garson,gastronomi,gaz,gazoz geometri,gitar,glikoz,gofret,gram granül,gramer,gri,grup,halter helyum,ideal,idol,organik inorganik,istatistik,jaguar jenerasyon,jest,jeopolitik,jips,jübile kostüm,kredi,krem,kristal,kulüp kongre,konfor,konservatuar, laboratuvar,lastik,limit,lüks,makyaj maraton,mars,matematik,mayo metre,metro,milyon,milyar minibüs,misket,mobil,molekül motor,motosiklet,negatif,pozitif organ,otogar,otomatik,palet,paket park,pantolon,paragraf,paraşüt paten,pense,periyot,pijama,pil pilot,pist,portre,pratik,prens prenses,priz,radyo,obezite,kontrol koordinat,koreografi,koridor randevu,rektör,reform,viraj,vize(toplamda 5253 tanedir) BAZI İTALYANCA KÖKENLİ KELİMELER Afrika,asya,amerika,Avrupa,lira marka,maske,fabrika,numara tabela,sigorta,portakal,mandalina limonata,poğaça,salça,salata pırlanta,orkestra,toka,kasa,piyano makarna,plaka,makine,vanilya pizza,madalya,madalyon,fatura posta,parola,kaptan,korsan,antika imparator,fulya,zebra,kampanya çikolata,tornavita,bravo,gazino şırınga,güverte,villa,kopya,familya fiyasko,iskele,banka,makine, palyaço,opera,tersane,mafya,bilye kurdele,bomba,kolonya,borsa karga,brokoli,çinko,çimento,pusula diva,düello,manevra,mekanizma diaspora,bilanço,bilardo,pirzola röveşata,falçata,lunapark,reçete raçon ERMENİCE KÖKENLİ KELİMELER örnek,avanak,pezevenk,pancar mor,tırtıl,moruk,madımak,işmar madik,godoş,bızdık,zangoç,topik şif,pöhrenk,zangoç,mucur,ahbar abur cubur,ahbarik,çemiç,ayınga aznif,astik,artun,artuş,ahçik,dasnik gağant,hışik,hoşur,işmar,kaban ketkodoş,maşala,kreasyonizm,pöhrenk(Toplamda 24 tane Ermenice kökenli kelime var) Nfbnddhddhdhfhhnb

  • @TarihFanKanali

    @TarihFanKanali

    Жыл бұрын

    Alman şarkıyatçısı Gerhard Doerfer farsçada Türkçe unsurları araştırdığı 4 ciltlik kitabında, yalnız elif harfinde 267 unsura madde başı olarak yer vermiştir. İsveçli dilbilimci Lars Johanson’a göre orta farsça zamanından beri, farsça tedricen türkçeyle birleşme yönünde hareket etmektedir. Alman doğubilimci Doerfer’e göre ise, farsça çoktandır Türk dili tipine meyletmektedir ve hatta bazı durumlarda farsça Hint- Avrupa dili görünüşünü kaybetmektedir. ,,,,,, Dilbilimcilerin Türkçe Hakkındaki Görüşleri Johan Vandewalle “...Anadili Türkçe olan bir kişinin kısa cümlelerle düşündüğü, konuşma anında ise bu kısa cümleleri çeşitli yollarla birbirine bağlayarak karmaşık yapılar kurduğu görüşündeyim. Bu “cümle bağlama eğilimi” bazı konuşurlarda zayıf, bazılarında ise adeta bir hastalık derecesinde güçlü olabilir. Bu son durumda ortaya çıkan dilsel yapılar, insan zihninin üstün olanaklarını en güzel şekilde yansıtıyor. Farklı dil gruplarına ait birçok dili incelediğim halde şimdiye kadar hiçbir dilde beni Türkçedeki karmaşık cümle yapıları kadar büyüleyen bir yapıya rastlamadığımı söyleyebilirim. Biraz duygusal olmama izin verirseniz, bazen kendime “Keşke Chomsky de gençliğinde Türkçe öğrenmiş olsaydı... “ diyorum. Eminim o zaman çağdaş dilbilim İngilizce’ye göre değil, Türkçe’ye göre şekillenmiş olurdu...” *. (Max Müller,): Türkçenin bir dilbilgisi kitabını okumak, bu dili öğrenmek niyetinde olmayanlar için bile gerçek bir zevktir. Türlü dilbilgisel biçimlerin belirtilmesindeki ustalık, ad ve eylem çekimi sistemindeki düzenlilik ve bütün dil yapısındaki saydamlık ve kolayca anlaşılabilme yeteneği, insan zekâsının dil aracıyla beliren üstün gücünü kavrayabilenlerde hayranlık uyandırır... Araç olarak, Türk dilindeki duygu ve düşüncenin en ince ayrımlarını belirtebilme, ses ve biçim öğelerini baştan sona dek düzenli ve uygulu bir sisteme göre birbiriyle bağdaştırıp dizileme gücü, insan zekâsının dille gerçekleşen bir başarısı olarak belirir. Birçok dillerde bu gibi olaylar gözden perdelenmiştir; onlar çözülmez kayalar gibi karşımızda durur ve ancak dilcinin mikroskopuyla dil yapısındaki organik öğeler ortaya çıkarılır. Türk dilinde ise, her şey saydamdır, apaçıktır. Dilin iç ve dış yapısı, billur bir arı kovanı yapısını seyrediyormuşuz gibi ortadadır. Ünlü bir doğu bilgini bu dil hakkındaki hayranlığını şöyle belirtmiştir: Türk dili, seçkin, bir bilginler kurulunun uzun bir çalışma ve oylaşmasıyla yapılmış sayılacak düzgünlüktedir Türk dilinin çekim biçimindeki hiç bozulmayan düzgünlük ve düzen, yapısından gelen kavrama kolaylığı, dilde yaratılan bu olağanüstü anlatım gücünü anlayabilenleri heyecana sürükler. Türkçedeki en ustalıklı yapı, eylem (fiil) yapısıdır. Hiçbir dilin anlatamadığı ya da ancak birçok sözcükle anlatmaya çalıştığı anlam inceliklerini, Türk dili tek bir sözcükle anlatabilir.” *Fransız Türkolog Jean Deny,:”Türk dili, seçkin bir bilginler kurulunun danışma ve tartışmaları sonucunda oluştuğu kanısını uyandırıyor.Türkçe eylem(fiil)lerde kendine özgü öyle bir özellik vardır ki, bunun bir benzerine Arian dillerinin hiçbirinde rastlanmaz. Bu özellik, yapım ekleriyle yeni sözcük oluşturma gücüdür”.”. Jean Deny *Moliere: “Türkçe; az söz ile çok anlam ifade eden, hayran olunacak mükemmel bir yapıya sahip dil.”dir. *Herbert W. Duda:“Bütün düşünce ve hisleri en mükemmel bir şekilde ifade eden Türkçe, o kadar zengin bir kelime hazinesine sahiptir ki, herkes bu dile hayranlıkla bakmakta ve onu en mükemmel bir bilim dili olarak kabul etmektedir.’”. *Herbert Jansky:“Türk dili, vokabuler, fonetik, imla, sentaks ve kelime hazinesi itibarıyla son derece zengin ve kolay anlaşılan, kolay öğrenilebilen bir bilim dili.”dir. *Paul Roux:“Türkçe, akıl ve düşünce dolu matematiksel bir dil.”dir. *Otuz iki dil bildiği için Babil Dünya Ödülü’nü alan Belçika’nın Gent Üniversitesi Doğu Dilleri ve Kültürleri Merkezi Başkanı Dr. Johann Van De Walle, günümüzde Türkçeye neden ilgi duyduğunu şöyle anlatıyor: “Türkçe, çok kısa bir zamanda öğrenilebilir. Satrançta kurallar mantıklı, basit ve az sayıdadır. Yedi yaşında bir çocuk bile satranç oynamasını öğrenebilir. Bu kolaylığa karşın, satranç oynayan kişi yaşamı boyunca sıkılmaz. Oyun imkânları sınırsızdır. Aynı durumun Türkçe dil bilgisi sisteminde bulunması, çok büyülü bir özelliktir. Türkçe dil bilgisi, hemen hemen matematik kadar düzenli ve istisnasız karaktere sahip bir dil.”dir. page 257 (261 in pdf) in book (The Science of Language by Max Müller in 1861) It is a real pleasure to read a Turkish grammar, even though one may have no wish to acquire it practically. The ingenious manner in which the numerous grammatical forms are brought out, the regularity which pervades the system of declension and conjugation, the transparency and intelligibility of the whole structure, must strike all who have a sense of that wonderful power of the human mind which has displayed itself in language. Given so small a number of graphic and demonstrative roots as would hardly suffice to express the commonest wants of human beings, to produce an instrument that shall render the faintest shades of feeling and thought;-given a vague infinitive or a stern imperative, to derive from it such moods as an optative or subjunctive, and tenses as an aorist or paulo-post future;-given incoherent utterances, to arrange them into a system where all is uniform and regular, all combined and harmonious;-such is the work of the human mind which we see realized in “language.” But in most languages nothing of this early process remains visible. They stand before us like solid rocks, and the microscope of the philologist alone can reveal the remains of organic life with which they are built up. In the grammar of the Turkic languages, on the contrary, we have before us a language of perfectly transparent structure, and a grammar the inner workings of which we can study, as if watching the building of cells in a crystal bee-hive. An eminent orientalist remarked “we might imagine Turkish to be the result of the deliberations of some eminent society of learned men;” but no such society could have devised what the mind of man produced, left to itself in the steppes of Tatary, and guided only by its innate laws, or by an instinctive power as wonderful as any within the realm of nature.

  • @michael.m-mira2665
    @michael.m-mira26653 жыл бұрын

    Hiçbir dil bir diğerinden üstün değildir Üstünlük Allah'a mahsustur.

  • @ahmedasperatus4180

    @ahmedasperatus4180

    3 жыл бұрын

    Arapça bütün dillerden üstün , Kur'an kerimin dili

  • @michael.m-mira2665

    @michael.m-mira2665

    3 жыл бұрын

    @@ahmedasperatus4180 Üstün felan değildir Kur'an'da bile Yabancı kelimeler geçiyor Her dil eşittir Allah hepiniz eşitsiniz diyor dil kayırmıyor

  • @mehmettasdemir4111

    @mehmettasdemir4111

    2 жыл бұрын

    Ulan ne boş adamlarsınız..

  • @ahmedasperatus4180

    @ahmedasperatus4180

    2 жыл бұрын

    @@mehmettasdemir4111 sen dolu adamsın

  • @mehmettasdemir4111

    @mehmettasdemir4111

    2 жыл бұрын

    @@ahmedasperatus4180 Boş adam olmasan, Arapça bütün dillerden Üstün demezsin.. İncil niye Ârâmice indi.. Tevrat niye İbranice indi ?? Madem Arapça üstündür.. Allah ne diye onları başka dilde indirdi.. Boş adam.. Türkçe Arapça'dan en az 10 gömlek daha üstündür. Arapça bu kadar iyi bir dil olsaydı.. Tek bir kaynak kitap olan Kuran ortadayken.. yüzlerce İslam yorum ortaya çıkmazdı..

  • @abdulsametbatur2297
    @abdulsametbatur22973 жыл бұрын

    Türkçe'nin Arapça'dan daha kaideli demiş olması oldukça zorlama bir ifade ayrıca Arapça'ya dair hiç bir şey bilmediğinin vesikası 😅

  • @turukbodunucuntunudmadmkun2088

    @turukbodunucuntunudmadmkun2088

    3 жыл бұрын

    Biliyoruz. Arapça dediğin aramice, Süryanice ve İbranicedir. Kulağa da oldukça itici gelir

  • @turukbodunucuntunudmadmkun2088

    @turukbodunucuntunudmadmkun2088

    3 жыл бұрын

    @@traveler717 yav he he. Bilgisizliğimi nasıl kanıtlarım yazısı olmuş

  • @angelgirl8636

    @angelgirl8636

    3 жыл бұрын

    @Erkan Özçelik helal be üşenmeyip yazmışsın o kadar

  • @enginbozkaya2

    @enginbozkaya2

    3 жыл бұрын

    @@traveler717 ona bakılırsa Tükçe Moğolca Korece Japonca hepsi bir. Böyle bir mantık olamaz

  • @birdost5781

    @birdost5781

    3 жыл бұрын

    Yalan mı? Türkçe matematiksel bir dildir. Düzensizlik, bozukluk, istisna yok denecek kadar azdır. Arapçada ise istisnalar vardır. Ezber yapmanız gereken yerler vardır. Ünlü Alman dilbilimci MaxMüller, Türkçeyi şöyle övmüştür: “Türkçe bir dilbilgisi kitabını okumak, bu dili öğrenmek niyetinde olmayanlar için bile gerçek bir zevktir. Türlü dil bilgisel biçimlerin belirtilmesindeki ustalık, ad ve eylem çekimi sistemindeki düzenlilik ve bütün dil yapısındaki saydamlık ve kolayca anlaşılabilme yeteneği, insan zekâsının dil aracıyla beliren üstün gücünü kavrayabilenlerde hayranlık uyandırır”. 1854 yılında yayımlandığı kitabında, “Türkçenin bilimselliğini” vurgularken, “bu dili yaratan insan zekasına sonsuz hayranlık duyduğunu” belirtmiş ve şu değerlendirmeyi yapmıştı: “Yabancı sözcüklerden arındığında Türkçe kadar kolay, rahat anlaşılan ve zevk verici pek az dil vardır”. Burada amaç hangi dilin daha yetersiz, güçsüz olduğu değildir ancak gerçek gerçektir. Zaten böyle bir amacı bir tek arapsevicileri güdüyor. Ha bire Arapçayı övüp Arapçanın Türkçeden daha üstün, daha zengin bir dil olduğunu dile getirip duruyorlar. Araplar bile içimizdeki arapsevicileri kadar övüp sahip çıkmıyorlar kendi dillerine. Gerçekten bu durum trajikomik.

  • @setirasm8982
    @setirasm8982 Жыл бұрын

    😂😂😂😂

  • @sucukluyumurtaadam900
    @sucukluyumurtaadam9003 жыл бұрын

    .

  • @romabaltik7971
    @romabaltik79714 жыл бұрын

    Hocanın böyle dediyine bakmayın, Arap dili dünyanın en zengin dilidir. Arapçada sözlerin tekil ve çoğul halleri bizim dil gibi diyil. Mesela kitap - kitaplar. Arapçada kutub - kutubin. Yani tam farklı. Arapçada yeni doğmuş devenin bir ayrı orta yaş ve yaşlı devenin bir ayrı isimleri var. Rusça bile bizim dilden zengin. Rusçada o geliyor denince artık gelenin kadınmı erkekmi olduğu hemen anlaşılıyor. Bizim dilde öyle diyil

  • @muhammetalper876

    @muhammetalper876

    4 жыл бұрын

    agrotechnique 10ex2902057600535 arapça dünyanın en zengin dili bir insanın gerçek arapçayı ögrenmeye nerdeyse ömrü yetmez belkide,arapça eski şuara dili idi türkçe ise bozkırlarda yaşayan avcı halkın kullandıgı dil di ikisini karşılaştırmak yapmak bile şaçma gününüzde kullandığımız çogu kelime arapçadan gelir köken bakımından zaten Arapçanın kuranı kerim dili olmasıds bu zenginliği yüzündendir zaten

  • @ayvkw3591

    @ayvkw3591

    4 жыл бұрын

    İyi de adam zaten Türkçe Arapçadan daha üstündür demiyor ki daha sistematiktir diyor bu zaten apaçık bir gerçek. Ayrıca dilin zenginliğini belirleyen şey söz varlığı ise bilimsel olan şu ki dünyanın en zengin dili İngilizcedir. Bir de Rusça ile kıyası yanlış yapmışsınız.Gramatik cinsiyete sahip dillerden biridir çünkü Rusça,Türkçe değil(Bazı Türkologlar bunu kültürel olarak eski Türklerde cinsiyet ayrımı olmamasına bağlar.) İkinci olarak da Rusça ile olan kıyasta da dil zenginliğinin "Az sözle çok şey anlatmadan geldiğini savunuyorsunuz." O açıdan bakınca Rusçanın Türkçeden üstün olduğu önermesi çürür zirâ Türkçe sondan eklemeli bir dil. Örneğin "gelmişmişler" dediğim zaman eylemi gerçekleştirenin birden fazla kişi olduğunu,zamanını, olayı görüp görmediğimi,eylemi yapanlara karşı küçümser bir tavır takındığımı tek kelimede anlayabiliyor karşı taraf :)

  • @romabaltik7971

    @romabaltik7971

    4 жыл бұрын

    @@ayvkw3591 Karşı fikir sunmak için iyi bir araştırma yapmam gerek

  • @muhammetalper876

    @muhammetalper876

    4 жыл бұрын

    Uğur Demir haddini türkçe kelime degil lütfen yabancı kelimeleri kullanma türkçe kullan

  • @michael.m-mira2665

    @michael.m-mira2665

    3 жыл бұрын

    Arapça bile eksiktir o zaman P Ç Ö Ü sesleri yok???

