Пікірлер

• 
  @Hediye-h5l3 күн бұрын

  Bu müzigin adını söylermisin

• 
  @Lalalalisa_m62710 күн бұрын

  Istek aliyomisnnnnn

• 
  @lisahayatım-u4s22 күн бұрын

  Dominant ne demekki??

• 
  @stilinski186428 күн бұрын

  Çok güzeldi💜

• 
  @_Yoonmin_Taekook_Hyunlix_Ай бұрын

  Yine okudum harika olmuş ellerine sağlık 💜

• 
  @SahmarQasmov-ls6zzАй бұрын

  Ya bunu tiryariki şarkısıyla okuyun allahim beni âğlamak tutdu

• 
  @SADECETAEHYUNG-fg5erАй бұрын

  Cidden üyeleri cinselleştirmeye utanmiyormusunuz çok cringesiniz cidden bunları yazanlar ve okuyanlar ( on iki ) yaşında ve küçükler acıyorum size nasıl böyle üyeleri kötü iğrenç biri olarak gösterirsiniz iğrençsiniz

• 
  @Veganabii554Ай бұрын

  3. Yorum gözükmüyor😊

• 
  @zeynep02032 ай бұрын

  Az önce pianoda aşk mühürü caldim ve simdi bu sarki gelince bir garip hissetim ve ayrica cok guzel olmus❤

• 
  @Btshikaye2 ай бұрын

  Okurkan agladim😂 asiri iyi❤❤❤😘😘

• 
  @J-i-m-i-n72 ай бұрын

  Dewamıı olmalııydı yaaa

• 
  @kookier_2 ай бұрын

  Abilerinin ve özüllikle Jin'in konuşmaları çok iyi hikayeden çok konuşmaları beğendim JDĞSŞZÖŞSİA

• 
  @sarahgawdan22152 ай бұрын

  Tout change avec le temps… rien ne garde une forme constante est arrêtée même la Pierre alors avance ❤😂

• 
  @Elifoyumben2 ай бұрын

  Kurgunların kusursuz derecede mükemmel daha fazla atmalısın

• 
  @Mr.jeonss2 ай бұрын

  Yakında bir kurgu paylaşacağım 🩶

• 
  @Elifoyumben2 ай бұрын

  @@Mr.jeonss 🫶🏻💓

• 
  @-Nurana3 ай бұрын

  Nurana senin video'larının hepsini harika buldu

• 
  @_Yoonmin_Taekook_Hyunlix_3 ай бұрын

  2. Kez okudum mükemmel

• 
  @_Yoonmin_Taekook_Hyunlix_3 ай бұрын

  Harika olmuşşşşş

• 
  @infinity_jk_973 ай бұрын

  Yine merhaba

• 
  @_Yoonmin_Taekook_Hyunlix_3 ай бұрын

  @@infinity_jk_97 merhabaaa

• 
  @user-ti7yj9np7o3 ай бұрын

  Benimde bir hikayem varda bende bur da yazsam olurmu yazarımız😅❤

• 
  @_Yoonmin_Taekook_Hyunlix_4 ай бұрын

  Mükemmel 💜💜🌹

• 
  @_Yoonmin_Taekook_Hyunlix_4 ай бұрын

  Harika, şahane, mükemmel olmuşşşşşşşşş 💜💜💜💜(2-3 bölümlük olaydı keşke🙂)

• 
  @Mr.jeonss4 ай бұрын

  Tadımlık olması daha hoş olmadı mı?

• 
  @_Yoonmin_Taekook_Hyunlix_4 ай бұрын

  Mükemmel olmuş iki kez okudum 💜

• 
  @_Yoonmin_Taekook_Hyunlix_4 ай бұрын

  Sonda annesi ulti açtı LFDKDKDKFJFFNCJ mükemmel olmuşşş

• 
  @Mr.jeonss4 ай бұрын

  Ghskxhsjxhsjxhskx beğenmene sevindimm 🤍😘

• 
  @_Yoonmin_Taekook_Hyunlix_4 ай бұрын

  Hikayeyi iki kez okudum, harika 💜💜

• 
  @kook_askmm_anlasanaa4 ай бұрын

  Cok iyi bence devami gelmeliii

• 
  @Nuni_Kpop5 ай бұрын

  Violet; Jk ben ayrılmak istiyorum... Jk:Olur kaç parçaya?

• 
  @Jeon_Jungkook.975 ай бұрын

  Bu, o kadar güzel ki biliyor musun daha hikâyeyi okumadım ancak şarkı seçimin kelimelerin hikayeyle , hikaye kapağının ismiyle alakası çok hoş çok güzel çok uyumlu kısacası çok beğendim 💓😍

• 
  @Mr.jeonss5 ай бұрын

  Çok sevindimm, görüşün çok hoş bebeğimm 💟

• 
  @Jeon_Jungkook.975 ай бұрын

  @@Mr.jeonss Hikâye'ye ayrı bir düştüm mükemmel eline sağlık 😘☺️💗

• 
  @TaearmyJk5 ай бұрын

  Çok güzeldi ama keşke kız konuşabilseydi

• 
  @Mr.jeonss5 ай бұрын

  Farklı bir şey denemek istemiştim.

