Şeyh Ali Efendimiz İlk Ders Almasını ve Şeyh Osman Efendimizle İlk Karşılaşmalarını Şöyle Anlatmış:
Bir gün Şeyh Osman Efendimizden nasıl ders aldığını şöyle anlattı:”Malatya’da askerliğimi yapmakta idim. Bir gün arkadaşlar:’Elazığ’dan kendisi arap ırkından olan bir zat geliyormuş. Aynı zamanda emekli binbaşıymış. Yeni Camide cuma günleri kur’an okuyormuş. Öyle kur’an okuyormuş ki, millet kendinden geçiyormuş. Üstelik ders almak isteyenlere ders de veriyormuş. Bu cuma bizde gidelim.’ Dediler. Cuma günü geldiğinde hep beraber Yeni Camiye gittik. Namazdan sonra Şeyh Osman Efendimiz öyle bir kur’an okudu ki bütün millet ben de dahil hüngür hüngür ağlamaya başladık. Kendi kendime vallahi bu adama nazar ederler dedim ve eğer gelecek cumada da Şeyh Osman’a rastlarsam cebimde ne kadar para varsa fakirlere vereceğim diye söz verdim. Nitekim öbür Cuma geldiğinde Şeyh Osman Efendimiz yine oradaydı. Yine Davudi sesiyle öyle kur’an okuyordu ki millet mest oluyordu. Ben cebimde ne kadar para varsa dışarı çıkınca hepsini fakirlere verdim. Sonra kendi kendime ‘ Bende gidip Şeyh Osman’la görüşeyim. Nasıl olsa ilmim var dinimi alamaz, olur ki dinde anlamadığım bir yer olurda.” Diyerek peşine takıldım. Üzerimde de asker elbisesi vardı. Şeyh Osman Efendimizin gitiği sokağı diğer taraftan dolaşıp karşısına çıktım ve bir asker selamı verdim. “Aleyküm selam asker ağa” dedi. İçimden ‘ Yahu ne kadar güzel bir insan. Şunun yüzünü bir kez daha göreyim’ diyerek tekrar karşısına çıkıp yine selam verdim ve bir kaç defa bu şekilde dönüp dönüp selam verdim. Efendimizi Malatya’ya getiren kişinin evine vardığımızda ben daha içeriye adımımı yeni atmıştım ki; “Oğul Ali buraya gel” demez mi. Hal bu ki, daha beni ilk defa görüyor. Ta dizinin dibine kadar oturttu ve askeri elbisemin düğmesini bir müddet ovaladı. O düğmeye Şeyh Osman dokundu diye on beş sene sakladım. Bana dedi ki “Oğul ders mi alacaksın?” “Evet Efendim” dedim. Oysa oraya giderken ders alma niyetim yoktu. Sözüne devamla “Oğul sen bir rüyaya yat sana ondan sonra ders vereyim” dedi. Hal bu ki herkese hemen ders veriyordu ama bana vermedi. Böylece oradan ayrıldım. Gece rüyamda, büyük bir masa etrafında kurulmuş bir meclis ve tam masaya hakim bir noktada, herkesin hürmet gösterdiği bir zat ve masadakilere hizmet eden bir kişi vardı. Masaya hakim noktada ki o zat “Bana defteri getirin” dedi. Nüfus kayıt defterine benzer bir defter getirdiler. O zat beni yanına çağırdı. Defteri açtı. Açtığı sayfanın dört kenarında değişik isimler yazıyordu. Tam orta yerinde ise Ali Kara evliyalığa kabul edildi yazıyordu. Böylece uyandıktan sonra sabahleyin doğruca Şeyh Osman Efendimizin huzuruna vardım. İçeri girer girmez “Oğul rüyanı sen mi anlatacaksın yoksa ben mi anlatayım?” buyurdu. Ben boynumu büktüm. Bunun üzerine ”O görmüş olduğun meclis peygamber aleyhisselamın meclisi idi. Sana defteri gösteren zat Peygamber Efendimiz idi. Diğerleri ise dört halife ve diğer sahabelerdi. Onlara hizmet eden kişide (kendisini işaret ederek) bu can idi. Oğul var git çalış emek et gördüğün makama ulaş” diyerek dersimi verdi. Böylece ders almış oldum
#ŞeyhOsmanNuriBağdadi
#ŞeyhAliKara
#ÖrüşküDerğahı
#Örüşküİlahileri
#ÖrüşküİlahiGurubu
#BirBahçenVarİdiMorMenekşeGül
#Tasavvuf
#Tarikat
#SözSohbetMuhabbet