  • @bilgiatmsi5140
    @bilgiatmsi51403 жыл бұрын

    Türkçeden güzel dil var mı:Yok

  • @user-xb2nq3uk1z

    @user-xb2nq3uk1z

    3 жыл бұрын

    @Adolf Hitler eee?? İngilizce de daha fazla yabancı kelime var türkçeye göre ama ingilizler dillerini aşağılıyo mu????? Her yorumun altına şunu yazmayı bırakmalısın

  • @user-cu2ss3nn1h

    @user-cu2ss3nn1h

    2 жыл бұрын

    Lazca Türkçe'den güzel.

  • @user-cu2ss3nn1h

    @user-cu2ss3nn1h

    2 жыл бұрын

    @alp Bilenlerle Lazca konuşuyorum zaten. Bir bok bilmeyenler ilede Türkçe konuşuyorum. Maalesef.

  • @xerxwazi
    @xerxwazi3 жыл бұрын

    Yapma hocam belli ki Arapça bilmiyorsun.. *Kıyas yapabilmek için iki dili de çok muazzam bilmek îcab ediyor.* Bildiği bir dili bilmediği bir dil ile nasıl kıyaslar insan. Biraz mantık lütfen 🙏

  • @user-jq8ci9ob9o
    @user-jq8ci9ob9o3 жыл бұрын

    اولا العربية هي اجمل لغة دون منزع وان عدد الكلمات في اللغة العربية 12.302.912،وأما عدد الكلمات في اللغة التركية لا يتجاوز 150كلمة ولا ننسى العربية لغة القرآن العربية لغة ملكية، اللغة العربية كالبحر لا تنتهيBirincisi, Arapça şüphesiz en güzel dildir ve Arapçadaki kelime sayısı 12.302.912'dir.Türk dilindeki kelime sayısı ise 150 kelimeyi geçmez ve Arapça'yı unutmamak gerekir. , Kur'an'ın dili, Arapça, kraliyet dili, Arapça deniz gibidir, bitmez

  • @Turanid.209

    @Turanid.209

    2 жыл бұрын

    Kraliyet mi ? Arapça en güzel dil mi ? 😂😂

  • @emin9592

    @emin9592

    2 жыл бұрын

    انا معك كتركي

  • @TarihFanKanali

    @TarihFanKanali

    Жыл бұрын

    Alman şarkıyatçısı Gerhard Doerfer farsçada Türkçe unsurları araştırdığı 4 ciltlik kitabında, yalnız elif harfinde 267 unsura madde başı olarak yer vermiştir. İsveçli dilbilimci Lars Johanson’a göre orta farsça zamanından beri, farsça tedricen türkçeyle birleşme yönünde hareket etmektedir. Alman doğubilimci Doerfer’e göre ise, farsça çoktandır Türk dili tipine meyletmektedir ve hatta bazı durumlarda farsça Hint- Avrupa dili görünüşünü kaybetmektedir. ,,,,,, Dilbilimcilerin Türkçe Hakkındaki Görüşleri Johan Vandewalle “...Anadili Türkçe olan bir kişinin kısa cümlelerle düşündüğü, konuşma anında ise bu kısa cümleleri çeşitli yollarla birbirine bağlayarak karmaşık yapılar kurduğu görüşündeyim. Bu “cümle bağlama eğilimi” bazı konuşurlarda zayıf, bazılarında ise adeta bir hastalık derecesinde güçlü olabilir. Bu son durumda ortaya çıkan dilsel yapılar, insan zihninin üstün olanaklarını en güzel şekilde yansıtıyor. Farklı dil gruplarına ait birçok dili incelediğim halde şimdiye kadar hiçbir dilde beni Türkçedeki karmaşık cümle yapıları kadar büyüleyen bir yapıya rastlamadığımı söyleyebilirim. Biraz duygusal olmama izin verirseniz, bazen kendime “Keşke Chomsky de gençliğinde Türkçe öğrenmiş olsaydı... “ diyorum. Eminim o zaman çağdaş dilbilim İngilizce’ye göre değil, Türkçe’ye göre şekillenmiş olurdu...” *. (Max Müller,): Türkçenin bir dilbilgisi kitabını okumak, bu dili öğrenmek niyetinde olmayanlar için bile gerçek bir zevktir. Türlü dilbilgisel biçimlerin belirtilmesindeki ustalık, ad ve eylem çekimi sistemindeki düzenlilik ve bütün dil yapısındaki saydamlık ve kolayca anlaşılabilme yeteneği, insan zekâsının dil aracıyla beliren üstün gücünü kavrayabilenlerde hayranlık uyandırır... Araç olarak, Türk dilindeki duygu ve düşüncenin en ince ayrımlarını belirtebilme, ses ve biçim öğelerini baştan sona dek düzenli ve uygulu bir sisteme göre birbiriyle bağdaştırıp dizileme gücü, insan zekâsının dille gerçekleşen bir başarısı olarak belirir. Birçok dillerde bu gibi olaylar gözden perdelenmiştir; onlar çözülmez kayalar gibi karşımızda durur ve ancak dilcinin mikroskopuyla dil yapısındaki organik öğeler ortaya çıkarılır. Türk dilinde ise, her şey saydamdır, apaçıktır. Dilin iç ve dış yapısı, billur bir arı kovanı yapısını seyrediyormuşuz gibi ortadadır. Ünlü bir doğu bilgini bu dil hakkındaki hayranlığını şöyle belirtmiştir: Türk dili, seçkin, bir bilginler kurulunun uzun bir çalışma ve oylaşmasıyla yapılmış sayılacak düzgünlüktedir Türk dilinin çekim biçimindeki hiç bozulmayan düzgünlük ve düzen, yapısından gelen kavrama kolaylığı, dilde yaratılan bu olağanüstü anlatım gücünü anlayabilenleri heyecana sürükler. Türkçedeki en ustalıklı yapı, eylem (fiil) yapısıdır. Hiçbir dilin anlatamadığı ya da ancak birçok sözcükle anlatmaya çalıştığı anlam inceliklerini, Türk dili tek bir sözcükle anlatabilir.” *Fransız Türkolog Jean Deny,:”Türk dili, seçkin bir bilginler kurulunun danışma ve tartışmaları sonucunda oluştuğu kanısını uyandırıyor.Türkçe eylem(fiil)lerde kendine özgü öyle bir özellik vardır ki, bunun bir benzerine Arian dillerinin hiçbirinde rastlanmaz. Bu özellik, yapım ekleriyle yeni sözcük oluşturma gücüdür”.”. Jean Deny *Moliere: “Türkçe; az söz ile çok anlam ifade eden, hayran olunacak mükemmel bir yapıya sahip dil.”dir. *Herbert W. Duda:“Bütün düşünce ve hisleri en mükemmel bir şekilde ifade eden Türkçe, o kadar zengin bir kelime hazinesine sahiptir ki, herkes bu dile hayranlıkla bakmakta ve onu en mükemmel bir bilim dili olarak kabul etmektedir.’”. *Herbert Jansky:“Türk dili, vokabuler, fonetik, imla, sentaks ve kelime hazinesi itibarıyla son derece zengin ve kolay anlaşılan, kolay öğrenilebilen bir bilim dili.”dir. *Paul Roux:“Türkçe, akıl ve düşünce dolu matematiksel bir dil.”dir. *Otuz iki dil bildiği için Babil Dünya Ödülü’nü alan Belçika’nın Gent Üniversitesi Doğu Dilleri ve Kültürleri Merkezi Başkanı Dr. Johann Van De Walle, günümüzde Türkçeye neden ilgi duyduğunu şöyle anlatıyor: “Türkçe, çok kısa bir zamanda öğrenilebilir. Satrançta kurallar mantıklı, basit ve az sayıdadır. Yedi yaşında bir çocuk bile satranç oynamasını öğrenebilir. Bu kolaylığa karşın, satranç oynayan kişi yaşamı boyunca sıkılmaz. Oyun imkânları sınırsızdır. Aynı durumun Türkçe dil bilgisi sisteminde bulunması, çok büyülü bir özelliktir. Türkçe dil bilgisi, hemen hemen matematik kadar düzenli ve istisnasız karaktere sahip bir dil.”dir. page 257 (261 in pdf) in book (The Science of Language by Max Müller in 1861) It is a real pleasure to read a Turkish grammar, even though one may have no wish to acquire it practically. The ingenious manner in which the numerous grammatical forms are brought out, the regularity which pervades the system of declension and conjugation, the transparency and intelligibility of the whole structure, must strike all who have a sense of that wonderful power of the human mind which has displayed itself in language. Given so small a number of graphic and demonstrative roots as would hardly suffice to express the commonest wants of human beings, to produce an instrument that shall render the faintest shades of feeling and thought;-given a vague infinitive or a stern imperative, to derive from it such moods as an optative or subjunctive, and tenses as an aorist or paulo-post future;-given incoherent utterances, to arrange them into a system where all is uniform and regular, all combined and harmonious;-such is the work of the human mind which we see realized in “language.” But in most languages nothing of this early process remains visible. They stand before us like solid rocks, and the microscope of the philologist alone can reveal the remains of organic life with which they are built up. In the grammar of the Turkic languages, on the contrary, we have before us a language of perfectly transparent structure, and a grammar the inner workings of which we can study, as if watching the building of cells in a crystal bee-hive. An eminent orientalist remarked “we might imagine Turkish to be the result of the deliberations of some eminent society of learned men;” but no such society could have devised what the mind of man produced, left to itself in the steppes of Tatary, and guided only by its innate laws, or by an instinctive power as wonderful as any within the realm of nature.

  • @omeralak8928
    @omeralak89285 жыл бұрын

    hocam sen ne diyon ya...belki dediginiz osmali türkçesi icin gecerli ama..suan kullandığımız turkce nin boyke bisey demek mumkun degil...daha 100 yil onceki yazilari dahi okuyamıyoruz..elin arabi 1000 yil onceki yazıları okuyor

  • @omeralak8928

    @omeralak8928

    5 жыл бұрын

    @@mydd8274 abi biraz dil bilgisi bimek lazimdir ya...gözünü seveyim dil dilden etkilenir zaten..bu gayet normaldir...mesle bu degil ..mesele dilin kadimligi meselesidir..günümüz turkcesi o kadar zayif ki ..en ilkel kabileler bile günlük konuştukları kelime bizden fazla ve daha geniş..suan konuştuğunuz dilin koku 100 yil bile degil..2 3 günde güneş dil teorisine göre oluşturulmuş bi dildir ...tarihi nesebi yokdur malesef .selametle kardes

  • @oguzkorkut4071

    @oguzkorkut4071

    4 жыл бұрын

    @Dağlı Türk Yüreğine kalemine sağlık 😎.

  • @altaiccultureandlanguage6184

    @altaiccultureandlanguage6184

    4 жыл бұрын

    Osmanlı döneminde de olsan 1500 yıllık yazılarını okuyamayacaktın ne boş yapıyorsuŋ Türkten başka uluşlar yazı değiştirmedi sanmayı bırakıŋ örneğin Mongollara bakıŋ onlar Kitan dönemi çin yazısını kendilerine uyarlayıp kullandılar sonra Çingiz Hakan dönemi Uygur yazısını kendilerine uyarlayıp kullandılar bugün ise Kiril yazısını kendilerine uyarlayıp kullanıyorlar perslere bakalım isterseŋiz persler Eski Persçe döneminde çivi yazısını aldılar kendilerine uyarladılar Orta Persçe dönemi yani Pehlevi dönemi arami yazısını alıp kendi dillerine uyarladılar soŋra arap yazısına geçtiler kendi dillerine uyarladılar yani boş yapıyorsuŋuz

  • @altaiccultureandlanguage6184

    @altaiccultureandlanguage6184

    4 жыл бұрын

    Ayrıca Osmanlıca konunun içinde geçmiş şöyle diyim ki Osmanlıca öğreniyorum cümle içinde arapça-persçe divan şiirlerinde çok oluyor bir de şunu demek isterim گولڭ=gölüŋ گولڭ=güleŋ گوچ=güç گوچ=göç Olabiliyor bunu cümle içinden çıkartmak gerekiyor yani vav damgasınıŋ dört karşılığı var ünlü seslerden و=o-ö-u-ü

  • @hakanhan1263

    @hakanhan1263

    4 жыл бұрын

    @@omeralak8928 Alper Tunga Sagusu anlaşılıyor Orhun Yazıtları anlaşılıyor.ama 100 yıl önceki anlaşılmıyorsa 100 yıl önceki dilde sorun var demektir.

  • @shrewdcritic1315
    @shrewdcritic13152 жыл бұрын

    Vaaaaaaaaaaay

  • @TarihFanKanali

    @TarihFanKanali

    Жыл бұрын

    Alman şarkıyatçısı Gerhard Doerfer farsçada Türkçe unsurları araştırdığı 4 ciltlik kitabında, yalnız elif harfinde 267 unsura madde başı olarak yer vermiştir. İsveçli dilbilimci Lars Johanson’a göre orta farsça zamanından beri, farsça tedricen türkçeyle birleşme yönünde hareket etmektedir. Alman doğubilimci Doerfer’e göre ise, farsça çoktandır Türk dili tipine meyletmektedir ve hatta bazı durumlarda farsça Hint- Avrupa dili görünüşünü kaybetmektedir. ,,,,,, Dilbilimcilerin Türkçe Hakkındaki Görüşleri Johan Vandewalle “...Anadili Türkçe olan bir kişinin kısa cümlelerle düşündüğü, konuşma anında ise bu kısa cümleleri çeşitli yollarla birbirine bağlayarak karmaşık yapılar kurduğu görüşündeyim. Bu “cümle bağlama eğilimi” bazı konuşurlarda zayıf, bazılarında ise adeta bir hastalık derecesinde güçlü olabilir. Bu son durumda ortaya çıkan dilsel yapılar, insan zihninin üstün olanaklarını en güzel şekilde yansıtıyor. Farklı dil gruplarına ait birçok dili incelediğim halde şimdiye kadar hiçbir dilde beni Türkçedeki karmaşık cümle yapıları kadar büyüleyen bir yapıya rastlamadığımı söyleyebilirim. Biraz duygusal olmama izin verirseniz, bazen kendime “Keşke Chomsky de gençliğinde Türkçe öğrenmiş olsaydı... “ diyorum. Eminim o zaman çağdaş dilbilim İngilizce’ye göre değil, Türkçe’ye göre şekillenmiş olurdu...” *. (Max Müller,): Türkçenin bir dilbilgisi kitabını okumak, bu dili öğrenmek niyetinde olmayanlar için bile gerçek bir zevktir. Türlü dilbilgisel biçimlerin belirtilmesindeki ustalık, ad ve eylem çekimi sistemindeki düzenlilik ve bütün dil yapısındaki saydamlık ve kolayca anlaşılabilme yeteneği, insan zekâsının dil aracıyla beliren üstün gücünü kavrayabilenlerde hayranlık uyandırır... Araç olarak, Türk dilindeki duygu ve düşüncenin en ince ayrımlarını belirtebilme, ses ve biçim öğelerini baştan sona dek düzenli ve uygulu bir sisteme göre birbiriyle bağdaştırıp dizileme gücü, insan zekâsının dille gerçekleşen bir başarısı olarak belirir. Birçok dillerde bu gibi olaylar gözden perdelenmiştir; onlar çözülmez kayalar gibi karşımızda durur ve ancak dilcinin mikroskopuyla dil yapısındaki organik öğeler ortaya çıkarılır. Türk dilinde ise, her şey saydamdır, apaçıktır. Dilin iç ve dış yapısı, billur bir arı kovanı yapısını seyrediyormuşuz gibi ortadadır. Ünlü bir doğu bilgini bu dil hakkındaki hayranlığını şöyle belirtmiştir: Türk dili, seçkin, bir bilginler kurulunun uzun bir çalışma ve oylaşmasıyla yapılmış sayılacak düzgünlüktedir Türk dilinin çekim biçimindeki hiç bozulmayan düzgünlük ve düzen, yapısından gelen kavrama kolaylığı, dilde yaratılan bu olağanüstü anlatım gücünü anlayabilenleri heyecana sürükler. Türkçedeki en ustalıklı yapı, eylem (fiil) yapısıdır. Hiçbir dilin anlatamadığı ya da ancak birçok sözcükle anlatmaya çalıştığı anlam inceliklerini, Türk dili tek bir sözcükle anlatabilir.” *Fransız Türkolog Jean Deny,:”Türk dili, seçkin bir bilginler kurulunun danışma ve tartışmaları sonucunda oluştuğu kanısını uyandırıyor.Türkçe eylem(fiil)lerde kendine özgü öyle bir özellik vardır ki, bunun bir benzerine Arian dillerinin hiçbirinde rastlanmaz. Bu özellik, yapım ekleriyle yeni sözcük oluşturma gücüdür”.”. Jean Deny *Moliere: “Türkçe; az söz ile çok anlam ifade eden, hayran olunacak mükemmel bir yapıya sahip dil.”dir. *Herbert W. Duda:“Bütün düşünce ve hisleri en mükemmel bir şekilde ifade eden Türkçe, o kadar zengin bir kelime hazinesine sahiptir ki, herkes bu dile hayranlıkla bakmakta ve onu en mükemmel bir bilim dili olarak kabul etmektedir.’”. *Herbert Jansky:“Türk dili, vokabuler, fonetik, imla, sentaks ve kelime hazinesi itibarıyla son derece zengin ve kolay anlaşılan, kolay öğrenilebilen bir bilim dili.”dir. *Paul Roux:“Türkçe, akıl ve düşünce dolu matematiksel bir dil.”dir. *Otuz iki dil bildiği için Babil Dünya Ödülü’nü alan Belçika’nın Gent Üniversitesi Doğu Dilleri ve Kültürleri Merkezi Başkanı Dr. Johann Van De Walle, günümüzde Türkçeye neden ilgi duyduğunu şöyle anlatıyor: “Türkçe, çok kısa bir zamanda öğrenilebilir. Satrançta kurallar mantıklı, basit ve az sayıdadır. Yedi yaşında bir çocuk bile satranç oynamasını öğrenebilir. Bu kolaylığa karşın, satranç oynayan kişi yaşamı boyunca sıkılmaz. Oyun imkânları sınırsızdır. Aynı durumun Türkçe dil bilgisi sisteminde bulunması, çok büyülü bir özelliktir. Türkçe dil bilgisi, hemen hemen matematik kadar düzenli ve istisnasız karaktere sahip bir dil.”dir. page 257 (261 in pdf) in book (The Science of Language by Max Müller in 1861) It is a real pleasure to read a Turkish grammar, even though one may have no wish to acquire it practically. The ingenious manner in which the numerous grammatical forms are brought out, the regularity which pervades the system of declension and conjugation, the transparency and intelligibility of the whole structure, must strike all who have a sense of that wonderful power of the human mind which has displayed itself in language. Given so small a number of graphic and demonstrative roots as would hardly suffice to express the commonest wants of human beings, to produce an instrument that shall render the faintest shades of feeling and thought;-given a vague infinitive or a stern imperative, to derive from it such moods as an optative or subjunctive, and tenses as an aorist or paulo-post future;-given incoherent utterances, to arrange them into a system where all is uniform and regular, all combined and harmonious;-such is the work of the human mind which we see realized in “language.” But in most languages nothing of this early process remains visible. They stand before us like solid rocks, and the microscope of the philologist alone can reveal the remains of organic life with which they are built up. In the grammar of the Turkic languages, on the contrary, we have before us a language of perfectly transparent structure, and a grammar the inner workings of which we can study, as if watching the building of cells in a crystal bee-hive. An eminent orientalist remarked “we might imagine Turkish to be the result of the deliberations of some eminent society of learned men;” but no such society could have devised what the mind of man produced, left to itself in the steppes of Tatary, and guided only by its innate laws, or by an instinctive power as wonderful as any within the realm of nature