• 
  @ChemistMusics5 ай бұрын

  Bu ne olum bu nasıl bir fetiş

• 
  @JeonWkook5 ай бұрын

  Mükemmeldi..

• 
  @ayseguldogar5 ай бұрын

  Erkekler hep böyle yapıyo yapıyor sonradan vah tüh diyor sonradan gönlünü almaya çalışıyor valla sinirleniyom bu duruma

• 
  @fatmaaltintas66345 ай бұрын

  Farklı bir tema farklı bir içerik ve aşşşııırııı mükemmeell bir hikaye. Çok sevdim bu konuyu. Çok güzel yazmışsın. Böyle bir hikaye yazdığın için teşekkür ederiimm. Twingkling Watermelon dizisini hatırlattı bana. Daha etkisinden çıkamadığım bir dizinin üzerine bunu okumak mükemmel geldi.

• 
  @Mr.jeonss5 ай бұрын

  Beğenmen çok hoş tatlımm 🤍 mutlu olmana sevindimm

• 
  @fatmaaltintas66345 ай бұрын

  @@Mr.jeonss 💜🤍💞💗

• 
  @Nismm_885 ай бұрын

  ASIRI IYIIII

• 
  @Nismm_885 ай бұрын

  Neler dokmussuz beeee

• 
  @Nismm_885 ай бұрын

  AGGAAGGAAF COK IYIII

• 
  @Mr.jeonss5 ай бұрын

  Beğenmene sevindim bebeğimm 💗

• 
  @Mr.jeonss5 ай бұрын

  -kurgudur -Arkada müzik varken okumanız daha iyi hissettirecektir -Üç gün önce- `Jeon Jeongguk Dokunsam akacak gibiydi göz yaşları, öylesine içli ve derinden bakıyordu ki gözlerime yenik düşüyordu hırçın ruhum. Kollarıma düştü bedeni, orada biraz içerledi, nefes vererek daha da sokuldu bedenime, sadece hissiz bir ifade vardı yüzümde, ne hissettiğimi bilmeden öylece doğrudan yere bakıyordum. Gömleğimin kollarında damla ıslaklık hissettim daha sonra, ağlıyordu sanıyorum ki. İçimde büyük bir burukluk vardı nedensizce, bir hıçkırık kopardığında dayanamadı yüreğim. Kaldırdım onu düştüğü yerden, gözlerinin ta' en derinine, en derinine deyinmek istedim, çok şey anlatıyordu o gözleri, hayatımda belki ilk defadır bir kadına bu denli anlam yüklemem. "Ağlama." Dedim, o ağlamaya devam ediyordu. "Kendini bırakma." Dedim, bedenini taşıyamıyordu... Göğsüme yasaldım onu, saçlarını okşadım yavaşça. Öptüm saç tellerini, kokusu aklımı buluyordu. Elleri gövdemi sardı ardından, sıcacıktı kolları günlerce öyle kalmak istedim bir an. O, o benim kız kardeşimdi. Öz değildi fakat her zaman kendimden bir parça hissettim onu, işitme engellisiydi duymazdı kimseyi konusamazdı, annem anlatırdı; onu çocuk yetiştirme yurdunda bulduğunda kimsesiz, hiç kimsesiz, zararsız küçük bir kız olduğunu ona söylenen kötü kelimelerden, bağırışlardan bi' haber, masum küçük bir kız olduğunu... Hep anlatırdı. Evimize geldiğinde ben henüz yedi yaşındaydım, o ise küçücüktü. Şimdi büyüdü koca bir kız oldu, sevgi nedir öğrendi, acı nedir öğrendi ve şu an içindeki savaştan benim kollarımın arasında, benim koynumda kurtulmaya çalışıyordu. Bunu hissedebiliyordum. Bedenimden ayrıldı yavaşça, işaretleriyle bir şeyler anlatmak istedi, sadece göz yaşlarından ıslanmış yüzüne bakıyordum, hüzünlendiriyordu beni. Jeongguk "Neden bu kadar çok ağladın ki?" Diye sordum güya, o beni duyamıyordu ki. Az önceki hareketlerine hâlâ devam ederken ellerine baktım dikkatle izledim, son verdiğinde yüzüne çıktı bakışlarım yavaşça. Jeongguk "Bunu kimseye söylemeyeceğim, söz." Dedim ona bir kaç işaretle, İstediği şey buydu. Küçük bir tebessüm belirdi yüzünde, gülüşü cennet sanki. -Üç gün sonra- O gün bugündür kaçıyordu benden, üç gün geçmişti aradan, tüm bir gününü neredeyse odasında geçiriyordu. Canımı sıkıyordu bu durum yüzünü dahi göremiyordum, nedenini anlayamıyorum fakat benden kaçması bi hayli canımı sıkıyordu. Uzandığım yatağımdan kalkıverdim, açık bıraktığım balkon kapısını iyice araladım ve çıplak ayaklarımla balkona çıktım. Ayağımın altındaki mermer taş içimi titretmişti fakat serin havayı yüzüme yediğim an kendime gelmiş gibi hissettim. Dakikalar önce içtiğim bir şişe şarabı gözüm kapalı, esen rüzgarı içime çekerek sindirmiştim, bu iyi gelmişti. Bir kaç ses işittim o sırada, sert ve erkeksi bir ses, bulunduğum yerin tam altından geliyordu. Tutunduğum demirlerden iyice destek alarak aşağıya eğildim. Anna'ya ilişti gözüm, karşısında dikilen adama bir şeyler anlatmaya çalışıyordu. X "Ne dediğinizi anlamıyorum efendim. Lütfen içeri geçin." Anna hâlâ bir şeyler anlatmak isterken, çatılmış kaşlarımla sadece onun ne anlatmak istediğini çözmeye çalışıyordum. X "İçeri geçin." Ardından eliyle gitmesini söyleyen adama döndü bakışlarım, Anna'nın kolunu sertçe kavradığını görünce dikeldim ve çatık kaşlarımla hadsiz herife seslendim. Jeongguk "Hey! Ne yaptığını sanıyorsun?!" Anında irkilerek kendini geri çekmiş, başını kaldırarak bana bakmıştı, o baktığında Anna da kafasını kaldırınca bakışlarım bir kaç saniye üzerinde gezindi. X "Efendim, Anna hanımın içeri girmesi gerekiyordu." Jeongguk "Orada bekle!" Sinirle geri çekilerek balkondan ayrıldım, odamdan çıkarak aşağıya indim ve yanlarına giderek Anna'yı elinden yavaşça tutup kenara çektim. Jeongguk "Ona hangi cüretle dokunursun?!" X "Üzgünüm efendim. Birazdan babanız gelecek ve Anna