Henüz 14 yaşındaydım o sıra hafızlık okuyorum çevremin etkisiyle naksibent tarikatına mensup oldum babam öğrenince Bunu beni kurstan almıştı saatlerce konuştu benimle Tarikat ve cemaatlerin yanlışlarını bizi nerelere sürüklediklerini o kadar çok şey anlattı ki babam her konuda o kadar bilgili bir insan ki onun artık inançsız bir insan olduğunun kanısına varmıştım geri kursa dönmek için onu ikna ettim Bir daha gitmeyeceğimi söyledim Fakat gizli gizli Gitmeye devam ettim çünkü varsa da kendim bunu tecrübe etmek istiyordum ve inanmamıştım fakat içime bir kuşku düşmüştü bu sefer gözlemci bir şekilde gittim Hepimizin bir odaya kapanıp kapıyı kilitleyip çeşitli dualar okunduğu şeyhlerin isimlerinin Allah'ın isimlerinin peygamber isimlerinin anildiğı bir Hatme yapıyorduk o sırada fark ettim ki Allah'ım ve peygamberin isimlerini duyunca insanlara bir şey olmayıp ki olması gerekmiyor şeyhlerinin isimlerini duyunca kendiliğinden geçtiğini baygınlıklar geçirdiklerini (zikir ettiklerini) şeyhin aşkından birbirlerine vurduklarını gördüm hatta yumruk bile yedim :) akşam namazından sonra rabıta yapıp yani şeyhin yüzünü hayal etmeden dualarımızı ondan istememizi yani Allah'la Aramıza Bir aracı koymamız isteniyordu oradaki kadınların şeyhin fotoğrafına sütyenlerin de ve çantalarında taşıdıklarını gördüm Onlara göre kutsaldı bu ama dank etti bana nasıl olur şeyh Allah'tan, peygamberden daha mi üstün ki böyle çıldırdılar! Artık babamın ne demek istediğini anlamıştım oradan ayrıldım sonra çeşitli cemaatlere katıldım Nur cemaatine katılmadan önce okuyuşumla 9 Kur'an kursu arasında birinci olmuştum hocalarım beni bölge birinciliğine hazırlamak istemişlerdi fakat Nur cemaatin en önemli prensibi ise kendi kitapları olan risale-i Nur okumamızdi başka hiçbir kitap okunamazdi yasaktı çünkü tek doğru onlarindi. Oradaki hiçbir hocanın ve öğrencilerin Kur'an okuyuşları düzgün değildi yani Mahreç ve tecvit yoktu Bu kurallar Kur'an okuyuşunda şarttır Aksi takdirde anlamı değişir risale-i Nur'da Kur'an'ın açıklaması tefsiri demektir Şimdi soruyorum Kur'an'ı yanlış okuyan ve bunu önemsemeyen anlamını değiştirmiş olup sonra bunun açıklamasını yapan şey neyi anlatmaya çalışıyordur benim birincilik olan okuyucum öyle bir bozuldu ki orada kendi okuyuşumdan bir şey anlamıyordum artık ve çok saçma hurafede takılmıştık onları da anlamıştım ve babamı da. tekrardan Oradan da ayrıldım böyle çeşitli Tarikat ve cemaatlere katıldım babam tekrar tekrar haklı çıktı ama bunu kendim fark ettim kendim görmek istedim ve gördüm o yaşlarda dedim ki bütün bu cemaatler Allah'ı dini anlatmaya çalışıyorlar fakat hepsi diğerlerinin yanlış öğrettiğini doğrusunu kendisi olduğunu savunuyorlar ama hepsi yanlış içinde o zaman doğru hangisi Madem hepinizin amacı bir neden bu kavga. neden Biri diğerine rakip olarak görüyor neden bir yarış var bütün bunları çok düşündüm ve tek gerçeğin sadece sadece kur'an-ı Kerim ile olduğunu gördüm Tolstoy'un itiraflarını dinlerken o yıllara gittim Benzer şeyleri yaşamışız sadece hayatımın hiçbir noktasında inançsızlığı yaşamadım çok şükür.

Size çok teşekkür ederim. Biri özel bakıma muhtaç iki çocuk annesiyim. Kitap okuyacak vakti yaratmak büyük bir lüks. Sayenizde kızımla ilgilenirken kitaplardan uzak kalmamış oluyorum. Umarım daha birçok kitabı bizlere ulaştırırsınız.. 👏👏👏

Ne kadar dinlendiren bir ses ve ne kadar faydalı bir anlatım.