  • @enginbozkaya2
    @enginbozkaya23 жыл бұрын

    *AZICIK ARAPÇA ÖĞRENEN PROFESÖR EDASIYLA ARAPÇA DAHA ZENGİNDİR DİYOR. PEKİ NE KADAR TÜRKÇE BİLİYORSUN. DENİZ, CENGİZ, TANRI, DENGE, DENK KELİMELERİNİN HEPSİNİN AYNI KÖKTEN GELDİĞİNİ KAÇ KİŞİ BİLİYOR MESELA.*

  • @multipleorganfailure3449

    @multipleorganfailure3449

    3 жыл бұрын

    Deniz ve Cengiz sözcüklerinin aynı kökten geldiğini biliyordum da gersini yeni öğrendim. Çok sağ ol.

  • @iyimsermuhabir
    @iyimsermuhabir5 жыл бұрын

    Türkçe'nin daha kullanışlı bir gramere sahip olduğu iddiası son derece duygusal bir iddiadır esasen. Türkçede en basitinden yargı ifadesinin sonda yer alması dahi iletişimi zorlaştıran, dil sanatlarını kullanmayı kalitesizleştiren bir özelliktir. Bu sebepten Farsça ve Arapça sanat dili açısından her daim daha çok tercih edilmiştir klasik edebiyatta.

  • @batuhanklc7494

    @batuhanklc7494

    5 жыл бұрын

    Devrik cümle?

  • @iyimsermuhabir

    @iyimsermuhabir

    5 жыл бұрын

    @@batuhanklc7494 adı üzerinde devrik. İstisnai bir kullanim. Orjinal metni devirerek yapabildigin cumle

  • @nursengultekin3857

    @nursengultekin3857

    5 жыл бұрын

    Ne alaka fiilin sonda olmasıyla edebiyat kalitesi?

  • @iyimsermuhabir

    @iyimsermuhabir

    5 жыл бұрын

    @@nursengultekin3857 buyuyunce anlarsin

  • @nursengultekin3857

    @nursengultekin3857

    5 жыл бұрын

    39 yaşındayım daha ne kadar gerek?

  • @hasankadi4990
    @hasankadi49902 жыл бұрын

    Ve Arapça öyle bir dildir ki Allah son mesajını bu dilde indirdi buda yeter bence

  • @TarihFanKanali

    @TarihFanKanali

    Жыл бұрын

    Her dilde kitap geldi. Her millete peygamber geldiğine göre

  • @Karahaber9795
    @Karahaber97953 жыл бұрын

    Wikipedia zengin dil sıralaması 20 dir. Wikipedia bakabilirsiniz.

  • @sadrick1639

    @sadrick1639

    3 жыл бұрын

    @@Perk428 uLa ÖeşEq gEtiR dE siQeq Loo

  • @turukbodunucuntunudmadmkun2088

    @turukbodunucuntunudmadmkun2088

    3 жыл бұрын

    @@Perk428 makale sayısı hewal o. Kürtçe Farsçanın lehçesi

  • @alisan7012

    @alisan7012

    3 жыл бұрын

    @@turukbodunucuntunudmadmkun2088 kim demiş Kürtçe farsça lehçesi cahil. Ben iranlıyım ve farsım. İrani diller grubundadır. Zaten medi parsi ve parti aryan kavimleri irani kavim olarak geçiyo bu yüzden diller çok yakın birbirine

  • @enesatas3405
    @enesatas34056 жыл бұрын

    neresi köklü şuan türkiyede konuşulan türkçeyle moğolistanda konuşulan türkçe birmi türkiyede konuşulunca türkçe farsça ve latincenin harmanlanmasıyla oluşmuştur ama moğolistan veya kırgızistanda konuşulan türkç etkilenmemiş türkçedir yani hakiki türkçe şuanda oralarda konuşuluyor...

  • @yunusderki

    @yunusderki

    5 жыл бұрын

    Moğolca Türkçe değil kırgız lehçesi saflık bakımından iyi

  • @sujaatvaliyev1779

    @sujaatvaliyev1779

    5 жыл бұрын

    Kim demiş ki moğollar türkce konuşuyor?! Moğolca Ural-Altay dil ailesine mansup ayrı bir dil, Fince estonca japonca ne kadar bize yakınsa moğolcada öyledir.

  • @altaiccultureandlanguage6184

    @altaiccultureandlanguage6184

    5 жыл бұрын

    @Gül 19 kalp sözü siyah sözü beyaz sözü ateş sözü gri sözü "güncel" denilen Türkiye Türkçesinden başka hangi Türk dilinde var bir araştır bakalım küreselmiş peh

  • @yusufbulbul9434
    @yusufbulbul94346 жыл бұрын

    ilber hoca mesele Türklük olunca biraz zorlanıyor ^^

  • @yusufgunes4354

    @yusufgunes4354

    6 жыл бұрын

    Ilber hoca aslen kırım türküdür hatta kırım prensligine dayanır neden türkçe konu olunca zorlansın

  • @ismailturan6748

    @ismailturan6748

    5 жыл бұрын

    yusuf bülbül Sonra muasır medeniyetler seviyesine eremiyoruz,gelişemiyoruz vs.

  • @aloneeagle3481
    @aloneeagle34814 жыл бұрын

    bu ilber farscayi kafasından neden çıkarmıyor hala anlamıyorum.oğlum boş ver ya

  • @nofire8658

    @nofire8658

    4 жыл бұрын

    farsca arapça tarafindan sikilmiş bir dildir adam belki şiiri seviyordur ondan farscaya kafaya takmiş zira farscadan başka bir dil şiir okunmaz

  • @samedkalkan5932

    @samedkalkan5932

    4 жыл бұрын

    salak işte

  • @aloneeagle3481

    @aloneeagle3481

    3 жыл бұрын

    @Erkan Özçelik oğlum ne diyorsu özet şekilde söyle kimse gelip uzun yazıyı okumaz! özetini söyle göreyim ne diyorsun!

  • @ugursicimagaoglu1574
    @ugursicimagaoglu15742 жыл бұрын

    Fransızca düşünüp, Türkçe kullanıp Arapça'nın nasıl bir dil olduğunu anlatmış ilber hoca. Anlatırken de latince ve sırpça mimikleri gözümden kaçmadı

  • @TarihFanKanali

    @TarihFanKanali

    Жыл бұрын

    Alman şarkıyatçısı Gerhard Doerfer farsçada Türkçe unsurları araştırdığı 4 ciltlik kitabında, yalnız elif harfinde 267 unsura madde başı olarak yer vermiştir. İsveçli dilbilimci Lars Johanson’a göre orta farsça zamanından beri, farsça tedricen türkçeyle birleşme yönünde hareket etmektedir. Alman doğubilimci Doerfer’e göre ise, farsça çoktandır Türk dili tipine meyletmektedir ve hatta bazı durumlarda farsça Hint- Avrupa dili görünüşünü kaybetmektedir. ,,,,,, Dilbilimcilerin Türkçe Hakkındaki Görüşleri Johan Vandewalle “...Anadili Türkçe olan bir kişinin kısa cümlelerle düşündüğü, konuşma anında ise bu kısa cümleleri çeşitli yollarla birbirine bağlayarak karmaşık yapılar kurduğu görüşündeyim. Bu “cümle bağlama eğilimi” bazı konuşurlarda zayıf, bazılarında ise adeta bir hastalık derecesinde güçlü olabilir. Bu son durumda ortaya çıkan dilsel yapılar, insan zihninin üstün olanaklarını en güzel şekilde yansıtıyor. Farklı dil gruplarına ait birçok dili incelediğim halde şimdiye kadar hiçbir dilde beni Türkçedeki karmaşık cümle yapıları kadar büyüleyen bir yapıya rastlamadığımı söyleyebilirim. Biraz duygusal olmama izin verirseniz, bazen kendime “Keşke Chomsky de gençliğinde Türkçe öğrenmiş olsaydı... “ diyorum. Eminim o zaman çağdaş dilbilim İngilizce’ye göre değil, Türkçe’ye göre şekillenmiş olurdu...” *. (Max Müller,): Türkçenin bir dilbilgisi kitabını okumak, bu dili öğrenmek niyetinde olmayanlar için bile gerçek bir zevktir. Türlü dilbilgisel biçimlerin belirtilmesindeki ustalık, ad ve eylem çekimi sistemindeki düzenlilik ve bütün dil yapısındaki saydamlık ve kolayca anlaşılabilme yeteneği, insan zekâsının dil aracıyla beliren üstün gücünü kavrayabilenlerde hayranlık uyandırır... Araç olarak, Türk dilindeki duygu ve düşüncenin en ince ayrımlarını belirtebilme, ses ve biçim öğelerini baştan sona dek düzenli ve uygulu bir sisteme göre birbiriyle bağdaştırıp dizileme gücü, insan zekâsının dille gerçekleşen bir başarısı olarak belirir. Birçok dillerde bu gibi olaylar gözden perdelenmiştir; onlar çözülmez kayalar gibi karşımızda durur ve ancak dilcinin mikroskopuyla dil yapısındaki organik öğeler ortaya çıkarılır. Türk dilinde ise, her şey saydamdır, apaçıktır. Dilin iç ve dış yapısı, billur bir arı kovanı yapısını seyrediyormuşuz gibi ortadadır. Ünlü bir doğu bilgini bu dil hakkındaki hayranlığını şöyle belirtmiştir: Türk dili, seçkin, bir bilginler kurulunun uzun bir çalışma ve oylaşmasıyla yapılmış sayılacak düzgünlüktedir Türk dilinin çekim biçimindeki hiç bozulmayan düzgünlük ve düzen, yapısından gelen kavrama kolaylığı, dilde yaratılan bu olağanüstü anlatım gücünü anlayabilenleri heyecana sürükler. Türkçedeki en ustalıklı yapı, eylem (fiil) yapısıdır. Hiçbir dilin anlatamadığı ya da ancak birçok sözcükle anlatmaya çalıştığı anlam inceliklerini, Türk dili tek bir sözcükle anlatabilir.” *Fransız Türkolog Jean Deny,:”Türk dili, seçkin bir bilginler kurulunun danışma ve tartışmaları sonucunda oluştuğu kanısını uyandırıyor.Türkçe eylem(fiil)lerde kendine özgü öyle bir özellik vardır ki, bunun bir benzerine Arian dillerinin hiçbirinde rastlanmaz. Bu özellik, yapım ekleriyle yeni sözcük oluşturma gücüdür”.”. Jean Deny *Moliere: “Türkçe; az söz ile çok anlam ifade eden, hayran olunacak mükemmel bir yapıya sahip dil.”dir. *Herbert W. Duda:“Bütün düşünce ve hisleri en mükemmel bir şekilde ifade eden Türkçe, o kadar zengin bir kelime hazinesine sahiptir ki, herkes bu dile hayranlıkla bakmakta ve onu en mükemmel bir bilim dili olarak kabul etmektedir.’”. *Herbert Jansky:“Türk dili, vokabuler, fonetik, imla, sentaks ve kelime hazinesi itibarıyla son derece zengin ve kolay anlaşılan, kolay öğrenilebilen bir bilim dili.”dir. *Paul Roux:“Türkçe, akıl ve düşünce dolu matematiksel bir dil.”dir. *Otuz iki dil bildiği için Babil Dünya Ödülü’nü alan Belçika’nın Gent Üniversitesi Doğu Dilleri ve Kültürleri Merkezi Başkanı Dr. Johann Van De Walle, günümüzde Türkçeye neden ilgi duyduğunu şöyle anlatıyor: “Türkçe, çok kısa bir zamanda öğrenilebilir. Satrançta kurallar mantıklı, basit ve az sayıdadır. Yedi yaşında bir çocuk bile satranç oynamasını öğrenebilir. Bu kolaylığa karşın, satranç oynayan kişi yaşamı boyunca sıkılmaz. Oyun imkânları sınırsızdır. Aynı durumun Türkçe dil bilgisi sisteminde bulunması, çok büyülü bir özelliktir. Türkçe dil bilgisi, hemen hemen matematik kadar düzenli ve istisnasız karaktere sahip bir dil.”dir. page 257 (261 in pdf) in book (The Science of Language by Max Müller in 1861) It is a real pleasure to read a Turkish grammar, even though one may have no wish to acquire it practically. The ingenious manner in which the numerous grammatical forms are brought out, the regularity which pervades the system of declension and conjugation, the transparency and intelligibility of the whole structure, must strike all who have a sense of that wonderful power of the human mind which has displayed itself in language. Given so small a number of graphic and demonstrative roots as would hardly suffice to express the commonest wants of human beings, to produce an instrument that shall render the faintest shades of feeling and thought;-given a vague infinitive or a stern imperative, to derive from it such moods as an optative or subjunctive, and tenses as an aorist or paulo-post future;-given incoherent utterances, to arrange them into a system where all is uniform and regular, all combined and harmonious;-such is the work of the human mind which we see realized in “language.” But in most languages nothing of this early process remains visible. They stand before us like solid rocks, and the microscope of the philologist alone can reveal the remains of organic life with which they are built up. In the grammar of the Turkic languages, on the contrary, we have before us a language of perfectly transparent structure, and a grammar the inner workings of which we can study, as if watching the building of cells in a crystal bee-hive. An eminent orientalist remarked “we might imagine Turkish to be the result of the deliberations of some eminent society of learned men;” but no such society could have devised what the mind of man produced, left to itself in the steppes of Tatary, and guided only by its innate laws, or by an instinctive power as wonderful as any within the realm of nature.

  • @tarkguler8741
    @tarkguler87412 жыл бұрын

    Gerçekçi olmak gerekirse dünyanın en muhteşem dili Arabçadır. Hiç ideolojiye gerek yok beslendiği kaynaklar bir kere 5 bin yıllık. Yâni 5 bin yıllık yazılı kültürden beslenen bir dil. Dünyanın zaten en zengin dilleri Arabça,Suryanice,Aramice ve İbranicedir. Bilinen en eski yazılı Hint Avrupa dili Hititçedir. M.Ö 1500'lerde fakat bilinen en eski Hami-Sami dili Mısırca ve Elamcadır oda M.Ö 3000'lere tarihlenir. Hele İngilizce ve diğer germen dillerinin köpek hırıltısından farkı yoktur. Arabça taa Akadçadan beri doğrudan yazılı kültürden beslenen dildir. Dolaylı olarak Eski Mısırcaya kadar gider. Bir kere Türkler İslamdan önce göçebeydi göçebe kavimlerde dil gelişemezki. Yazı yok birşey yok doğru dürüst hiç ideoloji yapmaya gerek yok.