hanımın içeri girmesi gerekiyordu." Dedi mahçupca. Bu sebep geçerli değildi benim için, ona bu şekilde kimse dokunamazdı bu güne kadar izin vermedim, vermeyeceğimde! Jeongguk "Bir daha sakın ola ona dokunmaya kalkma! Canını alırım bedeninden!" Bahçe kapısından bir araç girmişti, babamın arabasıydı. Anna'ya döndüm hemen ve konuşmaya başladım. Jeongguk "Babama olanları anlatma." Gözleri dudaklarımdaydı ağzımı okuyordu. Elimi kaldırdım ve sağ kulağını kapatan sarı saçlarını geriye iteledim, daha sonra bir kaç işaretlerle (beden dili) anlatmaya çalıştım. Jeongguk "Babama olanları bilmese iyi olur." Diyerek kendimi ifade ettiğimde kafasını salladı. Bu kez arkamı ona döndüğümde arabasından inmiş, yanımıza gelmekte olan babama bakıvermiştim öylece. Bize tamamen yaklaştığında anında ardımda duran Anna'nın kafasını okşamıştı. Ah, Onu babamdan bile kıskancağım aklıma gelmezdi! Bay Jeon "Ne yapıyorsunuz burada? Evlatlarım babasını mı bekliyor yoksa?" Demişti gülerek. Anna, babam gülünce tebessüm etmişti. Bende güldüm. Jeongguk "Anna seni beklemek istedi." Dedim ve Anna'ya dönerek hayretle dinlediği konuşmamızın bir kaç işaretle açıklamasını yaptım. Jeongguk "Babam onu beklediğimizi öğrendi, çok mutlu." Yüzünde ki tebessümü genişlediğinde kollarını açarak babama sarıldı. Katı damarım, huysuz düşüncelerim ile onu kolundan tutarak geri çektim, bu kıskançlığımın kesinlikle üç gündür beni görmezden gelmesi ve ona özlem duymama sebep olmalıydı, sadece bana dokunmasını istiyordum, buna ihtiyacım vardı. Üç gün öncesi gibi kollarıma yaslansın, beni dayanağı olarak görsün istiyordum. Jeongguk "Hava soğuk, Anna üşüyecek." Tuttuğum kolundan onu çekiştirerek içeri sokmuştum, sadece kolunu bırakmam için kendini çekmeye çalışıyor, bağırıyordu. Babamın güldüğünü duyuyordum. ..... Bayan Jeon "Yarın için Anna'ya bir program düzenledim, okul çıkışı benimle birlikte derneğe gelmek istedi, onu kıramadım." Bir tebessüm bıraktım bıyık altından, minik kızım büyümüş olmalı. O gerçekten çok zeki, on yedi yaşında olmasına rağmen yaşıtlarına göre çok olgun, beni ona çeken de bu. Her şeyiyle beni cezbediyor. Bay Jeon "Buna çok sevindim. Kızımızın bize yardım etmesi ne hoş." Gururla Anna'ya bakıyordu, Anna ise konudan bi haber yemek yiyordu. Elimi başına koydum ve okşadım, anında bana döndü bakışları, göz göze geldik bir an fakat bu çok da uzun sürmedi. Jeongguk "Onunla gurur duyuyorum." Şaşkınca bakıyordu etrafa, annem ortada dönen konuşmayı ona açıklamaya başladığında uzun saçlarında olan elimi son kez gezdirip geri çektim. O kadar yumuşak ve güzeldi ki saç telleri, burnuma ulaşan o kokusunu hiç üşenmeden dakikalardır sadece içime çekiyordum, doyumsuzca. Onunla, evlatlık olsa bile kardeş olarak anılıyorduk, ki bundan onun dahi haberi yoktu. Sadece bu küçük aile biliyordu, kimsenin duymasını istemiyordu babam, annem de öyle. Ona farklı gözle baktığımı kendime yakıştıramıyordum fakat elden ne gelir ki? Kalbim onu görünce çıldırıyor, her bir hücrem ona ulaşabilmek için çırpınıyor, aklım geceleyin parlayan gözlerinden kopamıyor... Yandan bir bakış attım ona, daha sonra üzerimde bir çift göz hissettim. Babam... onunla bakıştığımda hızla önüme döndüm ve utanarak başımı eğdim. Ah! Dikkatli olmam gerekiyor, bu çok utanç verici! .... Yağmur yağıyordu. Anna'nın en sevdiği hava esiyordu; yağan yağmurun soğuk rüzgarı. Sahi o nerede? Yemek arasında ortadan bir anda kayboluverdi. Çatılmıştı kaşlarım, oturduğum pencere kenarından kalktım ve odamdan çıktım. Seri adımlarla Anna'nın odasına vardım, elimi kapı kulpuna götürdüm ve yavaşça açarak başımı hafifçe içeri soktum. Yatağında oturmuş elinde tuttuğu kitabına bakarken çokça dalmış görünmesine rağmen bakışları aniden bana dönmüştü. Şaşkınca bakakaldığında çekingenlikle içeri girdim ve ardımdan kapıyı kapadım. Yatağından kalkarak bana yaklaştı ve sordu. "Burada ne işin var?" Kendimi ifade ettim. Jeongguk "Seni merak ettim, yemekten öylece kalkınca aklım sende kaldı." Başını salladı. Gözleri etrafta gezindiğinde derin bir nefes vererek yatağına geçti tekrar. Yanına ilerledim ve oturduğu yerin iki karış uzağına oturdum, yana kayarak benden uzaklaştı elleriyle oynamaya başladığında anladım ki bir sorun vardı. Çenesini tutarak odağı olmak istedim ve bakışlarımız sabitlediğinde sordum. (beden dili) Jeongguk "Bir sorun mu var Anna?" Bir süre öylece ifadesiz kaldı gözleri doluyor gibiydi, ki kollarımda ağladığı günden bu güne pek bir sulu göz olmuştu. Nedenini delicesine merak ediyordum. Nihayetinde sorumu cevaplamak adına bir kaç harekette bulundu. "Bir sorun yok, sadece yalnız kalmak istiyorum." Başımı olumsuzca salladım, bir sorun vardı fakat gizliyordu. Soğuktu bana karşı bunu kaçıramadım gözden, günler öncesi gülüşüp eğlendiğim kız şu an suratıma bakmak bile istemiyordu sanki. -Diğer yorum-

