Birçoğumuz hayatımızın bir yerinde duymuşuz ya da görmüşüzdür meşhur soğanlı bebeklerini. Kimi zaman hayat bilgisi kitaplarında rastladığımız, kimi zaman el işi derslerinde ödev olarak yaptığımız, ya da bazen büyüklerimizin evinde denk geldiğimiz o renk renk kıyafetli gazoz kapağından yapılmış dümdüz yüzleriyle, yöreselliği ve el emeğini gözler önüne sererler. Nakış nakış işlenmiş renkli şalvarları, başlarında beyaz tülbentleri, incecik kaşları ve kocaman gözleriyle bir baş yapıttır adeta. Şimdi ki çocukların öyle oyuncakçılarda bulamayacağı kadar farklı ve özeldir. Onu özel kılan ise görünüşü değildir yalnızca. Yıllar önce bir öğretmenin öğrencisinden ödev olarak bir oyuncak bebek yapmasını istemesiyle ortaya çıkıp üstündeki emek kokusuyla bu günlere gelmiştir. İşte bu emeğin doğuş noktası Soğanlı ve soğanlının güzel halkı bu hafta gezici radar programına kapılarını açtı.
Fakat sanmayın ki köyü özel kılan tek şey bebekler. Burası Nevşehir'e açılan bir kapı olmasının yanı sıra tarihi ve bu tarihi sanatla buluşturan yapılarıyla da görenleri büyülemeyi başarıyor. Tarihi kaynaklara göre ise ilk yerleşim yeri olarak anılıyor.
Tüm bunları yanı sıra doğa öylesine mükemmel bir oluşum geçirmiş ki ortaya trackingcilerin ve doğa severlerin vazgeçilmez adresi soğanlı vadisi çıkmış. Hatta burada yürüyüş yaparken vadide bulunan doğal otlardan toplayarak soğanlı'da şifayı bulmanız da mümkün.
Tarih, doğa, sanat ve huzurun buluşma noktası olan Soğanlı sizlerin de gezilecekler listesinde mutlaka olmalı diyoruz.