  • @Abeturk

    @Abeturk

    2 жыл бұрын

    Deriving a new verb in turkish 1.(Der-mek= ~to set layout & to provide)=ter'kib & ter'tib etmek (used after the verbs which ending with a consonant) Verb+"Der" is used as suffix for the subtle voiced words (ter-tir-tür/der-dir-dür/er-ir-ür) Verb+"Dar" is used as suffix for the thick voiced words (tar-tır-tur/dar-dır-dur/ar-ır-ur) (ak-mak>aktarmak)(bakmak>baktırmak)(almak>aldırmak)(çıkmak>çıkarmak)(kaçmak>kaçırmak) 2.(Et-mek = ~ to make) (mostly used after the verbs ending with a vowel sound and when the suffix "der" was used before) Verb+"T" is used as suffix for the subtle voiced words (t-it-üt) Verb+"T" is used as suffix for the thick voiced words (t-ıt-ut) (ak-mak>akıtmak)(bakmak>bakıtmak)(yürümek>yürütmek)(yırmak>yırtmak)(öldürmek>öldürtmek) 3.(Eş=partner) (together or with partner)-(all together or altogether)-(each other or about each one) Verb+"Eş" is used as suffix for the subtle voiced words (eş-iş-üş) Verb+"Aş" is used as suffix for the thick voiced words (aş-ış-uş) (gör-mek-görüşmek) (bulmak>buluşmak)(uğramak-uğraşmak) (çalmak-çalışmak) 4.(Al / El)= come to a state/a form through someone or something (to get being ...ed) Verb+"El" is used as suffix for the subtle voiced words (el-il-ül) Verb+"Al" is used as suffix for the thick voiced words (al-ıl-ul) (it's used as N to shorten some verbs) (gör-mek-görülmek) (satmak>-satılmak)(vermek>verilmek)(yemek>yeyilmek/yenmek) 5."En"=own diameter(self environment)=(about own self) Verb+"En" is used as suffix for the subtle voiced words (en-in-ün) Verb+"An" is used as suffix for the thick voiced words (an-ın-un) (gör-mek>görünmek) (bulmak>bulunmak) (tıkamak>tıkanmak) (kıvırmak>kıvranmak) Mak/Mek...(emek)=exertion /process Git=Go (verb root) Git-mek= to go (the process of going)>to get there (Git-der-mek>gittirmek)=1.Götürmek= to take away (2. Gidermek=~to resolve) (Git-en-der-mek>gidindirmek)= Göndermek= to send Gel-mek= to come (Gel-der-mek>geltirmek)=Getirmek= to bring 1.Gelmek...2.Getirmek...3.Getirtmek...4.Getirttirmek..5.Getirttirtmek..and it's going so on Der-mek= (~to provide) to set the layout by bringing together (der-le-mek= to compile) Dar-mak= to bring into a different order by disrupting the old (thara-mak=to comb) Dur-mak= to keep being present/there (~to remain/~to survive) (thor/hidher/hadeer/hızır) Dur-der-mak> durdurmak= ~to stop Dür-mek= to roll it up (to make it become a roll) Türe-mek=(törüv-mek)= to get created a new layout/form by coming together in the same medium Töre=the order established over time= custom/tradition > (torah=sacred order) (tarih=history) Üre-mek=to get increased /proliferate Üre-et-mek>üretmek= to produce / generate Törü-et-mek=türetmek= to create a new layout by adding in each other= to derive Dör-mek= to rotate on its axis ( Törmek=old meaning)- to stir /to mix (current meaning) (döngü)törüş/törüv=tour (törüv-çi=turqui)(törüv-giş=turkish)=tourist...(thörük halk=mixed people in ownself) Tör-en-mek>dörünmek= to rotate oneself /(2. to turn by oneself) Dörn-mek>Dönmek= to turn oneself (Dön-der-mek)>döndürmek= to turn something (Dön-eş-mek)>dönüşmek= to turn (altogether) to something (Dön-eş-der-mek)>dönüştürmek= to convert/ to transform simple wide tense for positive sentences Var-mak= to arrive (for the thick voiced words) (positive suffixes)=(Ar-ır-ur) Er-mek= to get (at) (for the subtle voiced words) (positive suffixes)=(Er-ir-ür) for negative sentences Ma=not Bas-mak= to dwell on /tread on (bas git= ~leave and go) Maz=(negativity suffix)=(Ma-bas) =(No pass)=Na pas=not to dwell on > vaz geç= give up (for the thick voiced words) Ez-mek= to crush (ez geç= ~think nothing about) Mez=(negativity suffix)=(Ma-ez) =(No crush)=does not > es geç = skip (for the subtle voiced words) Tan= the dawn Tanımak= to recognize (~to get the differences of) (Tanı-ma-bas)= tanımaz= ~doesn't recognize (Tanı-et-ma-bas)= tanıtmaz= doesn't make it get recognized (Tanı-en-ma-bas)= tanınmaz= doesn't inform about oneself (doesn't get known by any) (Tanı-eş-ma-bas)= tanışmaz= doesn't get known each other Tanışmak= to get to know each other =(~to meet first time) Danışmak= to get information from each other Uç=~top point (o-bir-uç=burç= the extreme point= bourge) (Uç-mak)= to fly (Uç-a-var)= Uçar=it flies (arrives flying/has a chance to fly) (Uç-ma-bas)= uçmaz= doesn't fly (~gives up flying) (Uç-der-ma-bas)=(uçturmaz)=uçurmaz= doesnt fly it (doesn't make it fly) (Uç-eş-ma-bas)=uçuşmaz= doesn't (all)together fly (Uç-al-ma-bas)=uçulmaz= doesn't get being flown Su=water (Suv)=fluent-flowing (suvu)=Sıvı=fluid, liquid Suv-mak=~to make it flow onwards/upward (>suvamak) Suy-mak=~to make it flow over Süv-mek=~to make it flow inwards Sür-mek=~to make it flow on (something) Suv-up =liquefied=(soup) Sür-up(shurup)=syrup Suruppah(chorba)=soup Suruppat(sherbet)=sorbet sharap=wine mashrubat=beverage Süp-mek=~to make it flow outwards Süp-der-mek>süptürmek>süpürmek=to sweep Say-mak=~to make it flow one by one (from the mind) = ~ to count ~ to deem (sayı=number) (bilgisayar=computer) Söy-mek=~to make it flow from the mind (Söy-le-mek= to make the sentences flowing through the mind =~to say, ~to tell ) Sev-mek=~to make it flow from the mind (to the heart) = to love Söv-mek=~call names (to say whatever's on own mind) Süy-mek=~to make it flow through (süyüt) =Süt= milk Soy-mak=~to make it flow over it/him/her ( to peel, ~to strip, ~to rob ) (Soy-en-mak)>soyunmak=to undress (Suy-der-mak)>sıyırmak= skimming, ~skinning Siy-mek=~to make it flow downwards =to pee Siyitik>Sidik= urine Süz-mek=~to make it lightly flow from up to downwards (~to filter, strain out) Sez-mek=~to make it lightly flow into the mind (~to perceive, to intuit) Sız-mak=~to get flowed slightly/slowly (~to infiltrate) Sun-mak=to extend it forwards (presentation, exhibition, to serve up) Sün-mek=to expand reaching outwards (sünger=sponge) Sın-mak=to reach by extending upwards or forwards Sin-mek=to shrink (oneself) by getting down or back (to lurk, to hide onself) Sön-mek=to get decreased by getting out or in oneself (to be extinguished) Sağ-mak= ~ to make it's poured down (Sağanak=downpour) Sağ-en-mak>sağınmak= ~to make oneself poured from thought into emotions Sağn-mak>San-mak= ~to make it pour from thought to idea (to arrive at the idea) Sav-mak=~ to make it pour outwards (2.>put forward /set forth in) (sağan)=Sahan=the container to pour water (Sav-der-mak)>savdurmak>savurmak (Sav-der-al-mak)>savurulmak> savrulmak=to get (scattered) driven away (Sav-en-mak)>savunmak=to defend (Sav-en-al-mak)>savunulmak=to get being defended (Sav-eş-mak)1>savaşmak=to pour blood / to shed each other's blood (savaş= the war) 2>savuşmak=to get spilled around (altogether/downright)=(sıvışmak=~running away in fear) (Sav-eş-der-mak)1>savaştırmak= ~to make them fight each other 2>savuşturmak =(ward off/fend off) Sürmek = ~to make it flow on something (Sür-e--er)= sürer = lasts /gets go on /drives / spreads on (Sür-der-mek)> sürdürmek= to make it continue (~to sustain) (Sür-der-e--er)= sürdürür = makes it last forwards ,(makes it continue) (Sür-ma-ez)= sürmez = doesn't drive / gives up fllowing on / skips the spread of (Sür-der-ma-ez)= sürdürmez =doesn't make it go on (doesn't make it continue) (Sür-al-ma-ez)= sürülmez =doesnt get driven by any.. (2.doesnt get followed by any) Sür-en-mek> sürünmek= (~to makeup) (~rides odor) (~to paint oneself) Sürü-mek= to take it away forward / backward on floor (Sürü-e--er)=sürür=takes it forward (Sürü-et-mek)=(sürütmek) sürtmek=~to rub (Sürü-al-mek)=2.sürülmek=to get expelled (Sürü-en-mek)=2.sürünmek=to creep on (Sürü-en--der-mek)=süründürmek=~to make it's creeping on (Sürü-et-en-mek)=sürtünmek=to have a friction (Sürü-et--eş-mek)=sürtüşmek=to get rubbed each other (Gör-mek)=to see (Gör-e-er)=görür=(that) sees (Gör-ma-ez)=görmez= doesn't see (Gör-en-ma-ez)= görünmez= doesn't show oneself (doesn't seem) (Gör-al-ma-ez)= görülmez= doesn't get seen by any.. (Gör-eş-ma-ez)= görüşmez= doesn't get seen each other (Görs-der-ma-ez)>göstermez=(that) doesn't show (Görs)=(Khorus) Göz=Eye (Görs-et-mek)>görsetmek=to make it visible (Görs-der-mek)>göstermek=to show 1.(la/le = to make via-~getting by means of ~to do through it -to make by this way ~doing it with (used after the nouns and adjectives) (.lemek-.lamak) (.letmek- .latmak) (.lettirmek-.lattırmak) Tıŋı= the tune (timbre) Tıŋı-la-mak= to get the sound out >(Tınlamak=~reacting /answering )(~to take heed of) Tıŋ-mak=to react vocally/verbally Tiŋi-le-mek=to get the sound in >(Dinlemek= to listen) Tiŋ-mek=to get at the silence >(Dinmek= to calm down / to get quiescent 2.(laş/leş =(ile-eş)= (begin to be equivalent / getting the same) (used after the nouns and adjectives) (.leşmek-.laşmak.) (.leştirmek-.laştırmak) (.leştirtmek- .laştırtmak) 3.(lan/len =(ile-en)= (to become with /to get it /to have something such this) (used after the nouns and adjectives) (.lenmek-.lanmak.) (.lendirmek-.landımak) (.lendirtmek- .landırtmak) by reiterations (Parıl Parıl) parıl-da-mak= to gleam (Kıpır Kıpır) kıpır-da-mak (Kımıl Kımıl) kımıl-da-mak by colors Ak= white Ağar-mak = to turn to white Kara= black Karar-mak=to become blackened Kızıl= red Kızar-mak= to turn red (to blush) (to be toasted) by a whim or a want Su-sa-mak= to thirst Kanık-sa-mak öhö-tsu-ur (öksür-mek)=to cough tüh-tsu-ur (tüksür-mek/tükürmek)=to spit out hak-tsu-ur (aksır-mak) hap-tsu-ur (hapşur-mak)=to sneeze

  • @user-zx6ki8lr5l
    @user-zx6ki8lr5l4 жыл бұрын

    اللعه العرىىه اقوى ىكىىر من الىركىه،الىركىه صعيفه حداً ،اللعه العرىىة لعه القرآن و لعه الاسلام على وحه العموم وايصا اللعه العرىىه ىحىل المرىىه الىاىىه عالمىا من حيث صعوىىها و هى لعه فصىحه ،افىحر ىعروىىى و ىأن لساىى عرىى ،قد ىلاحطون الىوم اىىى اكىب ىلا ىقاط لان الىقاط لم ىخىرع للعرب

  • @user-xs2uq1ey5m

    @user-xs2uq1ey5m

    4 жыл бұрын

    هههه واضح انك عربي ليش هيك واصل الاحرف ببعضها

  • @abdurrahmanozturk6616

    @abdurrahmanozturk6616

    3 жыл бұрын

    Türkçe konuş

  • @multipleorganfailure3449

    @multipleorganfailure3449

    3 жыл бұрын

    Güzel bomba planları kardeş.

  • @NM_24_7

    @NM_24_7

    Жыл бұрын

    اللغة العربية اقوى بكثير من التركية،التركيه ضعيفة جداً ،اللغه العربية لغة القرآن و لغة الاسلام على وجه العموم و ايضا اللغه العربيه تحتل المرتبة الثانية عالمياً من حيث صعوبتها و هي لغة فصيحه ، افتخر بعروبتي و بأن لساني عربي ،قد تلاحظون اليوم انني اكتب بلا نقاط لان النقاط لم تخترع للعرب و هذه هي الفقره بالنقاط و اخر سطر يقول ان النقاط لم تخترع للعرب لان العرب يستطيعون فهم اللغة العربية بدون نقاط لكن العجم لا يستطيعون فهمها إلا بالنقاط

  • @Karahaber9795
    @Karahaber97953 жыл бұрын

    Türkçe çok zengin bir dil olduğunu söyleniyor. Türkçe erkekler eşlerine ne denir hatun moğolca hanım farsça

  • @TarihFanKanali

    @TarihFanKanali

    Жыл бұрын

    Kadın işte Türkçe, Moğollar bizden aldı, farslar da bizden aldı. Alman şarkıyatçısı Gerhard Doerfer farsçada Türkçe unsurları araştırdığı 4 ciltlik kitabında, yalnız elif harfinde 267 unsura madde başı olarak yer vermiştir. İsveçli dilbilimci Lars Johanson’a göre orta farsça zamanından beri, farsça tedricen türkçeyle birleşme yönünde hareket etmektedir. Alman doğubilimci Doerfer’e göre ise, farsça çoktandır Türk dili tipine meyletmektedir ve hatta bazı durumlarda farsça Hint- Avrupa dili görünüşünü kaybetmektedir. ,,,,,, Dilbilimcilerin Türkçe Hakkındaki Görüşleri Johan Vandewalle “...Anadili Türkçe olan bir kişinin kısa cümlelerle düşündüğü, konuşma anında ise bu kısa cümleleri çeşitli yollarla birbirine bağlayarak karmaşık yapılar kurduğu görüşündeyim. Bu “cümle bağlama eğilimi” bazı konuşurlarda zayıf, bazılarında ise adeta bir hastalık derecesinde güçlü olabilir. Bu son durumda ortaya çıkan dilsel yapılar, insan zihninin üstün olanaklarını en güzel şekilde yansıtıyor. Farklı dil gruplarına ait birçok dili incelediğim halde şimdiye kadar hiçbir dilde beni Türkçedeki karmaşık cümle yapıları kadar büyüleyen bir yapıya rastlamadığımı söyleyebilirim. Biraz duygusal olmama izin verirseniz, bazen kendime “Keşke Chomsky de gençliğinde Türkçe öğrenmiş olsaydı... “ diyorum. Eminim o zaman çağdaş dilbilim İngilizce’ye göre değil, Türkçe’ye göre şekillenmiş olurdu...” *. (Max Müller,): Türkçenin bir dilbilgisi kitabını okumak, bu dili öğrenmek niyetinde olmayanlar için bile gerçek bir zevktir. Türlü dilbilgisel biçimlerin belirtilmesindeki ustalık, ad ve eylem çekimi sistemindeki düzenlilik ve bütün dil yapısındaki saydamlık ve kolayca anlaşılabilme yeteneği, insan zekâsının dil aracıyla beliren üstün gücünü kavrayabilenlerde hayranlık uyandırır... Araç olarak, Türk dilindeki duygu ve düşüncenin en ince ayrımlarını belirtebilme, ses ve biçim öğelerini baştan sona dek düzenli ve uygulu bir sisteme göre birbiriyle bağdaştırıp dizileme gücü, insan zekâsının dille gerçekleşen bir başarısı olarak belirir. Birçok dillerde bu gibi olaylar gözden perdelenmiştir; onlar çözülmez kayalar gibi karşımızda durur ve ancak dilcinin mikroskopuyla dil yapısındaki organik öğeler ortaya çıkarılır. Türk dilinde ise, her şey saydamdır, apaçıktır. Dilin iç ve dış yapısı, billur bir arı kovanı yapısını seyrediyormuşuz gibi ortadadır. Ünlü bir doğu bilgini bu dil hakkındaki hayranlığını şöyle belirtmiştir: Türk dili, seçkin, bir bilginler kurulunun uzun bir çalışma ve oylaşmasıyla yapılmış sayılacak düzgünlüktedir Türk dilinin çekim biçimindeki hiç bozulmayan düzgünlük ve düzen, yapısından gelen kavrama kolaylığı, dilde yaratılan bu olağanüstü anlatım gücünü anlayabilenleri heyecana sürükler. Türkçedeki en ustalıklı yapı, eylem (fiil) yapısıdır. Hiçbir dilin anlatamadığı ya da ancak birçok sözcükle anlatmaya çalıştığı anlam inceliklerini, Türk dili tek bir sözcükle anlatabilir.” *Fransız Türkolog Jean Deny,:”Türk dili, seçkin bir bilginler kurulunun danışma ve tartışmaları sonucunda oluştuğu kanısını uyandırıyor.Türkçe eylem(fiil)lerde kendine özgü öyle bir özellik vardır ki, bunun bir benzerine Arian dillerinin hiçbirinde rastlanmaz. Bu özellik, yapım ekleriyle yeni sözcük oluşturma gücüdür”.”. Jean Deny *Moliere: “Türkçe; az söz ile çok anlam ifade eden, hayran olunacak mükemmel bir yapıya sahip dil.”dir. *Herbert W. Duda:“Bütün düşünce ve hisleri en mükemmel bir şekilde ifade eden Türkçe, o kadar zengin bir kelime hazinesine sahiptir ki, herkes bu dile hayranlıkla bakmakta ve onu en mükemmel bir bilim dili olarak kabul etmektedir.’”. *Herbert Jansky:“Türk dili, vokabuler, fonetik, imla, sentaks ve kelime hazinesi itibarıyla son derece zengin ve kolay anlaşılan, kolay öğrenilebilen bir bilim dili.”dir. *Paul Roux:“Türkçe, akıl ve düşünce dolu matematiksel bir dil.”dir. *Otuz iki dil bildiği için Babil Dünya Ödülü’nü alan Belçika’nın Gent Üniversitesi Doğu Dilleri ve Kültürleri Merkezi Başkanı Dr. Johann Van De Walle, günümüzde Türkçeye neden ilgi duyduğunu şöyle anlatıyor: “Türkçe, çok kısa bir zamanda öğrenilebilir. Satrançta kurallar mantıklı, basit ve az sayıdadır. Yedi yaşında bir çocuk bile satranç oynamasını öğrenebilir. Bu kolaylığa karşın, satranç oynayan kişi yaşamı boyunca sıkılmaz. Oyun imkânları sınırsızdır. Aynı durumun Türkçe dil bilgisi sisteminde bulunması, çok büyülü bir özelliktir. Türkçe dil bilgisi, hemen hemen matematik kadar düzenli ve istisnasız karaktere sahip bir dil.”dir. page 257 (261 in pdf) in book (The Science of Language by Max Müller in 1861) It is a real pleasure to read a Turkish grammar, even though one may have no wish to acquire it practically. The ingenious manner in which the numerous grammatical forms are brought out, the regularity which pervades the system of declension and conjugation, the transparency and intelligibility of the whole structure, must strike all who have a sense of that wonderful power of the human mind which has displayed itself in language. Given so small a number of graphic and demonstrative roots as would hardly suffice to express the commonest wants of human beings, to produce an instrument that shall render the faintest shades of feeling and thought;-given a vague infinitive or a stern imperative, to derive from it such moods as an optative or subjunctive, and tenses as an aorist or paulo-post future;-given incoherent utterances, to arrange them into a system where all is uniform and regular, all combined and harmonious;-such is the work of the human mind which we see realized in “language.” But in most languages nothing of this early process remains visible. They stand before us like solid rocks, and the microscope of the philologist alone can reveal the remains of organic life with which they are built up. In the grammar of the Turkic languages, on the contrary, we have before us a language of perfectly transparent structure, and a grammar the inner workings of which we can study, as if watching the building of cells in a crystal bee-hive. An eminent orientalist remarked “we might imagine Turkish to be the result of the deliberations of some eminent society of learned men;” but no such society could have devised what the mind of man produced, left to itself in the steppes of Tatary, and guided only by its innate laws, or by an instinctive power as wonderful as any within the realm of nature.