• 
  @Mr.jeonss5 ай бұрын

  Jeongguk "Anlat bana Anna, ne oldu anlat. Bilmek istiyorum, aramıza mesafe koyma." Büzülen dudaklarıyla göz pınarlarında ki biriken yaşları nihayet akıtmış, başını eğerek parmaklarıyla oynamaya başlamıştı tekrar. Bu haller hiç de onluk değildi, neden bu haldeydi? Onun için fazlasıyla endişeleniyordum. Kollarımı açtım, ona sarmak üzereydim ki buna engel olarak kendini geri çekti. Derin nefes bıraktım soluduğum havaya, ne olmuştu ona? Önüne, yere çöktüm hızla. Birbirine sürttüğü parmaklarını yakaladım ve avuç içime aldım. Gözyaşıyla ıslanmış yüzü tamamen canımı acıtıyordu, ellerine öpücük kondurdum ve ellerimi geri çekerek sordum. Jeongguk "Yalvarırım anlat Anna, ne oldu?" Bir kaç saniye ardından solundaki komodine uzandı, hazırda duran defterini alarak bir şeyler karaladı. Dahs sonra bana çevirdiğinde okudum. "Jeongguk." Gözlerimi gözlerine diktim, tamamen ona odaklandım. Defteri kendine çevirerek yazmaya devam etti. "Ben, evlatlık mıyım?" Okuttuğu yazıyla birlikte başımdan aşağıya sıcaklık hissettim. O bunu nereden öğrenmişti? Lanet olsun! Hızla kafamı olumsuzca salladım ve ardından kendimi ona ifade etmeye başladım. Jeongguk "Hayır Anna, bunu da nereden çıkardın?" Hiç beklemeden hareketlendi. "Beni kandırmaya kalkma Jeongguk. Babamın sakladığı evrakların yerini biliyorum." O an çok şaşırmıştım, ne yapacağım ve ya ona bunu nasıl açıklayacağım hakkında bu güne denk hiç düşünmemiştim. Bunu bildiği için benden kaçıyor olmalıydı, aramıza mesafe koymak istiyordu. Kırgın ve kızgın olmalıydı. Jeongguk "Anna bunları düşünme, sen bizim ailemizin parçasısın. Böyle bir şey nasıl olabilir?" Daha çok ağlamaya başladığında kafasını olumsuzca salladı. "Hayır Jeongguk, öğrenmek istiyorum sadece." Ona bunu yapamazdım, anlatamazdım bizden iyice uzaklaşabilirdi. Bunu istemiyorum, benden kopmasını istemiyorum. Hiçbir açıklama yapmadan sıkıca sarıldım ona. Yatağa oturdum ve onu iyice koynuma bastırdım, ellerini belime dolayarak üzerimdeki tişörtün uçlarını avucuna sıkıştırdı. Saçlarına öpücük kondurdum, duramadım ve boynuna kadar indim, öpüyordum. Onu kendimden ayırdım, bir elimi beline indirirken diğer elim yüzüne çıktı. Kesinlikle ne yaptığımı bilmiyordum, onu öpmüştüm ve daha fazlasını istiyordum. Dudaklarım sadece dudaklarında dururken sımsıkı kapadığım gözlerimi açarak şaşkınlıktan havalanmış kaşları ve ıslak gözlerini gördüğümde tekrar gözlerimi kapayarak dudaklarımı oynattım. İçimdeki tutkuyu yansıtmak istiyordum. Belindeki elim arsızca geziniyordu, onu her defasında daha çok çekiyordum kendime. Elleri belime dolandığında kucağıma oturttum onu, öpüşmemiz daha da ilerliyordu. Özlem ve arzu tutkusu ile ne yaptığımı bilmiyordum, bir kaç saniyeyi aşıyordu ve hiç durmadan öpüyordum. Elim tişörtü arasından içeriye girdiğinde kendini anında geri çekerek ayağa kalktı. Ona baktığımda şaşkınlığını gördüm, tedirgin duruyordu. Saniyeler boyunca bana bakakalmış ardından ebeveyn banyosuna koşar adım ilerlemişti. O kapıyı ardından kapatırken büyük bir tebessüm yayıldı dudaklarımda. Bu yaptığım yanlıştı fakat onu öperken hiç olmasa beni durdurmaması mutlu etmişti. Hâlâ alt dudağının tadını alabiliyordum. .... Gece yaşadığımız olay sonrası onu rahat olması için tek bırakarak odama gitmiş sabah saatlerine kadar etkisinden çıkamamış, uyuyamamıştım. Şimdi saat yediyi çeyrek geçiyordu ve yorgundum, okul için hazırlanmış heyecanla bekliyordum. Anna'nın tepkisini merak ediyordum açıkçası, düşünceleride önemliydi. Ne hissediyor ve ya hakkımda ne düşünüyordu fazlasıyla merak ediyordum. Onunla çıkmalı mıydım?... Öz kardeşim değildi ve ne bileyim! Ona aşığım. Peki öpüşmemizden sonra öz kardeş olmadığımızı anlayıp benden uzaklaşabilir miydi? Beni uyutmayan tek soru da buydu!.. Elinde çantasıyla merdivenlerden inen Anna'yı buldu bakışlarım. Koltuktan