No video

Denizkızı Eftalya - Setiremin Omuzları (İstanbul Türküsü)

Dinlediğimiz türkü, TRT Türk Sanat Müziği repertuarına Setiremin Düğmeleri adı ile, İstanbul türküsü olarak kaydedilmiştir. Bir Balıkesir türküsü olan "Çayırhisar'ın Ufak Tefek Taşları" türküsü ile müzikal olarak büyük bir benzerlik göstermektedir. Dinlediğimiz türkünün sözlerinde TRT Repertuarına göre bazı farklılıklar bulunmaktadır. Anlayabildiğimiz kadarı ile sözleri şu şekildedir.
Setiremin (aman) omuzları bir sıra
Çektir atımı ben gidiyorum Mısır'a
Bakma yârim (aman) o geceki kusura
Yandım (aman) Karagözlüm pek yazık oldu şanına
On bin liraya bir gece alsam yanıma
Setiremin (aman) omuzları basmadır
Benim yârim mini mini, kara gözlü yosmadır
Hem yosmadır (aman) hem de güzel hasbadır
TRT Repertuarına kaydedilen sözler ise şu şekildedir.
Setiremin (aman) düğmeleri bir sıra
Çektim atımı ben gidiyorum Mısır'a
Bakma yârim (aman) dün geceki kusura
Yandım (aman) Kadıköylüm pek yazık oldu şanına
Üç beş liraya bir gece alsam yanıma
Setiremin (aman) düğmeleri basmadır
Benim yârim kara kaşlı, kara gözlü yosmadır
Hem yosmadır (aman) hem de güzel hasbadır
Denizkızı Eftalya (Atanasia Yeorgiadu), 1891 yılında İstanbul’da Büyükdere semtinde, Jandarma yüzbaşısı Yorgaki Efendi'nin kızı olarak dünyaya gelmiştir.
Bir söyleşi de Denizkızı adının nereden geldiğini anlatmıştır. "Çok küçüktüm. Babam saza pek meraklı idi. Babamın misafirleri geldiği zaman o saz çalar,bende şarkı söylerdim. Büyükdere’de otururduk. Mehtaplı gecelerde daima sandal alemleri yapardık. O zaman babam sandalda bütün gece bana şarkı söyletirdi. Sesim az zamanda bütün Boğaziçi’nde meşhur olmuştu. Geceleri mehtapta bizim sandalın arkasına 20-30 sandal takılır, beni dinlerlerdi. Fakat hiç kimse benim kim olduğumu bilmiyordu. Halbuki incecik sesiyle şarkı söyleyen bu gece şarkıcısına bir isim koymak lazımdı. ’Denizkızı! Denizkızı! demeye başladılar. O zamandan beri Denizkızı’yım”.
Müzik yaşamı, Sultan Abdülhamit döneminin son yıllarında Galata’daki çalgılı kahvelerde başlar. Türk müziğinin önemli besteci ve kemancısı Sadi Işılay ile evliliği sonrası, ilk plaklarını Cumhuriyet kurulduktan sonraki yıllarda 1923-1926 yılları arasında eşi ile birlikte Paris’e giderek Pathe firması için doldurmuştur. 1927'de İstanbul'da faaliyete geçen Columbia plak şirketinin yayımladığı ilk plaklar Darulelhan kayıtlarıdır. Eftalya, Darülelhan adına plak dolduran tek gayrimüslim okuyucudur. Darulelhan'ın Anadolu'dan derlediği halk ezgilerinin 56 adedi plaklara kaydedilmiştir. 30 kadarı da Eftelya Hanım tarafından okunmuş; bu plakların hiçbirinin etiketine Eftalya adı yazılmamıştır. 1930-1933 yılları arasında çıkardığı plaklardan en az onbir plakta, solist adı kullanılmadan sadece ".... Hanım" yazılmıştır. Her iki durumda da isminin yazılmaması Eftalya Hanım'ın gayrimüslim oluşuna bağlanabilir. Eftalya Hanım Atatürk'ün huzurunda şarki söyleyip onun sevgisini ve övgüsünü kazanınca, 1930'dan itibaren doldurduğu Columbia plaklarında adı artık gizlenmemiştir.
Cumhuriyet dönemin de çok sayıda plak okuyan, sahnelerin ilk assolisti olarak nitelenebilecek Eftalya, 15 Mart 1939 tarihinde yaşamını yitirmiştir.

Пікірлер: 4

  • @istanbullular_dernegi
    @istanbullular_dernegi3 жыл бұрын

    Ve bu şarkının söylendiği tarihte, İstanbul'un nüfusu, 1 milyon bile değil :((

  • @Zhooy
    @Zhooy4 жыл бұрын

    Sesin mükemmeliği 🖤

  • @acelyasahin1926
    @acelyasahin1926 Жыл бұрын

    Mehtap sefaları yaparlarmış şehrin kaymak tabakası ve mahiyetleri geceleyin kayıklara biner mehtabın şavkında sefahat sürerlermiş kayıklar birbirine yakın yakın tıngır mıngır sallanırken deniz kızı eftelya şarkılar söyler cemaatü mest edermiş gece bitimi dönemin önde gelenlerinden birisinin yalısında rıhtımdan dağılırlarmış zatüreden vefat etmişti yanlış hatırlamıyorsam Eftelya nur içinde … 🙂