  • @bimposetleri2423
    @bimposetleri24232 жыл бұрын

    arapça kulağa iğrenç geliyor çok kaba bir dil gırtlaktan konuşuyorlar

  • @TarihFanKanali

    @TarihFanKanali

    Жыл бұрын

    Alman şarkıyatçısı Gerhard Doerfer farsçada Türkçe unsurları araştırdığı 4 ciltlik kitabında, yalnız elif harfinde 267 unsura madde başı olarak yer vermiştir. İsveçli dilbilimci Lars Johanson’a göre orta farsça zamanından beri, farsça tedricen türkçeyle birleşme yönünde hareket etmektedir. Alman doğubilimci Doerfer’e göre ise, farsça çoktandır Türk dili tipine meyletmektedir ve hatta bazı durumlarda farsça Hint- Avrupa dili görünüşünü kaybetmektedir. ,,,,,, Dilbilimcilerin Türkçe Hakkındaki Görüşleri Johan Vandewalle “...Anadili Türkçe olan bir kişinin kısa cümlelerle düşündüğü, konuşma anında ise bu kısa cümleleri çeşitli yollarla birbirine bağlayarak karmaşık yapılar kurduğu görüşündeyim. Bu “cümle bağlama eğilimi” bazı konuşurlarda zayıf, bazılarında ise adeta bir hastalık derecesinde güçlü olabilir. Bu son durumda ortaya çıkan dilsel yapılar, insan zihninin üstün olanaklarını en güzel şekilde yansıtıyor. Farklı dil gruplarına ait birçok dili incelediğim halde şimdiye kadar hiçbir dilde beni Türkçedeki karmaşık cümle yapıları kadar büyüleyen bir yapıya rastlamadığımı söyleyebilirim. Biraz duygusal olmama izin verirseniz, bazen kendime “Keşke Chomsky de gençliğinde Türkçe öğrenmiş olsaydı... “ diyorum. Eminim o zaman çağdaş dilbilim İngilizce’ye göre değil, Türkçe’ye göre şekillenmiş olurdu...” *. (Max Müller,): Türkçenin bir dilbilgisi kitabını okumak, bu dili öğrenmek niyetinde olmayanlar için bile gerçek bir zevktir. Türlü dilbilgisel biçimlerin belirtilmesindeki ustalık, ad ve eylem çekimi sistemindeki düzenlilik ve bütün dil yapısındaki saydamlık ve kolayca anlaşılabilme yeteneği, insan zekâsının dil aracıyla beliren üstün gücünü kavrayabilenlerde hayranlık uyandırır... Araç olarak, Türk dilindeki duygu ve düşüncenin en ince ayrımlarını belirtebilme, ses ve biçim öğelerini baştan sona dek düzenli ve uygulu bir sisteme göre birbiriyle bağdaştırıp dizileme gücü, insan zekâsının dille gerçekleşen bir başarısı olarak belirir. Birçok dillerde bu gibi olaylar gözden perdelenmiştir; onlar çözülmez kayalar gibi karşımızda durur ve ancak dilcinin mikroskopuyla dil yapısındaki organik öğeler ortaya çıkarılır. Türk dilinde ise, her şey saydamdır, apaçıktır. Dilin iç ve dış yapısı, billur bir arı kovanı yapısını seyrediyormuşuz gibi ortadadır. Ünlü bir doğu bilgini bu dil hakkındaki hayranlığını şöyle belirtmiştir: Türk dili, seçkin, bir bilginler kurulunun uzun bir çalışma ve oylaşmasıyla yapılmış sayılacak düzgünlüktedir Türk dilinin çekim biçimindeki hiç bozulmayan düzgünlük ve düzen, yapısından gelen kavrama kolaylığı, dilde yaratılan bu olağanüstü anlatım gücünü anlayabilenleri heyecana sürükler. Türkçedeki en ustalıklı yapı, eylem (fiil) yapısıdır. Hiçbir dilin anlatamadığı ya da ancak birçok sözcükle anlatmaya çalıştığı anlam inceliklerini, Türk dili tek bir sözcükle anlatabilir.” *Fransız Türkolog Jean Deny,:”Türk dili, seçkin bir bilginler kurulunun danışma ve tartışmaları sonucunda oluştuğu kanısını uyandırıyor.Türkçe eylem(fiil)lerde kendine özgü öyle bir özellik vardır ki, bunun bir benzerine Arian dillerinin hiçbirinde rastlanmaz. Bu özellik, yapım ekleriyle yeni sözcük oluşturma gücüdür”.”. Jean Deny *Moliere: “Türkçe; az söz ile çok anlam ifade eden, hayran olunacak mükemmel bir yapıya sahip dil.”dir. *Herbert W. Duda:“Bütün düşünce ve hisleri en mükemmel bir şekilde ifade eden Türkçe, o kadar zengin bir kelime hazinesine sahiptir ki, herkes bu dile hayranlıkla bakmakta ve onu en mükemmel bir bilim dili olarak kabul etmektedir.’”. *Herbert Jansky:“Türk dili, vokabuler, fonetik, imla, sentaks ve kelime hazinesi itibarıyla son derece zengin ve kolay anlaşılan, kolay öğrenilebilen bir bilim dili.”dir. *Paul Roux:“Türkçe, akıl ve düşünce dolu matematiksel bir dil.”dir. *Otuz iki dil bildiği için Babil Dünya Ödülü’nü alan Belçika’nın Gent Üniversitesi Doğu Dilleri ve Kültürleri Merkezi Başkanı Dr. Johann Van De Walle, günümüzde Türkçeye neden ilgi duyduğunu şöyle anlatıyor: “Türkçe, çok kısa bir zamanda öğrenilebilir. Satrançta kurallar mantıklı, basit ve az sayıdadır. Yedi yaşında bir çocuk bile satranç oynamasını öğrenebilir. Bu kolaylığa karşın, satranç oynayan kişi yaşamı boyunca sıkılmaz. Oyun imkânları sınırsızdır. Aynı durumun Türkçe dil bilgisi sisteminde bulunması, çok büyülü bir özelliktir. Türkçe dil bilgisi, hemen hemen matematik kadar düzenli ve istisnasız karaktere sahip bir dil.”dir. page 257 (261 in pdf) in book (The Science of Language by Max Müller in 1861) It is a real pleasure to read a Turkish grammar, even though one may have no wish to acquire it practically. The ingenious manner in which the numerous grammatical forms are brought out, the regularity which pervades the system of declension and conjugation, the transparency and intelligibility of the whole structure, must strike all who have a sense of that wonderful power of the human mind which has displayed itself in language. Given so small a number of graphic and demonstrative roots as would hardly suffice to express the commonest wants of human beings, to produce an instrument that shall render the faintest shades of feeling and thought;-given a vague infinitive or a stern imperative, to derive from it such moods as an optative or subjunctive, and tenses as an aorist or paulo-post future;-given incoherent utterances, to arrange them into a system where all is uniform and regular, all combined and harmonious;-such is the work of the human mind which we see realized in “language.” But in most languages nothing of this early process remains visible. They stand before us like solid rocks, and the microscope of the philologist alone can reveal the remains of organic life with which they are built up. In the grammar of the Turkic languages, on the contrary, we have before us a language of perfectly transparent structure, and a grammar the inner workings of which we can study, as if watching the building of cells in a crystal bee-hive. An eminent orientalist remarked “we might imagine Turkish to be the result of the deliberations of some eminent society of learned men;” but no such society could have devised what the mind of man produced, left to itself in the steppes of Tatary, and guided only by its innate laws, or by an instinctive power as wonderful as any within the realm of nature.

  • @feridunozgider4227
    @feridunozgider42276 жыл бұрын

    arapça sizin Türkçe bizim olsun sayın hocam.

  • @ebubekirozkan169
    @ebubekirozkan1693 жыл бұрын

    Turkce dediginiz dil zaten arapça farsca fransizca ve ingilizcedir. Arapca en guzel dildir.

  • @michael.m-mira2665

    @michael.m-mira2665

    3 жыл бұрын

    yok!

  • @erenzvkara8290

    @erenzvkara8290

    3 жыл бұрын

    Tamam, bak şuan ögrendik

  • @yalnizkurt5293

    @yalnizkurt5293

    3 жыл бұрын

    Sanirim arapcayi, arap adini ve kültürünü dinle bagdastiranlardansin. O sebepten sana en güzeli olmus olmasin!?

  • @muhammetalper876

    @muhammetalper876

    3 жыл бұрын

    @@yalnizkurt5293 son hak din islamin arapca olarak inmesi ve islamin ortak dilleri olmasi cennetde arapca yazilar bulunmasi peygamber efendimizden rivsyet edildigine gore dunyanin en iyi dili oldugunu belli etmezmi

  • @yalnizkurt5293

    @yalnizkurt5293

    3 жыл бұрын

    @@muhammetalper876 hersey arap üzerine kurulmussa neden farkli kavimlere ayrilmis? Hepimiz arap olsaydik o halde.

  • @naseralizadeh9026
    @naseralizadeh90262 жыл бұрын

    İlber Ortaylı İranı biz İranlıların da anlamadığı ve şaşırdığı bir hayranlıkla över. Ne demek İranlılar Türkçe öğrenmek istemezler? Türkçe 1000 yıl sulatanın konuştuğu dil olmuş, eğitimi için yüzlerce sözlük ve gramer kitabı yazılmış, güzel hattatlık eserleri olmuş. Yalnızca Emir Alişir Nevayi'nin şiirlerini anlamak için İran'a hakim Türk devletlerin sarayında onlarca sözlük yazdırılmıştır. Batılı gezginler Türkçe öğrenen bir sürü İranlıdan ve Türkçe okullardan söz ederler. Onlar Türkçenin prestij dil olduğunu yazarlar. Fransalı gezgin Ünlü Chardin İsfahan'da Ermeni papazların Farsça bilmediklerini ve onunla Türkçe konuştuklarını yazar. Ayrıca, yüzlerce Türkçe resmi buyruk/ferman ve anlaşma var. Örneğin Napolyon ve Kaçar Hakanı Fathali şah arasındaki antlaşma Türkçedir. İran'a hakim Türk sultanlar kendilerini Hakan adlandırır ve devlet kademelerindeki görevlilerin makamları Türkçedir (Han, Atabey, gurçü, subaşı, vs.). Şimdi bile İngilizce'den sonra özel dershanelerde ve eğitim merkezlerinde öğretilen dil Türkçe. Hem de insanlar para ödeyerek öğreniyorlar. İran'da Sefir dershanesinin 150 şubesinde Türkçe öğretilir. Türkiye devletine bağlı Yunus Emre merkezi İran'da Türkçe öğrenmek isteyenlere iki yıl sonraya sıra verir. İlber Ortaylı Türkiye'de kimsenin İranı bilmediğini anladığından kendinden bir sürü saçma sapan uyduruyor. İnsan bu konuları konuşmadan en azından elde olan makalelere bir göz atar. Örneğin İngilizcesi olanlar Safevi-kızılbaş devletinde Türkçenin konumu hakta bu makaleye bakabilirler: www.tandfonline.com/doi/full/10.1080/00210862.2013.784516Türkçe

  • @ilhanbulutttt

    @ilhanbulutttt

    2 жыл бұрын

    İlber Hoca Fars milliyetçisidir. Bu çok acayip bir sevgi. Farsın bile "yok o kadar da değil hocam" dediği yerde İlber Hoca Fars-İran övmeye devam eder. Yani gerçeklikten çok kopuk bir hayranlık. Eminim Fars bilim adamları dinlese "yok ebenin a.ı" derler.

  • @firebeats7655
    @firebeats7655 Жыл бұрын

    Ne boş yapıyor bu? Bizim hepimiz çok güzel Farsça biliriz. Yaşa iran vatanim 🇮🇷

  • @0x2fd

    @0x2fd

    Жыл бұрын

    merhaba şu an iranda iç savaş mı var, medyada bi çok haber görüyoruz ama ne kadar doğrular anlamak zor

  • @firebeats7655

    @firebeats7655

    Жыл бұрын

    @@0x2fd dediğin 3 ay önceydi oda savaş falan değildi, 200 aldanmış Allahsız genç sokakta ateş yakmışlardı, bunlar kimin iti ki iran devleti bunlarla savaşa girsin. 2 havayi fişek hepsi evine kaçtı. Her kaç seneden bir bu olaylar olur iranda. Her devletin muhalifleri var

  • @0x2fd

    @0x2fd

    Жыл бұрын

    @@firebeats7655 bakış açına tüküreyim

  • @arazguney4705
    @arazguney47055 жыл бұрын

    Adamcağız profesör olmuş ama halen dünyadan bir haber Türkçe'nin içindeki yabancı kelimeleri çıkarsak Türkçe diye bir dil kalmaz

  • @altaiccultureandlanguage6184

    @altaiccultureandlanguage6184

    5 жыл бұрын

    Ah ah bir bitmediniz lan

  • @AhmadAli-qy6se

    @AhmadAli-qy6se

    4 жыл бұрын

    Sizler nasil bir insansiniz anlamiyorum. Ingilizceden latin,fransiz, yunan ve.s kelimelerini cikarin ingilizce diye bir dil kalirmi? Ruscadaki turkce sozluklerini cikarin ne olur sonda? Diller bir-birleriyle karsilikli iletisimdedir insan gibi. Turkce koklu , zengin ve kadim bir dildir

  • @altaiccultureandlanguage6184

    @altaiccultureandlanguage6184

    4 жыл бұрын

    @@AhmadAli-qy6se sen ne boşsuŋ onu aŋlamıyorum ingilizceyle ve Türkçeyi sakına bir daha tutma

  • @hakanhan1263

    @hakanhan1263

    4 жыл бұрын

    sen bilirkişimisn filologmusun (fil falan yazdım yanlış anlama fil bilimi değil dil bilimi demek) şimdi burdan baktığımız zaman yabancı kelimelerin içindeki yabancı kelimeleri çıkarsak ne olur.dil kalmaz halbuki dil nedir ağızda bulunur.dil bir organdır.