kalkarak hızla yanına ilerlediğimde beni fark etmişti. Kaçmadı ya da şaşırmadı ifadesizce indiği merdiven sonunda beni bekledi. Yanına vardığımda tam ellerimi kaldırdığım sırada yanı başımızda annem belirdi, derin bir iç çektim. Bayan Jeon "Alın bakayım, aç kalmayın." Elinde ki sandviçleri bize uzattığında hızla alarak tekrar Anna'ya döndüm. Annemle sohbete durduğunda onu izledim, ne de hoş geliyordu... Kısa süren sohbet sonrası sırtına çantasını takarak vestiyere ilerledi, yanımızda annem olduğundan bir şey yapamadım ve peşinden giderek ayakkabılarımı elime aldım. Bayan Jeon "Gguk, kardeşine iyi bak olur mu? Onu koru ve sahip çık. Kardeş-" Jeongguk "Anna'ya hiçbir zarar gelmeyecek. Onu koruyorum ve ona sahibim." Kafa salladı. Anna'yı bileğinden tutarak dışarıya çıktım, hazır bekleyen arabaya bindirdim ve yanına oturdum. .... Bir kaç ara geçmişti, saat onbir olmuştu ve Hâlâ Anna ile sohbete girememiştim. Onunla karşı karşıya geldiğimde yönünü değiştirmeye başlamıştı, utanıyor olduğunu düşünmek istesemde benden uzaklaşmaya çalışması aklımı başımdan alıyordu. Yine on dakikalık bir ara vermiştik, onu sınıftan çıktığı andan beri takip ettim ve arka bahçede oturduğu banka hiç düşünmeden kuruldum. Bakışları bana döndü, şaşkın olmalıydı. Tebessüm ettim fakat ona değil de etrafımdaki ağaca, kuşa bakmaya devam ettim. Kalkıp gitmeye yeltendi, tuttum. Anlaşmak için iyi vakitti, bu nedenle soru sorarak başladım. Jeongguk "Benden neden kaçıyorsun?" Yapmacık çatılmış kaşlarıma ciddi bir duruş sergiledim. Gözlerime baktı, ardından yanıt verdi. "Kaçmıyordum." Alayla tebessüm ederek kafa salladım, direkt konuya varmak istiyordum. Jeongguk "Anna... Dün yaşadığımız şeyle ilgili ne düşünüyorsun?" Başını eğdi. Derin bir nefes verdim ve çenesinden tutarak kaldırdım. Jeongguk "Utanma sakın, bir anlık oldu... Fakat bunu yapmayı istemiştim, seni öpmeyi yani. Bana kızgın mısın?" Diyerek bir kaç işaretle kendimi ifade ettim. Sorduğum sorunun cevabını çok merak ediyordum, ki çok geçmeden başını olumsuz anlamda salladı. Rahatlamıştım. Jeongguk "Anna... Ben seviyorum seni, aşığım. Bu itirafım senin üvey olduğunu vurguluyor fakat sakın öyle düşünme, sen her zaman bizim ailemizin üyesiydin. Babam ve annem senin bunu öğrendiğini duyarlarsa çok üzülürler çünkü sen onların biricik kızısın." Hiçbir tepki vermeden yüzüme bakıyordu dolmuş gözleriyle. Onu böyle görmeye dayanamıyordu yüreğim işte! Jeongguk "Onlardan uzaklaştırma kendini, aramıza mesafe koyma, hiçbirimiz buna dayanamayız. Ben... Ben senden uzak yaşayamam." Rüzgardan uçuşan saç tutamları yüzüne vurdukça aklım gidiyordu. Ellerim indi ve gözlerim dudaklarına kaydı. Yine istiyordum, dilimdeki tadını yenilemeyi istiyordum. Etrafıma bakındım, vakit çoktan dolmuş olmalı ki görünürde kimse yoktu, bu tam aradığım andı. Elimi ensesine götürdüm ve hızla kendime çekerek hırsla dudaklarına gömüldüm, alt dudağını sıkıştırdım. Tekrar yanlışına başvurduğum tek taraflı devam eden bu öpüşmede karşılık aldığımı sezdiğim an gözlerimi araladım ve Anna'ya baktım, gözleri sıkıca kapanmıştı. Kalbimin ritmi ta' öteden duyulabilirdi belki, bu benim için tarif edilemez bir heyecandı. Tebessüm ederek ayrıldım ondan. Burun buruna, kokusunu içime çekerek bedenini kendime çektim. Sadece bilmesini istiyordum... Ona deliler gibi aşıktım, ilk kez bir kadına karşı bu duyguyu hissediyordum çünkü gözlerimi açtığımda annemden sonra ilk onu tanıdım, ve her zaman ilklerim olarak yaşadı. İlk onu öptüm, ilk ona sahip oldum, hayatımı ilk o değiştirdi... Hissediyordu biliyorum, içimdeki akıl almaz duyguları hissediyordu. Konuşamıyordu, duyamıyordu fakat hissediyordu... "Konuşamasamda, duymasada kulaklarım seni anlıyor ruhum... Sen konuş." SON Sonunu nasıl getireceğimi bilemedim fakat size farklı bir hikaye tattırmak istedim... Umarım b-eğenirsiniz :)

