Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri Neden Sakal Bırakamadı!

Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri Neden Sakal Bırakamadı!
Sakal mes'elesi ise:
Bu bir sünnettir, hocalara mahsus değil. Bu millette yüzde doksan sakalsız olanların içinde küçükten beri sakalsız bulundum. Bu yirmi senedir bana resmî hücumlarda bazı arkadaşlarımın sakallarını kestirmeleriyle, benim sakal bırakmadığım bir hikmet, bir inayet-i İlahiye olduğunu isbat etti. Eğer sakal olsaydı traş edilseydi, Risale-i Nur'a büyük bir zarardı. Çünki ölecektim, dayanamayacaktım.

Пікірлер: 6

  • @halilpemik8014
    @halilpemik80142 жыл бұрын

    NUR içinde yatsın 🤲🤲🤲

  • @nusretbulut1274
    @nusretbulut1274 Жыл бұрын

    😢😢😢😢😢😢

  • 2 жыл бұрын

    Kıymetli ağabeyim benim belki tanışmadık ama sizi tanımış gibi seviyorum

  • @ferhatgunduz1378
    @ferhatgunduz13783 жыл бұрын

    Üstadı anladım da şimdiki nurcular neden sakal uzatmıyor? Onları da mı zindana atıyorlar? Onların da mı zorla sakalını kesiyorlar?

  • @necmeddinilgen

    @necmeddinilgen

    3 жыл бұрын

    Değerli Kardeşimiz; Evvela, sakal bırakmak dinimizde sünnet seviyesinde bir ibadettir; farz ve vacip bir ibadet değildir. Terkinde günah ve azap yoktur. Ama sünnet niyeti ile bıraktıktan sonra kesmek haramdır. Mesela Üstad Hazretleri hayatının hiçbir döneminde sünnet niyetine sakal bırakmadığı için, herhangi bir günah ve haramlılık durumu yoktur. Sadece sakal sünnetinin sevabından mahrum kalmıştır. Bu husus Risale-i Nur'da şu şekilde ele anılıyor: "Sakal meselesi ise: Bu bir sünnettir, hocalara mahsus değil. Bu millette yüzde doksan sakalsız olanların içinde küçükten beri sakalsız bulundum. Bu yirmi senedir bana resmî hücumlarda bazı arkadaşlarımın sakallarını kestirmeleriyle, benim sakal bırakmadığım, bir hikmet, bir inayet-i İlâhiye olduğunu ispat etti. Eğer sakal olsaydı, tıraş edilseydi, Risale-i Nur'a büyük bir zarardı. Çünkü ölecektim, dayanamayacaktım." "Bazı âlimler "Sakalı tıraş etmek caiz değildir." demişler. Muradları, sakalı bıraktıktan sonra tıraş etmek haramdır, demektir. Yoksa hiç bırakmayan, bir sünneti terk etmiş olur. Fakat bu zamanda, dehşetli pek çok günah-ı kebîreden çekinmek için, bu terk-i sünnete mukabil, Risale-i Nur'un irşadıyla, yirmi sene haps-i münferit hükmünde işkenceli bir hayat geçirdik; inşaallah o sünnetin terkine bir kefarettir."(1) Sakalın, büyüdükten sonra kesilmesi haramdır görüşü yanlış olup, fıkıhta bir karşılığı yoktur. Doğrusu, sakal sünnet niyetine bırakıldıktan sonra kazımak haramdır, şeklinde olacaktır. Bir kimse sünnet niyeti olmadan sakalı uzatsa sonra kesse haram işlemiş olmaz. Fıkıhta bu husus şöyle özetlenmiştir: "Bu durumda, sakalı bıraktıktan sonra kesenler, Hanefî, Hanbelî ve Maliki âlimlerince mes'ul duruma düşerlerse de, Şafiî âlimlerince -Gazali, İbni Hacer, Remli, Rafiî ve Nevevî-ye göre tenzihi bir mekruh işlemiş olmaktadırlar. Bu meselede Şafiî mezhebine uyan kimseler, bir mes'uliyet altına girmezler." (Mezahibü'l-Erbaa,2 :44-45; İânetü'l-Tâlibîn, 2 : 340) (1) bk. Emirdağ Lâhikası-I, (24. Mektup) Nur talebelerinin sakal bırakmaması sadece taklitten gelmiyor. Üstad zamanındaki şartlar; şimdi olmadığından, müsait olan Nur talebeleri sakal bırakabilirler. Bu hususta tavsiyeler de mevcuttur. Ayrıca yaş, meslek, eğitim ve vazife itibariyle Nur talebeleri; ekseriyetle sakal bırakamıyorlar. Sakal bırakmama hususundaki mezkur sebepleri yok farz edip, sadece Üstadı takliden bırakmama, gibi telakki doğru olmaz. Takliden sakal bırakmayanlar var ise de; bunlar çoğunluk teşkil etmezler. Zira Üstadımız ille de bırakmayın diye bir ifadede bulunmamıştır. Sakallı olan yüzlerce Nur talebeleri mevcuttur. Vaziyeti ve hali müsait olanların sakal bırakmamaları elbette bir mesuliyettir ve sünnete muhalefet olur. Sakal bırakmamayı bir meslek haline getiremeyiz. Ancak ehemmi mühimme tercih etmek, az bir zararla mühim zararları önlemek ve ehvenü şer nokta-i nazarından meseleye bakmak daha insaflı olur. Yoksa sünneti terk etmenin müdafaası yapılamaz. Her zamanın bir hükmü vardır. Her zaman, her doğru, her yerde yapılamaz. Bu mesele insanların kendi takdirleri ve tercihleridir. Yoksa ille matruş olmak diye bir mecburiyet söz konusu değildir.

  • @Alparslankartal1982

    @Alparslankartal1982

    3 жыл бұрын

    Nurcu yada başka cemaatte ilim öğrenen insanlar, ister sakal bırakır ister bırakmaz Haram değil günah değil. Şafi messebinde ustura vurmak haram demişsin, Bu şartlara göre değişir. Adam devlet memuru ise, yada sakal istemeyen kurumsal firmada isen sakal bırakamıyorsun. Sünnet olan Sakal için işi bırakıp bırakmamak kendi tercihi mecbur değildir. Farz ibadetlerine engel teşkil ediyorsa işini bırakmak zorundasın. İnsanların sakalına çorabına bakmak yerine Farz ibadetlerini yerine getiriyorlarmı bu önemli buda kendilerini ilgilendirir. Seni yada bir başkasını alakadar etmez.

Келесі