  • @Turanid.209

    @Turanid.209

    2 жыл бұрын

    Yapramm kaç tane yabancı sözcük varda bunu diyorsun neyi kalmaz malın oğlu

  • @hasankadi4990
    @hasankadi49902 жыл бұрын

    Bu nasıl bir dilki ovuyosun ve bu dilin alfabesi yok

  • @TarihFanKanali

    @TarihFanKanali

    Жыл бұрын

    GökTürk tamgaları var ya, Alman şarkıyatçısı Gerhard Doerfer farsçada Türkçe unsurları araştırdığı 4 ciltlik kitabında, yalnız elif harfinde 267 unsura madde başı olarak yer vermiştir. İsveçli dilbilimci Lars Johanson’a göre orta farsça zamanından beri, farsça tedricen türkçeyle birleşme yönünde hareket etmektedir. Alman doğubilimci Doerfer’e göre ise, farsça çoktandır Türk dili tipine meyletmektedir ve hatta bazı durumlarda farsça Hint- Avrupa dili görünüşünü kaybetmektedir. ,,,,,, Dilbilimcilerin Türkçe Hakkındaki Görüşleri Johan Vandewalle “...Anadili Türkçe olan bir kişinin kısa cümlelerle düşündüğü, konuşma anında ise bu kısa cümleleri çeşitli yollarla birbirine bağlayarak karmaşık yapılar kurduğu görüşündeyim. Bu “cümle bağlama eğilimi” bazı konuşurlarda zayıf, bazılarında ise adeta bir hastalık derecesinde güçlü olabilir. Bu son durumda ortaya çıkan dilsel yapılar, insan zihninin üstün olanaklarını en güzel şekilde yansıtıyor. Farklı dil gruplarına ait birçok dili incelediğim halde şimdiye kadar hiçbir dilde beni Türkçedeki karmaşık cümle yapıları kadar büyüleyen bir yapıya rastlamadığımı söyleyebilirim. Biraz duygusal olmama izin verirseniz, bazen kendime “Keşke Chomsky de gençliğinde Türkçe öğrenmiş olsaydı... “ diyorum. Eminim o zaman çağdaş dilbilim İngilizce’ye göre değil, Türkçe’ye göre şekillenmiş olurdu...” *. (Max Müller,): Türkçenin bir dilbilgisi kitabını okumak, bu dili öğrenmek niyetinde olmayanlar için bile gerçek bir zevktir. Türlü dilbilgisel biçimlerin belirtilmesindeki ustalık, ad ve eylem çekimi sistemindeki düzenlilik ve bütün dil yapısındaki saydamlık ve kolayca anlaşılabilme yeteneği, insan zekâsının dil aracıyla beliren üstün gücünü kavrayabilenlerde hayranlık uyandırır... Araç olarak, Türk dilindeki duygu ve düşüncenin en ince ayrımlarını belirtebilme, ses ve biçim öğelerini baştan sona dek düzenli ve uygulu bir sisteme göre birbiriyle bağdaştırıp dizileme gücü, insan zekâsının dille gerçekleşen bir başarısı olarak belirir. Birçok dillerde bu gibi olaylar gözden perdelenmiştir; onlar çözülmez kayalar gibi karşımızda durur ve ancak dilcinin mikroskopuyla dil yapısındaki organik öğeler ortaya çıkarılır. Türk dilinde ise, her şey saydamdır, apaçıktır. Dilin iç ve dış yapısı, billur bir arı kovanı yapısını seyrediyormuşuz gibi ortadadır. Ünlü bir doğu bilgini bu dil hakkındaki hayranlığını şöyle belirtmiştir: Türk dili, seçkin, bir bilginler kurulunun uzun bir çalışma ve oylaşmasıyla yapılmış sayılacak düzgünlüktedir Türk dilinin çekim biçimindeki hiç bozulmayan düzgünlük ve düzen, yapısından gelen kavrama kolaylığı, dilde yaratılan bu olağanüstü anlatım gücünü anlayabilenleri heyecana sürükler. Türkçedeki en ustalıklı yapı, eylem (fiil) yapısıdır. Hiçbir dilin anlatamadığı ya da ancak birçok sözcükle anlatmaya çalıştığı anlam inceliklerini, Türk dili tek bir sözcükle anlatabilir.” *Fransız Türkolog Jean Deny,:”Türk dili, seçkin bir bilginler kurulunun danışma ve tartışmaları sonucunda oluştuğu kanısını uyandırıyor.Türkçe eylem(fiil)lerde kendine özgü öyle bir özellik vardır ki, bunun bir benzerine Arian dillerinin hiçbirinde rastlanmaz. Bu özellik, yapım ekleriyle yeni sözcük oluşturma gücüdür”.”. Jean Deny *Moliere: “Türkçe; az söz ile çok anlam ifade eden, hayran olunacak mükemmel bir yapıya sahip dil.”dir. *Herbert W. Duda:“Bütün düşünce ve hisleri en mükemmel bir şekilde ifade eden Türkçe, o kadar zengin bir kelime hazinesine sahiptir ki, herkes bu dile hayranlıkla bakmakta ve onu en mükemmel bir bilim dili olarak kabul etmektedir.’”. *Herbert Jansky:“Türk dili, vokabuler, fonetik, imla, sentaks ve kelime hazinesi itibarıyla son derece zengin ve kolay anlaşılan, kolay öğrenilebilen bir bilim dili.”dir. *Paul Roux:“Türkçe, akıl ve düşünce dolu matematiksel bir dil.”dir. *Otuz iki dil bildiği için Babil Dünya Ödülü’nü alan Belçika’nın Gent Üniversitesi Doğu Dilleri ve Kültürleri Merkezi Başkanı Dr. Johann Van De Walle, günümüzde Türkçeye neden ilgi duyduğunu şöyle anlatıyor: “Türkçe, çok kısa bir zamanda öğrenilebilir. Satrançta kurallar mantıklı, basit ve az sayıdadır. Yedi yaşında bir çocuk bile satranç oynamasını öğrenebilir. Bu kolaylığa karşın, satranç oynayan kişi yaşamı boyunca sıkılmaz. Oyun imkânları sınırsızdır. Aynı durumun Türkçe dil bilgisi sisteminde bulunması, çok büyülü bir özelliktir. Türkçe dil bilgisi, hemen hemen matematik kadar düzenli ve istisnasız karaktere sahip bir dil.”dir. page 257 (261 in pdf) in book (The Science of Language by Max Müller in 1861) It is a real pleasure to read a Turkish grammar, even though one may have no wish to acquire it practically. The ingenious manner in which the numerous grammatical forms are brought out, the regularity which pervades the system of declension and conjugation, the transparency and intelligibility of the whole structure, must strike all who have a sense of that wonderful power of the human mind which has displayed itself in language. Given so small a number of graphic and demonstrative roots as would hardly suffice to express the commonest wants of human beings, to produce an instrument that shall render the faintest shades of feeling and thought;-given a vague infinitive or a stern imperative, to derive from it such moods as an optative or subjunctive, and tenses as an aorist or paulo-post future;-given incoherent utterances, to arrange them into a system where all is uniform and regular, all combined and harmonious;-such is the work of the human mind which we see realized in “language.” But in most languages nothing of this early process remains visible. They stand before us like solid rocks, and the microscope of the philologist alone can reveal the remains of organic life with which they are built up. In the grammar of the Turkic languages, on the contrary, we have before us a language of perfectly transparent structure, and a grammar the inner workings of which we can study, as if watching the building of cells in a crystal bee-hive. An eminent orientalist remarked “we might imagine Turkish to be the result of the deliberations of some eminent society of learned men;” but no such society could have devised what the mind of man produced, left to itself in the steppes of Tatary, and guided only by its innate laws, or by an instinctive power as wonderful as any within the realm of nature.

  • @mahmut_2147
    @mahmut_21474 жыл бұрын

    PEKİ TUKCENİN MELEZ. BİR DİL OLMASİ XJDJDJDDJ

  • @altaiccultureandlanguage6184

    @altaiccultureandlanguage6184

    4 жыл бұрын

    Melez sensiŋ

  • @mahmut_2147

    @mahmut_2147

    4 жыл бұрын

    @@altaiccultureandlanguage6184 yoo. Ben safkanim secerem var senin. Varmi???? E devlete gir bak derim sjdjdjjd

  • @danisgah-umumi1131

    @danisgah-umumi1131

    4 жыл бұрын

    @@mahmut_2147 "Ne ğadar ğomik ağğaağağağ" Boşlak seni.

  • @mahmut_2147

    @mahmut_2147

    4 жыл бұрын

    @@danisgah-umumi1131 CAHİLLİK NE GUZEL LAN HERŞEYİ BİLİYON CAHİL SENİ

  • @danisgah-umumi1131

    @danisgah-umumi1131

    4 жыл бұрын

    @@mahmut_2147 Sen de Türkçe bilmiyorsun. "Herşey" ne?

  • @ahmedasperatus4180
    @ahmedasperatus41803 жыл бұрын

    Türkçe kolay bir dil ben Arabım Türk dizileri izleyerek hiç bir yerde Türkçe eğitimi görmeden çok kısa zamanda Türkçeyi çözdüm, veee Türkçe Arapça tıpkı değil Arapça katbekat zor . Eski türkçe cok kapsamli bir dil degildi , Türkler Arap ve fars kulturuyle tanisinca dilini geliştirdiler , türkler göçmen bir toplumdu, araplar yerleşmiş ve 1000 sene bir edebiyati sahip bir toplumdu , Türkçe güçlü bir dil olsaydı biz Türkçeden etkilerdik osmanli 400 sene kaldi bizde 😂

  • @Turanid.209

    @Turanid.209

    2 жыл бұрын

    Sende haklısın Ahmed. Osmanlı sizi sömürüp,asimile etmedi ya sende haklısın. Keşke etseymiş. Bugün yine böyle konuşabilir miydin. Olum dil zengin ama onun haricinde herşeyden yoksunsunuz. Türk'ün kapısında yattınız yüzyıllarca. Size babalık ettik hâlâ daha ediyoruz. Niye biliyor musun ? Vasıfsızsınız mk 😂

  • @proudg9026

    @proudg9026

    2 жыл бұрын

    Dur kardeşim.. Ben Arapçayı biliyorum.. Somalice anadilim. Somalice ve Arapça ikisi de aynı dil ailesinde. Gramar açısından Türkçe daha mantıklı kat bi kat. Bak Somalice de kaç çoğul kuralı var? Sayılmaz her on kelimenin ayrı bir kuralı var Arapça için de aynı şey gerekli. Ama Türkçe o kadar mantıklı ki nerdeyse hiçbir kural bozulmuyor. Bir de Arapça zor demek çok Abartılı.. Nesi zor diyebilir misin? Mesela Somalili bir kişi olarak bana zor gelmedi ama Türkçe bambaşka bir dil hiç görmedin bir kodlamaya sahip olan bir dil geldi ilk öğrenmeye başladığımda. Zorluk meselesi göreceli bir şeydir. Kime göre zor oluyor. Bir Azerbaycanlı arkadaşım Türkçe öğrenmeyi C1den başladı adam yeni taşınmıştı buraya ama 7 ay boyunca okumayi devam eden ve 4 kitab bitiren bizimle aynı sınıfta oturmus ve sınıf birincisi olmuştu. Olaya bak? Anladın mi bir şeyler?. Mesela Arkadaş kelimesinin çoğul hali Arkadaşlar oluyor. İstediğin her kelimeyi al ister yabanci ister Türkçe olsun -lar (ya da ler ses uyumu saglanmak icin) ekiyle çoğul haline getirmiş olursun. Ama Somaliceden yada Arapçadan sen kalk da böyle bir özellik çıkar. Mantık denince kural uyuma meseli akla gelir. Türkçe daha mantıklı gramar olarak. Çok hem de çok mantıklı. Ben 5 dil konuşuyorum bu arada. Ama tabi ki her dilin olduğu gibi Türkçenin de bir şeyi var (eksikliği desem) ama kime göre eksik oluyor. Konuşanin yada konuşulanin cinsiyetini belirtilmez Türkçede yani gerek duyulmuyormus. Kiz mi erkek mi anlamıyoruz direk komusmadan. Ama Somalicede erkek kadın diye ayırım var, Arapçada da var, bir de unutma ki Arapça ayri bir dil değil, tüm Arapcadaki kelimeler Afroasayli dillerde de var. Arapça kokenli diye bir kavram yok. O dil ailesi kökenli diye bir sey var. Turkic dillerin bir ailesi ama Arapca dil ailesi diye bir sey yok. Bir de Arapca deyince hangi Arapçadan konuşuyoruz, Öz arapcanin eski dil oldugunu ve artik hic kimsenin konusmadigini biliyor musun? ذ ظ ve ض harfleri artik kimse telaffuz etmiyor ve edemiyor. Milleti kandirmayin kardesim. Misirliysan sizde C harfi kalmadi G getirdiniz yerine, Turkceden gekme olma ihtimali de cok yuksek, bir de Iraklialr ve Suriyelilerin Ç kullanmalari? Turkceden gelme o harfi 100%, bir de Mısır ve Suriye lahcesinde Q harfi kaldirilmis yok artik. Ben Arapca konuşuyorum degil de Mısır yada Arapçasini konusyorun demelisin. Bir Cezayir ve Fas lehcelerini kimse anlamiyor ama yine de Arapçadir diyoruz? Uygur yada Özbek yada Azerinin Turkiye Türkçesini anlamasi ve Türkiye Türklerin diger lehcelrin anlamaması gibi degil midir olay?. Kurandaki Arapçayi konuşamıyorum ve konusursam millet bana gülecek sen de bilirsin ne kadar ayıp verici oldugunu oz Arapçayi konusmak. Vay be gelmis kandiriyor insanlari. Orta doğudaki ve Kuzey ve kuzeydoğu Afrikadi tüm dillerin ortak bir dil ailesi var. Uygurca ve Türkçe gibi düşün. Tigrinya diye bir dil var, nerdeyse aynı şeydir Arapçayla yada Arapça o dille aynidir. Bir de ح ع ض harfleri var hem Somalicede hem de tüm Afroasayli dillerinde yani Arapça özel diye bir şey yok, tüm diller alışveriş yapıyor birbirinden. Arpacanin en çok kullanılan kelimelerinden çoğu farsça kökenlidir Farsça da Arapçadan çok kelime almis, Farsca kokenli Üstad kelimesi Arpacada o kadar kullaniliyor ki Arapça kökenliyimis sanıyorsun bir an. Birde kural dediğimiz sey her dilde gecerlidir, bizlerdeki abartma baska dilerde yok yani herseyi alip kural yapmışız. En basit örneği: "değiştirme dedigimiz gramar kuralini", anlatsam söyle olur: "Seni davranışını beğendim" dediğinde, seni beğendim diyecektin ama davranışını demek demeyi seçtin tam konuşurken. Yani بدل dediğimiz şeydir bu sey, "değtirme yada yerine geçirmek".. Ne saçma demi? Yani ayrıcalık yada ozellik denilecek bir sey değildir. Kuşdili var bir de Türkiyede, Türkçenin kuşlar sesine kodlanmış halidir, dil kodlanmasinin bittigi yerdir, bin sene de yaşasan cozemeyecegin bir kodlamadir. Kısacası her dilin ozellikleri var. Selam yerine barış diyebilirler ama Müslüman oldukları için selam demeyi benimsemişler. Bu yaklasmanizla insanları dinden cikariyosunuz. Nasil okuyabildin böyle hakaretleri? Bir de Suriye Arapçasi var ve çok Türkçe kelimeleri var onda. Türkçe'den gelme Ç harfi var onda, çoğu Araplar diyorlarki Suriyelilerin C'si niye Ş gibi geliyor bize. Bilmiyorlar ki Ç diye bir harf var Türkçe'den gelme olan. Mısırdaki Efendim paşa vs günlük kelimeleri ve suriyedeki Belki vs gibi günlük kelimeleri hepsi Türkçe'den gelme. Ben görüyorum ki anadili arapca olanlar, Türklerin Arapça bilmediği için onlarla dalga geçiyorlar. Ama 5 dil konuşan ve bu iki dili de öğrenmiş birisi olarak gerçekleri biliyorum her bu iki dilin hakkindaki. Bir de televizyondan ogrendim demiştin. Şimdi atarım bir link buraya. Türk bir kız vardi Sosyal medyada gordugum, hiçbir zaman yirtdisina cikmadan mısır lehcesini çözmüş ve anadili gibi konuşuyordu. Sanki mısırda doğup büyümüş. Bu dediğin çok saçma ve dilin basit olup olmamasıni belirtmiyor. Bir de unutma ki dil zorlugu dedigimiz sey cok ve cok göreceli bir meselidir. Somalili yada Eriteryali bir kişi Arapçayı bir haftada öğrenir ama Türkçe öğrenmesi iki yıl alir. Bir de bir Türkünün Arapça öğrenmesi iki yıl alir. Ogrenmek derken dili hata yapmadan zorluk çekmeden doğru düzgün konusabilmektir demek istediğim. Türkçeyi öğrenirken Arap arkadaşlarimin ne kadar zorluk çektiğini biliyorum ve latin alfabesini okumayi ve yazmayi öğrenmeleri çok zaman almıştı. Ama bana kolay geldi ki benim ana diliminin de alfabesi latindir. Göktürk alfabesi kullanildsydi Türkçede, alfabeyi ogrenmemiz cok zaman alirdi.