• 
  @kumsalkaraal5 ай бұрын

  Harika ötesi💜❤️‍🔥

• 
  @Mr.jeonss5 ай бұрын

  ​@@kumsalkaraal Beğenmene sevindim bebeğimm 🥹🫶🏻

• 
  @kumsalkaraal5 ай бұрын

  @@Mr.jeonss bir zahmet beğenelim o kadar emek var güzelim💝

• 
  @Mr.jeonss5 ай бұрын

  @kumsalkaraal Gerçekten çok emek vermiştim, düşüncen için teşekkür ederimm 💗

• 
  @mrs._jeon6 ай бұрын

  O kadar guzeldiki saatlerce agladim..o kadar guzel yazilmiskiii..kelime yetmez

• 
  @Han_Jiss006 ай бұрын

  Sadece soruyorum ~ağlamam normal mi?~

• 
  @mydarkworlded_6 ай бұрын

  Ama çok güzel olmuş bu. Kusursuz

• 
  @Mr.jeonss6 ай бұрын

  Yaa teşekkür ederim bebeğimm 🤍

• 
  @Lonelins_6 ай бұрын

  Çok romantik vee tatlı olmuş eline sağlık teşekkürler ❤

• 
  @ervabegumakl53186 ай бұрын

  İlk

• 
  @Lonelins_6 ай бұрын

  Yorumdan önce ben vardım.