Kitabı okumadım dinlemedimde. Namazar başladım bir kaç zaman önce. elhamdulillah şükürler olsun! Sabah namazına bir kaç kere şu şekilde kalktim! Uyku halinde iken çok tatlı şevkatli bir ses kulağıma seslenip " hadi şimdi 3 ten geriye sayacagiz beraber sonra namaza kalıyoruz Tamammı? Başlayalım 3-2- " bende beraber sayıyorum " 1 kalk hadi! Dedi ve gözümü açınca Ezanı Muhammedi okunmaya başladı! " Allahu Ekber...diye! Ben şok😮 Yine yatakta derin uykudu iken birisi "hadi kalk, kalk! Hadi okunacak şimdi" diye sanki beni yatakta oturur vaziyete dikti! O kadar uykuluyum ve sersemimki kendi kendime " niye kalktım yav, ne okunacak" dedim ve Ezan okunmaya basladi, " haa😮" Dedim. Yemin ederim namaz kilmazdan önce gece belki 10 yıldan fazla uykuda iken, " sanırım sabah namazına yakın saatlerde" çok şiddetli titremelerle uyaniyordum ve gözüm açıkken titreme devam ediyordu. Kendimi Parkinson ilk evresini oluyorum zannediyordum! Ama namaza başladıktan sonra yok oldu birdaha titreme olmadı hiç! Yalanım varsa ne olayım! Gerisi boooooş! Allah'a İnanmayanın vayki vay haline! İnanan inanır, İnanmayan inanmaz! Diyeceksiniz " bana niye olmuyor" ne bileyim ben! Namaz kılmak için, mucizemi bekliyorsunuz? Allah'a inanmak için mucizemi bekliyorsunuz? Hiç kur'an ın mealini okudunuzmu? İman ve düşünce kalptedir! Kalpte imanı yok etmediysen o başka! Herseyi akilla çözemezsiniz, akıl KITTIR! Arkadaslar fasık ve sadece dünya malına tapan, hep nefsinin , sehvetinin peşinde koşan "kötü alışkanlıkları olmuş olmamış önemli degil" insanları arkadaş edinmeyin! Yalnız kalın daha evladır! Maneviyatı güçlü arkadaşlar edinin, yalnız kalmaktan daha evladır!

Sanki benim zinimdeki sorularımı ,yaşadıkları mı seslendirilmiş hissettim. Dedim ki ; sadece bunları yaşayan ve sorgulayan ben diğilmişim. Yalnız olmadığımı bilmek mutluluk verdi.

Kendimi kaybettiğim anda, ne için yaşıyorum, ben ne yapıyorum dediğim anda, tolstoyu baş ucumda buldum. İyi ki geldin beni bir sen anladın tolstoy..

Kitap çok güzel, otobiyografik tarzda yazılmış hoş ve kısa bir eser. Tolstoy, her insanın fıtratında var olan bilme ihtiyacına binaen hayatının belirli dönemlerinde hayatı anlamlandırma çabasına girmiş bir yazar. İnsanın maddi ve manevi yönü vardır, bizi biz yapan manevi yönümüzdür. İnsanın manevi yönü yeterince tatmin edilememişse bunu maddi şeylerle tatmine çalışır ama ehl-i idrak ise bu maddi şeylerin de ötesinde bir şeyin olduğunu anlar. Tolstoy'un bu hayatın anlamını öğrenme sürecini İmam Gazzali'nin El Munkız'da yer alan sürece benzettim ben. Tolstoy başta para, ün, şöhret gibi şeylere bağımlı iken zamanla hayatı anlamlandırma sürecinde bunların ötesini düşünmeye başlar ve ölüm gerçeğini de hesaba katarak "Bunları elde ettim, peki sonra" diyerek sürecini şekillendirmeye başlar. Hayat anlamsız diyip en sonunda kendince anlamı bulur. Sözü uzatmaya gerek yok, velhasıl-ı kelâm güzel kitap okuyun.

Cümleleri, kendini ifade etmesi bakımından edebi değeri olan bir kitap. Anlattıkları ise günümüzde de hala devam ediyor. Bilim hızla çalışıp ilerliyor, evrenin sırrını çözmeye çalışıyor. Yalnız biz insanlar neden dünyadayız, benim yaşama ve varoluş amacım ne, din bilimden ne kadar uzak, hiçlik her şey mi gibi soruları hala soruyorlar. Bilim ilerlese de din hala var, bilim dinleri yok edemiyor. Aynı şekilde batıl inanışlar da devam ediyor. Yaşam kimilerine göre amaç, çok anlamlı. Sorgulayanlar için de anlamsız... gerçi sokrates’in iki bin beş yüz yıl önce söylediği hayattan uzaklaştığımız ölçüde gerçeğe yaklaşırız sözü ne kadar doğruysa bu kitabın da geçerliliği günümüzde o denli gerçektir.

İnsanın hayattaki görevi ruhunu kurtarmaktır. İnsan önce kendini biri sanan benden kurtarmalı kendini ve sonra hiç olmalı.

dakika

Sizin burada paylaştığınız kitaplar dışında (bence çok başarılı) ilk defa bu kitabın PDF halini önüme alarak dinledim. Çok güzeldi teşekkür ederim ağzınıza sağlık.

Bakude Orta okulda en sevdigim Edebiyat sinifiydi , Tolstoyun Eserlerini okumaktan haz aliyirdum , Puskin , Gigol kibi eshsiz bir Yazar.Tesekurler 💝Bence Tolstoy Musluman ola bilir , Cunki Peygamberimizi cok ovmus.

İnsanlığa armağanbir eser. TOLSTOY amca sen çok yaşa. Allah, şüphesiz senden razı. Bizi aydınlattın.🙏

Evde, gece ışıkları kapatıp ve gözlerimi yumup, hoparlörden son ses bir şekilde dinledim! Sesiniz muhteşem! ve bu serilerin devamı mutlaka gelmeli!!!!

Benim yasadiqlarimin bir qismini bu dahi sexsiyyet cox eski zamanlarda yasayib. Dinledikce kendimi tapdim. Elhemdulilleh ne mutlu bize ki, Rabbimizden geldiyimizi ve Rabbimize doneceyimizi kesin bilirik. Rabbim bizleri sadiq ve sabit etsin. Cok xos oldu tesekkur ederim. 🇦🇿🇹🇷

Hobi bahçem var. Hem bitkilerle ilginleniyorum hem de kitap dinliyorum. Mutluluk bu demek bana göre:))

iki defa okudum bu kadar farklı bakmamıştım demek ki ses ve tonlama çok önemli sesine sağlık :)

Tolstoy ile aynı sorgulama evrelerinden geçtigimi farkettim

30:00