  • @proudg9026

    @proudg9026

    2 жыл бұрын

    Bir de Türklere hakaret ettin, birincisi o 1000 sene dediğin yılların 700 yüzünü Türklerin kontrol ve koruma atinda geçirdiniz, o kalan 400 sene de baştaki Arapti ama bilimi ve edebiyati sürdüren Beyt El Hikmedeki Bilim insanların 90%i Türk ve İranlı olduğunu unutma, ve Sibawayh İranlıydi Arapça gramarinin babasi ve onu ilk yazan âlim. Ibn Sina ise Türktü. Tarihimiz dediğin şey nedir anlamadım ben?. Buraya yazarsan minnettar olurum. Doğrusu bu ki gecmise ve bugune gore Arap kadar cahil ve bedevi bir millet yok. Bu doğrudur ve hiç bir Arap reddetmiyor, aksine gurur duyuyordur bedevi olmasıyla. Dev yarışmalarini da düzenliyorlar sürekli. Benim sana tesviyem bu ki Müslüman milletlerin arasinda kin ve nefret oluşturma eğer ki Müslümansan yoksa amacın belli.

  • @Turanid.209

    @Turanid.209

    2 жыл бұрын

    @@proudg9026 Ağzına yüreğine sağlık kardeşim benim. 1000 yıl boyunca bu yüce millet hem bunları,hem diğer Müslüman halkları,hem de İslam'ı canı pahasına korudu, kolladı. Ve sonra bize ihanet ettiler utanmadan. Şimdi de tarih boyunca olduğu gibi bugün de eğitimsiz, bilgisiz,geri kalmış oldukları için emperyalistlerin kurbanı oldular. Allah bu yüce ve yiğit halkı hem onları hem İslam'ı korusun diye gönderdi. Ve bugün bizi tek övünç kaynakları olan dilleri ile vuruyorlar. Halbuki koskoca İslam dininin dili. Bundan dolayı yazılan binlerce eser Arapça oldu ve Arapça öğrenmek yazmak elzem oldu müslümanlar için. Yoksa ne özelliği var. Kim bakardı yüzüne. Kur'an dili başka ya da Türkçe olsaydı bugün Türkçe onun konumunda olacaktı. Ve hepsinden öte 1000 yıl boyunca Türkler kendi dillerinden çok Arapça ve Farsça'ya değer verdi, geliştirdi,ihya etti. Çünkü Selçuklu ve Osmanlı zorba ve yozlaştırıcı olmadığı için kendi dilini,dinini, kültürünü bünyesinde yaşattığı halklara dayatmadı. Onlar özgür bıraktı. Yoksa hem Farsın hem Arabın kafasına vura vura Türkçe öğretmeyi,hatta onları Türk yapmayı bilirdi ama yapmadı. Karşılığı bu mu ? Bugün yine yana döne Osmanlıyı arıyorlar. Türkiye'den medet umuyorlar. Türkçe çok köklü,zengin ve hoş bir dildir. Bazı nankörler beğenmesede.

  • @proudg9026

    @proudg9026

    2 жыл бұрын

    @@Turanid.209 Türkler olmasaydı şimdi Orta Doğu diye bir şey kalmazdı. Müslümanim diyen tek bir kişi bile kalması imkansız olurdu. Türkler sayesinde buralara geldik. Doğrusu bu. Bir de Buhari, Ibn Sina vs gibi Semerkent ve Özbekistandan gelen Türkler ve İran(fars)lılardı. 100 alimden birisi Arab. Arapçayi o kadar değer veren hep Arap olmayanlardı. O kardeşimiz de gelipte Arapça budur o dur diyor. Bir onca Arap lehçesi var ve öz Arapça dilini kimse konuşmuyor konuşamıyorda. Saydığı özellikler de sadece Arapça da yok, benim ana dilim dahil Türkçeye göre az mantıklı olur bizim dil ailemiz, her kural bozuluyor, her on kelime için yeni bir kural, sanki her dilden gelme dil ailesidir. Bazi kafalar bunu anlamaz, Osmanlı imparatorluğu, hükmettiği topraklarda olanları korumuş ve yaşamıştı bin sene boyunca, bir de Somalideki ve Endonezyadaki ve uzak Müslüman yerlerdeki Müslümanları da destekliyordu. Bizim Sultanlıklarimiz, örneği Adal Sultanligi, nerdeyse 1000 sene boyunca Osmanlı İmparatorlugun destegiyle Habeşistan İmparatorluklara karşı savaşıp kazanmisti ve ayağa kalkmıştı ve şimdi biz onun sayesinde Müslümanlar kaldık yoksa Hristiyan ve Etiyopya kontrol altında olurduk bugün, Somalice diye bir dil de kalmazdı. Tüm müslümanlar, dinimiz İslam diye Arpaçaya değer veriyor. Müslümanlıga yeni geçen Amerikali bir kişi Peace diyebilirken Selam demeyi tercih ediyor ama bazi yaratıklar Selam kelimesinin karsiligi İngilizcede yok saniyor, peygamber Muhammed (S.A)'a ilk karşı çıkan Araplardı, Islam için en çok çabalayan ve en çok can veren arap olmayan muslumanlardi, şimdi Türk anneleri kaç oğlu kaybetti Bin sene boyunca Araplar ve diğer Müslüman ırklar (biz dahil) rahatça yaşarken?, Osmanlı İmparatorluğu, Avrupalilarin yaptigi gibi,Arapları ve diger Müslüman irklari toplayıp savaşmak için kullanabilirdi ama yapmadı, bir de o nankörler şimdi Avrupalilari o kadar seviyor! Türklere ise gördüğünüz hakaretler ediyor, ulan bir insan bu kadar eğitimsiz ve seviyesiz olur muymuş? Seni kollestireni sevip övip, seni "ondan" koruyana nasıl hakaret edebilirsin? İlaç gormelik bunlar, Osmanli İmparatorluğundan sonra gelen sömürücü Avrupalilar bunlara bir şeyler yedirmisti mutlaka!. Turkler avrupalilardan seni koruyordu ve korumayi gerceklestiriken senin canini değil, kendi canlarini vermisti, ama Türklere karsi ciktin, Avrupalilari tercih ettin ve Avrupalilari seni somurup kollestirdi ve savaş için kullandi ve bugün de sizi birbirinize savastiriyor. Nerdeyse tum muslumanlar Keşke Osmanlılar geri gelse diyor bugün. Bir de Suriyedeki, Filistindeki, Mısırdeki, Cezayirdeki, Libyadaki vs Tüm bu milletler arap değil Araplastirilmistir, öz Araplar Suudi'de yemende Omanda ve o bölgelerde yerleşiyordur. Araplar, Türkler gibi Şam'a ve Kuzey Afrikaya göç etmemişti, sadece İslamiyet sayesinde dilleri yayilmisti. Tipki Fransızca konuşan siyahilerin Fransız olmadıkları gibi, Arapça konuşanlarin da 70%i Arap değil. Peki öz dilin nasıl olurki o zaman? Ve öz dilin olmayan bir dille nasil gurur duyuyorsun ki? Şimdi her Türk gidip Arapçayi öğrenebilir ve öğrenirse senden bir farkı kalmayacak, Arapca ne senin öz dilindir nede onun öz dilidir. Fransızca ana dili olanların 80%i siyahi Afrikalıdir, ondan biri gelipte Fransızca böyledir söyledir diye över mi? Hayır övünemez, sizinle dalga geçen araplastirilmislara bunu hatirlatiyin nerde gorurseniz. Aslında asıl olan bir insan başka Türkçe gibi yüce bir dile dil uzatamaz, kendi dilini sevdiği gibi diğer dilleri de sever ve saygı duyar. Ama ana dilini kaybeden, vatansiz olanlar hep böyle konuşur. Allah'a emanet ol kardeşim!

  • @hitlerinkedisipudrasekeri965
    @hitlerinkedisipudrasekeri9652 жыл бұрын

    arapça >türkçe

  • @TarihFanKanali

    @TarihFanKanali

    Жыл бұрын

    Alman şarkıyatçısı Gerhard Doerfer farsçada Türkçe unsurları araştırdığı 4 ciltlik kitabında, yalnız elif harfinde 267 unsura madde başı olarak yer vermiştir. İsveçli dilbilimci Lars Johanson’a göre orta farsça zamanından beri, farsça tedricen türkçeyle birleşme yönünde hareket etmektedir. Alman doğubilimci Doerfer’e göre ise, farsça çoktandır Türk dili tipine meyletmektedir ve hatta bazı durumlarda farsça Hint- Avrupa dili görünüşünü kaybetmektedir. ,,,,,, Dilbilimcilerin Türkçe Hakkındaki Görüşleri Johan Vandewalle “...Anadili Türkçe olan bir kişinin kısa cümlelerle düşündüğü, konuşma anında ise bu kısa cümleleri çeşitli yollarla birbirine bağlayarak karmaşık yapılar kurduğu görüşündeyim. Bu “cümle bağlama eğilimi” bazı konuşurlarda zayıf, bazılarında ise adeta bir hastalık derecesinde güçlü olabilir. Bu son durumda ortaya çıkan dilsel yapılar, insan zihninin üstün olanaklarını en güzel şekilde yansıtıyor. Farklı dil gruplarına ait birçok dili incelediğim halde şimdiye kadar hiçbir dilde beni Türkçedeki karmaşık cümle yapıları kadar büyüleyen bir yapıya rastlamadığımı söyleyebilirim. Biraz duygusal olmama izin verirseniz, bazen kendime “Keşke Chomsky de gençliğinde Türkçe öğrenmiş olsaydı... “ diyorum. Eminim o zaman çağdaş dilbilim İngilizce’ye göre değil, Türkçe’ye göre şekillenmiş olurdu...” *. (Max Müller,): Türkçenin bir dilbilgisi kitabını okumak, bu dili öğrenmek niyetinde olmayanlar için bile gerçek bir zevktir. Türlü dilbilgisel biçimlerin belirtilmesindeki ustalık, ad ve eylem çekimi sistemindeki düzenlilik ve bütün dil yapısındaki saydamlık ve kolayca anlaşılabilme yeteneği, insan zekâsının dil aracıyla beliren üstün gücünü kavrayabilenlerde hayranlık uyandırır... Araç olarak, Türk dilindeki duygu ve düşüncenin en ince ayrımlarını belirtebilme, ses ve biçim öğelerini baştan sona dek düzenli ve uygulu bir sisteme göre birbiriyle bağdaştırıp dizileme gücü, insan zekâsının dille gerçekleşen bir başarısı olarak belirir. Birçok dillerde bu gibi olaylar gözden perdelenmiştir; onlar çözülmez kayalar gibi karşımızda durur ve ancak dilcinin mikroskopuyla dil yapısındaki organik öğeler ortaya çıkarılır. Türk dilinde ise, her şey saydamdır, apaçıktır. Dilin iç ve dış yapısı, billur bir arı kovanı yapısını seyrediyormuşuz gibi ortadadır. Ünlü bir doğu bilgini bu dil hakkındaki hayranlığını şöyle belirtmiştir: Türk dili, seçkin, bir bilginler kurulunun uzun bir çalışma ve oylaşmasıyla yapılmış sayılacak düzgünlüktedir Türk dilinin çekim biçimindeki hiç bozulmayan düzgünlük ve düzen, yapısından gelen kavrama kolaylığı, dilde yaratılan bu olağanüstü anlatım gücünü anlayabilenleri heyecana sürükler. Türkçedeki en ustalıklı yapı, eylem (fiil) yapısıdır. Hiçbir dilin anlatamadığı ya da ancak birçok sözcükle anlatmaya çalıştığı anlam inceliklerini, Türk dili tek bir sözcükle anlatabilir.” *Fransız Türkolog Jean Deny,:”Türk dili, seçkin bir bilginler kurulunun danışma ve tartışmaları sonucunda oluştuğu kanısını uyandırıyor.Türkçe eylem(fiil)lerde kendine özgü öyle bir özellik vardır ki, bunun bir benzerine Arian dillerinin hiçbirinde rastlanmaz. Bu özellik, yapım ekleriyle yeni sözcük oluşturma gücüdür”.”. Jean Deny *Moliere: “Türkçe; az söz ile çok anlam ifade eden, hayran olunacak mükemmel bir yapıya sahip dil.”dir. *Herbert W. Duda:“Bütün düşünce ve hisleri en mükemmel bir şekilde ifade eden Türkçe, o kadar zengin bir kelime hazinesine sahiptir ki, herkes bu dile hayranlıkla bakmakta ve onu en mükemmel bir bilim dili olarak kabul etmektedir.’”. *Herbert Jansky:“Türk dili, vokabuler, fonetik, imla, sentaks ve kelime hazinesi itibarıyla son derece zengin ve kolay anlaşılan, kolay öğrenilebilen bir bilim dili.”dir. *Paul Roux:“Türkçe, akıl ve düşünce dolu matematiksel bir dil.”dir. *Otuz iki dil bildiği için Babil Dünya Ödülü’nü alan Belçika’nın Gent Üniversitesi Doğu Dilleri ve Kültürleri Merkezi Başkanı Dr. Johann Van De Walle, günümüzde Türkçeye neden ilgi duyduğunu şöyle anlatıyor: “Türkçe, çok kısa bir zamanda öğrenilebilir. Satrançta kurallar mantıklı, basit ve az sayıdadır. Yedi yaşında bir çocuk bile satranç oynamasını öğrenebilir. Bu kolaylığa karşın, satranç oynayan kişi yaşamı boyunca sıkılmaz. Oyun imkânları sınırsızdır. Aynı durumun Türkçe dil bilgisi sisteminde bulunması, çok büyülü bir özelliktir. Türkçe dil bilgisi, hemen hemen matematik kadar düzenli ve istisnasız karaktere sahip bir dil.”dir. page 257 (261 in pdf) in book (The Science of Language by Max Müller in 1861) It is a real pleasure to read a Turkish grammar, even though one may have no wish to acquire it practically. The ingenious manner in which the numerous grammatical forms are brought out, the regularity which pervades the system of declension and conjugation, the transparency and intelligibility of the whole structure, must strike all who have a sense of that wonderful power of the human mind which has displayed itself in language. Given so small a number of graphic and demonstrative roots as would hardly suffice to express the commonest wants of human beings, to produce an instrument that shall render the faintest shades of feeling and thought;-given a vague infinitive or a stern imperative, to derive from it such moods as an optative or subjunctive, and tenses as an aorist or paulo-post future;-given incoherent utterances, to arrange them into a system where all is uniform and regular, all combined and harmonious;-such is the work of the human mind which we see realized in “language.” But in most languages nothing of this early process remains visible. They stand before us like solid rocks, and the microscope of the philologist alone can reveal the remains of organic life with which they are built up. In the grammar of the Turkic languages, on the contrary, we have before us a language of perfectly transparent structure, and a grammar the inner workings of which we can study, as if watching the building of cells in a crystal bee-hive. An eminent orientalist remarked “we might imagine Turkish to be the result of the deliberations of some eminent society of learned men;” but no such society could have devised what the mind of man produced, left to itself in the steppes of Tatary, and guided only by its innate laws, or by an instinctive power as wonderful as any within the realm of nature.