• 
  @Mr.jeonss6 ай бұрын

  -1- `Anna Bel Bir elimi götürdüm yüzüne, o ağlıyordu ve yatağıma kıvrılmış bir şekilde kendini kasarak yorganın altında ısınmayı ümid ediyordu. Üşüyordu ve titriyordu, onu bulduğumda bu kara kışın ortasında kendini yağmurun altında yollara atmış, sırılsıklam ıslanıvermişti. Anna"Neyin var Jeongguk." Dedim soğuk yüzündeki elimi kendime çekerek. Jeongguk"Sensizlik." Titrek bir kelime çıkardı ağzından. "bensizlik'mi" dedim mırıldanarak. Jeongguk"Beni terk ettin Anna." Kapadığı gözlerini açarak gözlerime dokundu usulca. Gözlerimi okuyacaktı ki buna izin vermek istemiyordum, kaçırdım kendimi ondan, gözlerim gözlerinden kaçıverdi. Anna"Seni terk etmedim Gguk. Tartıştık, yalnız kalmaya ihtiyacım vardı." Bana el kaldırmıştı. Vurmadı, vurmazdı asla biliyordum fakat o an düşünemedim, sinirlendim, kendim olmaktan çıktım. Bağırdım ona, pişman etmek istedim, daha sonra annemin evine geldim. Bir gün geçmişti aradan, sormamıştı hiç halimi ama nereden bilebilirdim ki yollara düşüp bana geleceğini. Jeongguk"Evine dönmedin Anna. Neden geri dönmedin?" Anna"Ben orada bir yabancıyım Jeongguk. Bunu sen söyledin, dönmeliydim belki de fakat bunun bir anlamı yoktu." Evet. Geçici bir misafirdim ben o evde, oraya ait değildim ben. Üç ay önce evlendiğimiz günden bu güne hiçbir zaman kendimi o eve ait hissetmedim. Anlaşmalıydı nihayetinde, her halükarda evliliğimiz bitecekti ve ben ebediyen orada bir yabancı olarak kalacaktım. Jeongguk"Özür dilerim Anna. Sana öyle dememeliydim ve özür dilerim ki sana o eli kaldırmamalıydım. Çok utanıyorum, ama sensiz yapamıyorum, sıcak yuvamıza geri dönelim Anna. Üşüyorum." Beni seviyordu. O aşkla bağlıydı bana, bense onu yaşatacak kalp bulamıyordum içimde. Anna"Olmaz Gguk, gelemem." Yataktan kalkmaya yeltendiğinde, halsiz bedenini kaldırması için yardım ettim ona. Sırtını yatak başlığına dayadığında, gözlerime bakmaya devam etti. Jeongguk"Ben sana adım atmak istiyorum Anna, senden af diliyorum. Hiç mi değerim yok gözünde?" Ne demeliydim? Gözlerini gözlerimden almasını istemeli miyim? Acı veriyorlar. Sessizliği koruduğumda, tüm soruları cevapsız kaldığında elini kaldırarak yanağıma götürdü, narince dokundu tenime. Jeongguk"Sen, sen bana verilmiş en güzel hediye oldun Anna. Bir gün bedenim toprağın altına girse bile ruhum hala seninle olacak. Dedi ve devam etti. Sana bu kadar aşıkken, bana neden bunu yapıyorsun? Sensiz o eve gitmeyeceğimi biliyorsun değil mi? Asla gitmeyeceğim." Derin bir nefes verdim. Ne yapacağım hakkında tek bir bilgim bile yokken o eve gitmekten yana değildi gönlüm. Anna"O ev beni kabul edecek mi Gguk?" Eli bir süre yanağımı okşadığında yavaşça dudağıma indi. Baş parmağıyla dudağımla oynadığında sadece hareketlerini izliyordum. Arzuyla, istekle bakıyordu parmağı altında ki dudaklarıma. Jeongguk"O ev sensiz sessiz çığlıklar atıyor, soğuk ve ıssız geçiyor geceleri... Yalvarırım evimize gidelim Anna." Boğazımda ki yumru yutkunmama izin vermiyordu, söylediği kelimeler ve yalvarışlara artık kesin bir cevap vermem gerekiyordu. Gözlerinin yavaşça dolduğunu gördüğümde başımı olumluca salladım. Anna "Peki, geleceğim." O an gözleri parladı, bedenimi kendine çekti ve sarıldı. Saçlarıma bir öpücük kondurdu. Jeongguk "Yemin ederim ki seni üzmeyeceğim sadece, sadece mutlu olman için çabalayacağım, söz veriyorum bi`tanem." Ufak da olsa tebessüm yayılmıştı dudaklarımda. Bu güne kadar tek bir hatası olmuştu, ne kadar pişman olduğunu görebiliyordum. Ona... Kıyamadım. ...... Henüz yoldaydık, eve doğru gidiyorduk. Fakat Jeongguk araba kullanmakta bi hayli zorlanıyordu. Öksürüyordu, hapşırıyordu sanırım ateşi de vardı. Bundan emin değildim ve sol elimi kaldırarak alnına dokundum, yanıyordu! Anna "Jeongguk!" Halsizlikten düşmüş göz kapakları görüşünü zorluyor gibiydi, bana doğru döndü hafifçe. Jeongguk "Hm?" Anna "Çok hastasın!" Jeongguk "Hayır, iyiyim ben." Derin bir nefes verdim. Anna "Değilsin! Hastaneye gide-" Gözlerini güçlükle genişce açarak bana dönmüş ve sözümü yarıda kesmişti. Jeongguk "Gerek yok endişelenme, sadece seninle evimize gitmek istiyorum." Anna "Gguk! Ah, sana ne diyebilirim ki?!" Eve yaklaşmış sayılırdık bu nedenle onu fazla zorlamak istemedim fakat endişeden yanıp tutuşuyordum. Elimi avucuna aldı. Jeongguk "Benim kadınım kocası