Vicdan, kalplerimizde gerçekleştirdiğimiz adalet mahkemesidir.

SAYIN HOCAM Klasik görüşleri anlattınız bildiğiniz şekliyle...Söyleyeceklerim kişisel görüşümdür,hayatın gerçeklerine daha uygun olduğunu düşünüyorum.1-İnsan ahlaksız bir canlıdır nasıl ki bir kedinin,köpeğin,aslanın(sizin örneğinizde gelişmiş bir canlı olarak maymunun)yoksa o yüzden İNSANA GÜVENİLEMEZ.Aradaki fark yani İNSAN olmak kolay değildir.Bunu başarabilenler gerçekten İNSAN OLURLAR.Maymunun davranışı ahlaka benzeyen ama ahlak olmayan davranışlardır.Tezimi güçlendirmek için milyonlarca örnek var bu dünyada.O yüzden Adaletin gerçekleşmesi için herkes için uyulması zorunlu katı kurallarla her şey yeniden tanımlanmalıdır.Mesela hakim yanlış bir karar verdiyse yada bir Politikacı hesabını verebilmeli,bedelinide ödemelidir.VİCDAN,GÖNÜL Vs gibi tanımlamalar hayatın gerçeklerine uymayan fantazi kelimelerdir.Vicdan diye bir şey olsaydı Hidrojen bombası gibi silahları insan yapmazdı. 2-Adaleti gerçekleştirebilecek olanlar bence SAĞLIKLI BEYİNLERE SAHİP OLAN İNSANLARDIR.Sağlıksız beyinler genelde kafa travması geçirmiş,alkolik vs bağımlılık yapan madde alanlar,Psikozu olanlar,aşırı ağrı kesici kullanımı,sara vb hastalıkları olanlar...3-ADALET TOPLUMUN HER BİREYİ TARAFINDAN İSTENMELİDİR.100 Kişiden 99 u demokrasi istemiyorsa 1 kişinin demokrasi diye bağırması anlamsızdır.O yüzden toplumlar seçtikleri kadar seçmedikleriyle de sonunda bir bedel öderler. 4-Üniversitelerde doktora yapıp profesör ünvanını alanda,sıradan bir vatandaşda işçi ,şoför ,felsefeci,memur,hakim,politikacı yada eczacı vs farketmez bu kişileri birbirlerinden ayıran EN ÖNEMLİ ŞEY NEDİR? diye sorulsa şöyle cevap verirdim.BİLİMSEL BİR BAKIŞ AÇISI VAR MI?YOK MU bilimsel düşünebiliyor mu?Neden Sonuç ilişkisi kurabiliyormu?KURAMIYORSA yaptığı iş ne olursa olsun sorgulanmalıdır,bedelini ödemelidir ödemiyorsa hesabı toplum öder.5-İnsanın temel hak ve özgürlükleri her şeyin (Devlet de dahil)üzerinde olmalıdır.SAYGILARIMLA.

Ahmet hocam yine döktürmüş.

Ahmet hocamı hayata dair ince şeyler adlı kitabından tanıyorum yalnızca ne yazık ki. Kanalınız vesilesiyle daha çok okuma, tanıma isteği geldi bu ayaklı kütüphaneyi. Bahsettiği devletin üstünde var olan erkler, mutlak güç, otorite, jj Rousseau’dan referansları, kullandığı metaforlar... Paylaşımınız için çok teşekkürler.

Sesiniz ne güzelmiş erdem hocam

1 : türkiyede adalet yok hiçbir baba oğluna vuramaz

sadece insan içinmi adalet var?

Cezalandırıcı hukuk yeter. Önleyici hukuk sistemi konuşulsun artık.