  • @AkıncıV2
    @AkıncıV2 Жыл бұрын

    Arapçadan Les gibi Dil

  • @TarihFanKanali

    @TarihFanKanali

    Жыл бұрын

    Alman şarkıyatçısı Gerhard Doerfer farsçada Türkçe unsurları araştırdığı 4 ciltlik kitabında, yalnız elif harfinde 267 unsura madde başı olarak yer vermiştir. İsveçli dilbilimci Lars Johanson’a göre orta farsça zamanından beri, farsça tedricen türkçeyle birleşme yönünde hareket etmektedir. Alman doğubilimci Doerfer’e göre ise, farsça çoktandır Türk dili tipine meyletmektedir ve hatta bazı durumlarda farsça Hint- Avrupa dili görünüşünü kaybetmektedir. ,,,,,, Dilbilimcilerin Türkçe Hakkındaki Görüşleri Johan Vandewalle “...Anadili Türkçe olan bir kişinin kısa cümlelerle düşündüğü, konuşma anında ise bu kısa cümleleri çeşitli yollarla birbirine bağlayarak karmaşık yapılar kurduğu görüşündeyim. Bu “cümle bağlama eğilimi” bazı konuşurlarda zayıf, bazılarında ise adeta bir hastalık derecesinde güçlü olabilir. Bu son durumda ortaya çıkan dilsel yapılar, insan zihninin üstün olanaklarını en güzel şekilde yansıtıyor. Farklı dil gruplarına ait birçok dili incelediğim halde şimdiye kadar hiçbir dilde beni Türkçedeki karmaşık cümle yapıları kadar büyüleyen bir yapıya rastlamadığımı söyleyebilirim. Biraz duygusal olmama izin verirseniz, bazen kendime “Keşke Chomsky de gençliğinde Türkçe öğrenmiş olsaydı... “ diyorum. Eminim o zaman çağdaş dilbilim İngilizce’ye göre değil, Türkçe’ye göre şekillenmiş olurdu...” *. (Max Müller,): Türkçenin bir dilbilgisi kitabını okumak, bu dili öğrenmek niyetinde olmayanlar için bile gerçek bir zevktir. Türlü dilbilgisel biçimlerin belirtilmesindeki ustalık, ad ve eylem çekimi sistemindeki düzenlilik ve bütün dil yapısındaki saydamlık ve kolayca anlaşılabilme yeteneği, insan zekâsının dil aracıyla beliren üstün gücünü kavrayabilenlerde hayranlık uyandırır... Araç olarak, Türk dilindeki duygu ve düşüncenin en ince ayrımlarını belirtebilme, ses ve biçim öğelerini baştan sona dek düzenli ve uygulu bir sisteme göre birbiriyle bağdaştırıp dizileme gücü, insan zekâsının dille gerçekleşen bir başarısı olarak belirir. Birçok dillerde bu gibi olaylar gözden perdelenmiştir; onlar çözülmez kayalar gibi karşımızda durur ve ancak dilcinin mikroskopuyla dil yapısındaki organik öğeler ortaya çıkarılır. Türk dilinde ise, her şey saydamdır, apaçıktır. Dilin iç ve dış yapısı, billur bir arı kovanı yapısını seyrediyormuşuz gibi ortadadır. Ünlü bir doğu bilgini bu dil hakkındaki hayranlığını şöyle belirtmiştir: Türk dili, seçkin, bir bilginler kurulunun uzun bir çalışma ve oylaşmasıyla yapılmış sayılacak düzgünlüktedir Türk dilinin çekim biçimindeki hiç bozulmayan düzgünlük ve düzen, yapısından gelen kavrama kolaylığı, dilde yaratılan bu olağanüstü anlatım gücünü anlayabilenleri heyecana sürükler. Türkçedeki en ustalıklı yapı, eylem (fiil) yapısıdır. Hiçbir dilin anlatamadığı ya da ancak birçok sözcükle anlatmaya çalıştığı anlam inceliklerini, Türk dili tek bir sözcükle anlatabilir.” *Fransız Türkolog Jean Deny,:”Türk dili, seçkin bir bilginler kurulunun danışma ve tartışmaları sonucunda oluştuğu kanısını uyandırıyor.Türkçe eylem(fiil)lerde kendine özgü öyle bir özellik vardır ki, bunun bir benzerine Arian dillerinin hiçbirinde rastlanmaz. Bu özellik, yapım ekleriyle yeni sözcük oluşturma gücüdür”.”. Jean Deny *Moliere: “Türkçe; az söz ile çok anlam ifade eden, hayran olunacak mükemmel bir yapıya sahip dil.”dir. *Herbert W. Duda:“Bütün düşünce ve hisleri en mükemmel bir şekilde ifade eden Türkçe, o kadar zengin bir kelime hazinesine sahiptir ki, herkes bu dile hayranlıkla bakmakta ve onu en mükemmel bir bilim dili olarak kabul etmektedir.’”. *Herbert Jansky:“Türk dili, vokabuler, fonetik, imla, sentaks ve kelime hazinesi itibarıyla son derece zengin ve kolay anlaşılan, kolay öğrenilebilen bir bilim dili.”dir. *Paul Roux:“Türkçe, akıl ve düşünce dolu matematiksel bir dil.”dir. *Otuz iki dil bildiği için Babil Dünya Ödülü’nü alan Belçika’nın Gent Üniversitesi Doğu Dilleri ve Kültürleri Merkezi Başkanı Dr. Johann Van De Walle, günümüzde Türkçeye neden ilgi duyduğunu şöyle anlatıyor: “Türkçe, çok kısa bir zamanda öğrenilebilir. Satrançta kurallar mantıklı, basit ve az sayıdadır. Yedi yaşında bir çocuk bile satranç oynamasını öğrenebilir. Bu kolaylığa karşın, satranç oynayan kişi yaşamı boyunca sıkılmaz. Oyun imkânları sınırsızdır. Aynı durumun Türkçe dil bilgisi sisteminde bulunması, çok büyülü bir özelliktir. Türkçe dil bilgisi, hemen hemen matematik kadar düzenli ve istisnasız karaktere sahip bir dil.”dir. page 257 (261 in pdf) in book (The Science of Language by Max Müller in 1861) It is a real pleasure to read a Turkish grammar, even though one may have no wish to acquire it practically. The ingenious manner in which the numerous grammatical forms are brought out, the regularity which pervades the system of declension and conjugation, the transparency and intelligibility of the whole structure, must strike all who have a sense of that wonderful power of the human mind which has displayed itself in language. Given so small a number of graphic and demonstrative roots as would hardly suffice to express the commonest wants of human beings, to produce an instrument that shall render the faintest shades of feeling and thought;-given a vague infinitive or a stern imperative, to derive from it such moods as an optative or subjunctive, and tenses as an aorist or paulo-post future;-given incoherent utterances, to arrange them into a system where all is uniform and regular, all combined and harmonious;-such is the work of the human mind which we see realized in “language.” But in most languages nothing of this early process remains visible. They stand before us like solid rocks, and the microscope of the philologist alone can reveal the remains of organic life with which they are built up. In the grammar of the Turkic languages, on the contrary, we have before us a language of perfectly transparent structure, and a grammar the inner workings of which we can study, as if watching the building of cells in a crystal bee-hive. An eminent orientalist remarked “we might imagine Turkish to be the result of the deliberations of some eminent society of learned men;” but no such society could have devised what the mind of man produced, left to itself in the steppes of Tatary, and guided only by its innate laws, or by an instinctive power as wonderful as any within the realm of nature.

  • @senantaghiyev884
    @senantaghiyev8845 жыл бұрын

    Bence türkçe diye bi dil yok.hepsi arap ve fransız sözleri o kadar

  • @yanaricimgoynurozum8639

    @yanaricimgoynurozum8639

    5 жыл бұрын

    Bu yazdığın nece peki? Bu mantığa göre ingilizce diye bir şey hiç yoktur hepsi latince fransızca yunanca ve diger dünya dillerinin sözleridir. Hakeza arapça diye bir dil de yoktur hepsi ibranice aramice vs sami dillerinin sözleridir. Aklınız yok bilginiz yok fikriniz var.

  • @senantaghiyev884

    @senantaghiyev884

    5 жыл бұрын

    kalender kalender bana göre diyelim o zaman.blöf nedir kardeşim fermuar nedir allah aşkına.

  • @yanaricimgoynurozum8639

    @yanaricimgoynurozum8639

    5 жыл бұрын

    @@senantaghiyev884 O zaman ben de çıkayım diyeyim ki bana göre dünya yok, bu işlerin sana göresi bana göresi yoktur. Bir dilin başka bir dilden kelime alması nasıl onun yokluğuna delil olabilir ki. Diller birbirleriyle etkilesirler, tıpkı insanlar gibi bundan daha doğal bi şey olamaz. Ayriyeten blöf kelimesi de Fransızca'ya Felemenkçe'den geçmiş şimdi Fransızca yok mu? Bilmiyorsan sus ki biliyor zannetsinler.

  • @senantaghiyev884

    @senantaghiyev884

    5 жыл бұрын

    kalender kalender saygılar

  • @birdost5781

    @birdost5781

    5 жыл бұрын

    Ben sana göstereyim Türkçe var mı yok mu? Bence: Türkçe kökenli Türkçe:Doğal olarak Türkçe kökenli Diye:Türkçe kökenli Bir:Türkçe kökenli Dil:Türkçe kökenli Yok:Türkçe kökenli Hepsi:Türkçe kökenli Arap: Ulus adı Ve: Arapça kökenli bağlaç Fransız:Ulus adı Sözleri:Türkçe kökenli O:Türkçe kökenli Kadar:Arapça kökenli Kullandığın 13 sözcükten 11'i Türkçe. Şimdi sen yanıt ver bakalım, Türkçe var mı yok mu? Gerçi ben daha başka bir soruyu merak ediyorum. Sen de beyin var mı yok mu?

  • @user-my4wj2dp9r
    @user-my4wj2dp9r2 жыл бұрын

    Türkçenizi asla büyük Arapça ile kıyaslamayın! Türkçenizin 616 bin kelimeden fazla kelime dağarcığına sahip olduğunu, Arap dilinin kelime dağarcığının ise 12 milyon kelimeyi aştığını bana kanıtlayın. Arapça dilbilgisi ve edebi açıdan çok karmaşıktır ve fark ettiğiniz veya fark etmediğiniz her şeyi ifade edebileceğiniz en dillerden biridir. Sizin Türkçenizin aksine dünyaca tanınan ve tanınmayan dillerden biridir. O halde o, Allah kelamı olan Kur'an-ı Kerim'in dilidir ve kelamların en güzeli ve en güzelidir. Gerçekleri olduğu gibi ve yeterince yalan söylemek Bütün dillere saygım var ama Türkçe ile Arapça arasında yapılan cahilce karşılaştırmayı kabul etmiyorum

  • @kirvetv2062

    @kirvetv2062

    2 жыл бұрын

    Açıklayabildimi senin aciz arapçan bu derin TÜRKÇE sözü

  • @user-my4wj2dp9r

    @user-my4wj2dp9r

    2 жыл бұрын

    @@kirvetv2062 Eğer sözlerin doğru olsaydı, Arap dili Türkçe kelimeler içerirdi, tersi olmaz. Arap dili, dünyanın en belagatli dilidir ve Kur'an-ı Kerim'in dilidir. Allah zayıf bir dili nasıl Kuran'ın dili yapar? Diliniz, Arapça, Farsça ve diğer birçok dilin karışımını içeren bir dildir. Alimlerinize göre dilinizde Türkçe değil diğer dillerden 14.000 kelime var. Söylediğin dilin tüm bu yabancı kelimeleri ne kadar derin içerdiğini söyleyebilir misin?! Bu, herhangi bir yabancı kelime içermeyen Arap dilinin aksine.

  • @AkıncıV2

    @AkıncıV2

    Жыл бұрын

    İsrail sizi yok eden inşallah

  • @TarihFanKanali

    @TarihFanKanali

    Жыл бұрын

    Alman şarkıyatçısı Gerhard Doerfer farsçada Türkçe unsurları araştırdığı 4 ciltlik kitabında, yalnız elif harfinde 267 unsura madde başı olarak yer vermiştir. İsveçli dilbilimci Lars Johanson’a göre orta farsça zamanından beri, farsça tedricen türkçeyle birleşme yönünde hareket etmektedir. Alman doğubilimci Doerfer’e göre ise, farsça çoktandır Türk dili tipine meyletmektedir ve hatta bazı durumlarda farsça Hint- Avrupa dili görünüşünü kaybetmektedir. ,,,,,, Dilbilimcilerin Türkçe Hakkındaki Görüşleri Johan Vandewalle “...Anadili Türkçe olan bir kişinin kısa cümlelerle düşündüğü, konuşma anında ise bu kısa cümleleri çeşitli yollarla birbirine bağlayarak karmaşık yapılar kurduğu görüşündeyim. Bu “cümle bağlama eğilimi” bazı konuşurlarda zayıf, bazılarında ise adeta bir hastalık derecesinde güçlü olabilir. Bu son durumda ortaya çıkan dilsel yapılar, insan zihninin üstün olanaklarını en güzel şekilde yansıtıyor. Farklı dil gruplarına ait birçok dili incelediğim halde şimdiye kadar hiçbir dilde beni Türkçedeki karmaşık cümle yapıları kadar büyüleyen bir yapıya rastlamadığımı söyleyebilirim. Biraz duygusal olmama izin verirseniz, bazen kendime “Keşke Chomsky de gençliğinde Türkçe öğrenmiş olsaydı... “ diyorum. Eminim o zaman çağdaş dilbilim İngilizce’ye göre değil, Türkçe’ye göre şekillenmiş olurdu...” *. (Max Müller,): Türkçenin bir dilbilgisi kitabını okumak, bu dili öğrenmek niyetinde olmayanlar için bile gerçek bir zevktir. Türlü dilbilgisel biçimlerin belirtilmesindeki ustalık, ad ve eylem çekimi sistemindeki düzenlilik ve bütün dil yapısındaki saydamlık ve kolayca anlaşılabilme yeteneği, insan zekâsının dil aracıyla beliren üstün gücünü kavrayabilenlerde hayranlık uyandırır... Araç olarak, Türk dilindeki duygu ve düşüncenin en ince ayrımlarını belirtebilme, ses ve biçim öğelerini baştan sona dek düzenli ve uygulu bir sisteme göre birbiriyle bağdaştırıp dizileme gücü, insan zekâsının dille gerçekleşen bir başarısı olarak belirir. Birçok dillerde bu gibi olaylar gözden perdelenmiştir; onlar çözülmez kayalar gibi karşımızda durur ve ancak dilcinin mikroskopuyla dil yapısındaki organik öğeler ortaya çıkarılır. Türk dilinde ise, her şey saydamdır, apaçıktır. Dilin iç ve dış yapısı, billur bir arı kovanı yapısını seyrediyormuşuz gibi ortadadır. Ünlü bir doğu bilgini bu dil hakkındaki hayranlığını şöyle belirtmiştir: Türk dili, seçkin, bir bilginler kurulunun uzun bir çalışma ve oylaşmasıyla yapılmış sayılacak düzgünlüktedir Türk dilinin çekim biçimindeki hiç bozulmayan düzgünlük ve düzen, yapısından gelen kavrama kolaylığı, dilde yaratılan bu olağanüstü anlatım gücünü anlayabilenleri heyecana sürükler. Türkçedeki en ustalıklı yapı, eylem (fiil) yapısıdır. Hiçbir dilin anlatamadığı ya da ancak birçok sözcükle anlatmaya çalıştığı anlam inceliklerini, Türk dili tek bir sözcükle anlatabilir.” *Fransız Türkolog Jean Deny,:”Türk dili, seçkin bir bilginler kurulunun danışma ve tartışmaları sonucunda oluştuğu kanısını uyandırıyor.Türkçe eylem(fiil)lerde kendine özgü öyle bir özellik vardır ki, bunun bir benzerine Arian dillerinin hiçbirinde rastlanmaz. Bu özellik, yapım ekleriyle yeni sözcük oluşturma gücüdür”.”. Jean Deny *Moliere: “Türkçe; az söz ile çok anlam ifade eden, hayran olunacak mükemmel bir yapıya sahip dil.”dir. *Herbert W. Duda:“Bütün düşünce ve hisleri en mükemmel bir şekilde ifade eden Türkçe, o kadar zengin bir kelime hazinesine sahiptir ki, herkes bu dile hayranlıkla bakmakta ve onu en mükemmel bir bilim dili olarak kabul etmektedir.’”. *Herbert Jansky:“Türk dili, vokabuler, fonetik, imla, sentaks ve kelime hazinesi itibarıyla son derece zengin ve kolay anlaşılan, kolay öğrenilebilen bir bilim dili.”dir. *Paul Roux:“Türkçe, akıl ve düşünce dolu matematiksel bir dil.”dir. *Otuz iki dil bildiği için Babil Dünya Ödülü’nü alan Belçika’nın Gent Üniversitesi Doğu Dilleri ve Kültürleri Merkezi Başkanı Dr. Johann Van De Walle, günümüzde Türkçeye neden ilgi duyduğunu şöyle anlatıyor: “Türkçe, çok kısa bir zamanda öğrenilebilir. Satrançta kurallar mantıklı, basit ve az sayıdadır. Yedi yaşında bir çocuk bile satranç oynamasını öğrenebilir. Bu kolaylığa karşın, satranç oynayan kişi yaşamı boyunca sıkılmaz. Oyun imkânları sınırsızdır. Aynı durumun Türkçe dil bilgisi sisteminde bulunması, çok büyülü bir özelliktir. Türkçe dil bilgisi, hemen hemen matematik kadar düzenli ve istisnasız karaktere sahip bir dil.”dir. page 257 (261 in pdf) in book (The Science of Language by Max Müller in 1861) It is a real pleasure to read a Turkish grammar, even though one may have no wish to acquire it practically. The ingenious manner in which the numerous grammatical forms are brought out, the regularity which pervades the system of declension and conjugation, the transparency and intelligibility of the whole structure, must strike all who have a sense of that wonderful power of the human mind which has displayed itself in language. Given so small a number of graphic and demonstrative roots as would hardly suffice to express the commonest wants of human beings, to produce an instrument that shall render the faintest shades of feeling and thought;-given a vague infinitive or a stern imperative, to derive from it such moods as an optative or subjunctive, and tenses as an aorist or paulo-post future;-given incoherent utterances, to arrange them into a system where all is uniform and regular, all combined and harmonious;-such is the work of the human mind which we see realized in “language.” But in most languages nothing of this early process remains visible. They stand before us like solid rocks, and the microscope of the philologist alone can reveal the remains of organic life with which they are built up. In the grammar of the Turkic languages, on the contrary, we have before us a language of perfectly transparent structure, and a grammar the inner workings of which we can study, as if watching the building of cells in a crystal bee-hive. An eminent orientalist remarked “we might imagine Turkish to be the result of the deliberations of some eminent society of learned men;” but no such society could have devised what the mind of man produced, left to itself in the steppes of Tatary, and guided only by its innate laws, or by an instinctive power as wonderful as any within the realm of nature.

  • @sucukluyumurtaadam900
    @sucukluyumurtaadam9003 жыл бұрын

    .

  • @sucukluyumurtaadam900
    @sucukluyumurtaadam9003 жыл бұрын

    .