için endişelenmiş olmalı hm?" Hiçbir şey demeden elindeki sıcaklıkla ısınmaya çalıştım. O sırada eve varmıştık, arabayı bahçeye bıraktığında derince nefes vermiş başını arkaya atmıştı. Hızla arabadan indim ve eve koştum, kapı dışarıda ki yardımcılar tarafından açıldığında içeri girerek seri hareketlerle mutfağa girdim. Her şey bıraktığım gibi duruyordu... Elimdeki büyük çantayı bir köşeye bırakarak tezgaha ilerledim ellerimi yıkadım ardından bakliyat dolabını açtım ve bir çok bitki kurusu çıkardım. Onu iyileştirmek istiyordum. Belimde bir çift el hissettim daha sonra, omuzumda bir ağırlık. Anna "Gguk! Yanıyorsun, git ve duşa gir." Jeongguk "Seninle kalmak istiyorum!" Anna "Mızmızlanmayı bırak koca adam! Dediğimi yapmalısın." Jeongguk "Oh, peki." Boynuma bir öpücük kondurduğunda geri çekildi, kesik nefeslerini artık duymadığımda derin bir nefes verdim elimdeki paketler tezgaha düşmüştü, vücudum uyuşuyordu... Onun bir öpücüğüyle. Ona karşı bugün çok şey değişiyordu, yavaş yavaş hissediyordum. ..... Sıcak bir bitki çayı ile yatak odasına çıkmıştım. Karanlık odanın spot ışıklarını açarak içeri giriverdim iyice, yatakta yatıyordu. Ona daha çok yaklaştığımda elimdeki kupayı komodine bıraktım ve elimi alnına koydum. Aman Tanrım! Ateşi daha da yükselmişti! Anna "Jeongguk!" Jeongguk "Hm?" Saçlarından bir damla düştü alnındaki elime. Çıldırmak üzereydim. Anna "Ölmek mi istiyorsun be adam?! Duştan sonra saçlarını neden kurulamadın?!" Jeongguk "Senin yapmanı istiyorum." Delirmiş olmalıydı. Üzerindeki yorganı çektim ve mırıldanmalarını aldırmadan yatağın köşesindeki havluyu alarak saçlarını kurulamaya başladım. Daha sonra ılımış çayı içirdim ve tekrar ateşine baktım. Anna "Bir süre böyle kal tamam mı?" Jeongguk "Gidiyor musun?" Anna "Buradayım." Kafasını sallayarak cevap vermişti, titriyordu fakat sabretmeliydi. Yatağın kenarına uzanmıştım, yüzünü inceliyordum ilk defa bu kadar derinden bakıyordum. O çok kusursuzdu, yüzünde ki her bir detay ona özeldi. Jeongguk "Anna." Anna "Hm?" Yavaşça bana yanaştı, kapalı gözlerini açtı, bitkindi bakışları fakat dakikalar öncesi gibi kendinden geçmiş değildi. Eliyle bedenimi sardı. Jeongguk "Seni çok seviyorum." Bu söz kalbimi kendine çekmişti. Nefes alamadım bi an içim kımıldadı daha önce defalarca duyduğum bu söze karşı. Jeongguk "hasta olmaktan nefret ediyorum." Gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırmıştım, kıkırdıyordu. Jeongguk "O kadar güzelsin ki, gülmek çok yakışıyor dudaklarına." Bugün bir farklıydık, ikimizde. Anna "Seninde gözlerin... Aşk gibi." Zorlanmadan söylediğim bu cümle içten içe şaşırtmıştı beni. Jeongguk "Seni istiyorum, sana ait olmayı bana ait olmanı istiyorum. Birbirimizin olalım istiyorum ve... bizden bir parça istiyorum Anna." Anna "Hm?" Bu söylediği fazlasıyla şaşırmama ve heyecanlanmama sebep olmuştu. O son söylediği neyin nesiydi? Jeongguk "Baba olmak istiyorum. Bizi bir araya getirebilecek, bizi biz yapacak bir can istiyorum... Çok istiyorum." Anna "Jeongguk biz-" Jeongguk "Evliliğimiz asla sahte değildi Anna, her şey, yaşadığımız onca anılar sahte değildi." Hiçbir şey demedim. Ne diyebilirim ki zaten? Aklım durmuş gibiydi, onunlayken kalbim ilk defa varlığını hissettiriyordu. Daha çok sokuldu bedenime, dudakları değiyordu dudaklarıma. Jeongguk "Baba olmak istiyorum." Göğsüm hızla inip kalkıyordu, kasılıyordu bedenim. Anna "G-Gguk." Jeongguk "Hemen olsun demiyorum, ama geç de olamasın hm? Seni bekleyeceğim, ne zaman bizden bir can taşımak istersen o gün. Doğruldu ve kulağıma eğildi. Sıcak yuvamızda ölene denk bizi bir tutacak bedene sahip olacağız." -SON-

• 
  @_Jeonkookie_076 ай бұрын

  İlkkkkk

• 
  @hkubraessss6 ай бұрын

  daha okumadıım baslıgı okuyunaca bir ney ney ney diye bagırısım var ŞJTŞGLJRİGTJO

• 
  @Mr.jeonss6 ай бұрын

  Hikayemi beğenmenizi umuyorumm.

• 
  @Asy-4376 ай бұрын

  Ben neden devaminu giremiyorum

• 
  @gelememdiyorum73856 ай бұрын

  hikayelerin arasinda en begendigim oldu eline saglik 💖

• 
  @elimesimov40066 ай бұрын

  Hikayelrin aşırı müqq❤️ Ama bir sorun var. Acaba Suga'yı kötü karakter yapmasan mı?☹️ Kendisi biasımmm olurda. Kötü karakter olarak düşünemiyorum onu🙂

• 
  @_Yoonmin_Taekook_Hyunlix_7 ай бұрын

  Mü-kem-mel 💜🤧

• 
  @pervizgenceli55667 ай бұрын

  Çokkkkkk iyi